İşitme engelli ebeveynleri için öğrendiği işaret diliyle başkalarının hayatını da kolaylaştırıyor

İşaret dili eğitmeni ve tercümanı Emine Kıvcı Biçim, AA muhabirine, kendisinin de işitme engelli bir ailede büyüdüğünü söyledi.

Biçim, babasının küçük yaşlarda geçirdiği menenjit, annesinin de kabakulak hastalığı nedeniyle işitme engelli olduğunu belirterek, "Biz 3 kardeşiz. Annem ve babam sonradan işitme engelli oldukları için kardeşlerde herhangi bir işitme engeli problemi bulunmuyor." dedi.

İşitme engelli bireylerin çocuğu olmanın zorluklarından bahseden Biçim, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O dünyada doğduğum için bana normal geliyordu. Okula başladığım zaman aslında ben bunu fark etmeye başladım. Bütün arkadaşlarımın annesi, babası konuşuyor, neden benim annem, babam işitme engelli? O süreç biraz benim için zor geçti. İlk başlarda onlarla diyalog kurmakta zorlandık ama hiçbir zaman kendimi dışlanmış hissetmedim. Bazen anlamadığım bir soruyu sorduğumda cevap alamamak beni o dönemde üzdü ama çalışkan ve başarılı bir öğrenciydim, kardeşlerim de öyleydi. Belki de biz, onları mutlu etmek için daha çok ders çalıştık."

Biçim, yaşadıkları karşısında ilk başlarda zorluklar çektiğini ancak ilerleyen dönemde eğitmen olarak bu durumu avantaja çevirdiğini dile getirdi.

İşaret dili eğitmenliğine başladığı süreci anlatan Biçim, "Araştırdığım zaman Osmangazi Halk Eğitim Merkezi'nde kurs olduğunu gördüm. Oraya neler yapabilirim? Eksiğim varsa tamamlayabilir miyim diye ziyarete gittiğimde işaret dili öğretmenliği teklifi aldım ve bu şekilde başladım. 13 yıl boyunca orada eğitimler verdim ve emekli oldum." diye konuştu.

- Çıkardığı kitapla işitme engellilere yol gösteriyor

Biçim, farklı kurumlarda da işaret dili eğitimi verdiğini vurguladı.

Üniversitelerde ve ilkokullarda dersler vermeye devam ettiğini aktaran Biçim, sözlerine şöyle devam etti:

"Bursa'da Sadi Etkeser İlkokulu'nda işaret dili eğitimleri veriyorum. Burada başlamamdaki neden de orada işitme engelli 1. sınıfa başlayan bir öğrenci sayesinde. Kaynaştırma öğrencisi olarak o okula gelmişti. Sınıf arkadaşları, onun için işaret dili öğrendi ve orada kaynaştırma öğrencisi olarak eğitimine devam eden öğrencimiz hiç yalnız kalmadı. Okula koşa koşa geldi. Arkadaşlarıyla iletişim halinde oldu, öğretmeni de aynı şekilde işaret dili öğrendi.

Bunu elimden geldiğince yaygınlaştırmaya çalışıyorum. Bu güzel örnek davranışı kitap haline dönüştürdüm, bir kitap yazdım. Empati kurmalarını sağlamak ve bu güzel davranışı herkese duyurmak için böyle bir kitap yazdım. İşitme engellilerin hayatına her alanda dokunmaya çalışıyorum."

Biçim, çok sayıda işitme engelli birey olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Türkiye'de de 4 milyona yakın işitme engelli var. Doktor olamadım ama onların hayatlarını kolaylaştıracak, işitme engelli çocuğa sahip anne babaların izleyeceği yolları anlatacak bir kitabım var. Şu anda birçok üniversiteye, liseye, ilkokula beni davet ediyorlar; işaret dili seminerleri veriyorum. İşitme engellilerin yaşadıkları zorlukları anlatıyorum. En azından onların hayatlarını kolaylaştıracak bir şeyler yapmaya çalışıyorum. O anlamda çok mutluyum."