Kızına hastaymış gibi davranarak onu tekerlekli sandalyeye mahkum eden annenin tuhaf hikâyesi
Clauddine, dışarıdan bakıldığında hasta çocuğuna bakan sevgi dolu bir anne gibi gözüküyordu. Aslında anne, tamamen sağlıklı olan kızına yıllar içinde birçok hastalık uydurmuş ve onu, tekerlekli sandalyeye mahkum etmişti. Hasta olduğunu sanan Rose, gerçekleri fark edince trajedi de kaçınılmaz olmuştu.
Clauddine Dee Dee Blanchard (kızlık soyadı Pitre) 3 Mayıs 1967'de doğdu. Bir hemşire yardımcısıyken kendisinden yedi yaş küçük olan Rod Blanchard ile tanıştı. Clauddine hamile kaldığında Rod henüz 17 yaşındaydı ancak çift yine de bebek için evlendi.
Kızları Gypsy Rose dünyaya geldiğinde, Rod karısını sevmediğini anladı ve boşandılar ancak kızları için daima iletişimde kaldılar. Clauddine, kızlarının doğumundan üç ay sonra eski eşine, Rose'un sağlık sorunları olduğunu anlatmaya başladı.
Clauddine, kızının gece boyu sıklıkla nefesinin kesildiğini iddia ediyordu. Yapılan testler bebeğin son derece sağlıklı olduğunu söylese de Clauddine, kızında bir sorun olduğu konusunda kararlıydı. Çok geçmeden Clauddine, kızının uyku apnesi ve kromozomal bir kusur dâhil birçok sorunu olduğu konusunda kesin kanıya vardı. Rod yani eski eş, herhangi bir şeyden şüphelenmiyordu. Clauddine, çocuğuna sahip çıkan sevgi dolu bir anneydi.
Clauddine, kendince sağlık sorunu olduğuna inandığı her şeyde kızını hastaneye götürdü. Hatta kızının nöbet geçirdiğini söyledi ve doktorlar küçük kız için nöbet önleyici ilaçlar verdi. Testler aksini gösterdikten sonra bile Gypsy Rose'un kas distrofisi olduğu konusunda ısrar etti.
Clauddine'in iddialarını; görme bozuklukları, şiddetli astım ve hatta lösemi takip etti ve en sonunda kızını tekerlekli sandalyeye mahkum etti. Temiz çıkan test sonuçlarına rağmen doktorlar Rose'a birçok ilaç yazmaya devam etti.
Clauddine, tüm tıbbi terminoloji bilgisini sergileyerek doktorları kandırmayı başardı. Her soru için hızlı bir cevabı vardı. Bu muhtemelen hemşire yardımcısı deneyiminden kaynaklanıyordu.
Clauddine, doktorlara Louisiana'yı kasıp kavuran 2005 Katrina Kasırgası'nın, Rose'un tıbbi kayıtlarını yok ettiğini söyleyerek hastanelerdeki evrak gerekliliğinden kurtulmayı başardı. Şüphelenen doktorları fark edince de hemen doktorunu değiştirdi.
Bu sırada Clauddine; bekar ve kızına sevgiyle bakan fedakâr bir anne modeli çiziyordu. Bu, onlara bağış, bedava tatil, çeşitli avantajlar ve bolca ilgi olarak geri dönüyordu. Clauddine, tüm bunların devamı için zaman zaman kızına şiddet uyuguladı ve onu yatağa bağladı hatta bazen aç bıraktı.
14 Haziran 2015 tarihinde Clauddine'in Facebook hesabından şöyle bir paylaşım yayınlandı: O...u öldü! O şişman domuzu kestik ve kızına tecavüz ettim.
Paylaşımı gören yakınlar, durumu hemen polise bildirdi. Polis kontrol için eve geldiğinde Clauddine'in 17 yerinden bıçaklandığını gördüler, muhtemelen günlerdir bu şekilde yerde yatıyordu. Asıl soru şuydu; herkesin hasta olarak bildiği Rose neredeydi? Polisi asıl endişelendiren buydu.
Çok geçmeden polis, Rose'un yakın arkadaşlarından birinden bir ihbar aldı. Rose'un internet üzerinden bir erkek arkadaş edindiğini ve ilişkilerinin ciddileştiğini söyledi. Yetkililerin, Nicholas Godejohn'u bulması uzun sürmedi.
Polisler, Facebook'ta yapılan paylaşımların IP'sini takip etti; hem Nicholas'ı hem de Rose'u aynı evde yakaladı. Polis, yürüyemediği düşünülen Rose'u ayakta ve normal görünce çok şaşırdı. Daha fazla araştırma ve iki genç aşığın nihai itirafları, Clauddine'yi öldürmek ve Rose'u tıbbi köleliğinden kurtarmak için ayrıntılı bir plan yaptıklarını ortaya çıkardı.
Rose'un talimatı ve yardımıyla Nicholas, Clauddine'yi öldürdü. İkili daha sonra birlikte genç adamın evine kaçtı ve polis onları bulana kadar burada kaldılar. Çiftin yakalanması 48 saatten az sürdü.
Kaçınılmaz olarak, herkes Rose'un, sağlıklı bir genç kadın olduğunu öğrendi. Cinayet sırasında Gypsy Rose 23 yaşındaydı ve annesinin neden olduğu bazı sorunlar dışında - kötü diş bakımı veya aşırı ilaç kullanımı nedeniyle dişlerin çürümesi gibi - tamamen sağlıklıydı.
Bu ifşa, arkadaşları, aileyi ve Gypsy Rose'un hikâyesini duyan herkesi şok etti. Uzmanlar, hastalıklı annenin Munchausen sendromundan muzdarip olduğuna inanıyor; bu, bir bireyin, hasta rolü yaparak, duygusal doyuma ve ilgiye ulaşmasını anlatan psikolojik bir rahatsızlık.
Fotoğrafta mahkemeye çıkarılan 23 yaşındaki Rose görülüyor. Kaynak: AP
2016 yılında Gypsy Rose Blanchard, ikinci derece cinayetten 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Erkek arkadaş Nicholas Godejohn ise birinci derece cinayetten ömür boyu hapis cezası aldı. Rose hapisteyken, Munchausen sendromununu araştırma şansı buldu ve annesinin semptomlarla eşleştiğini düşünüyor.
Fotoğrafta mahkemeye çıkarılan 23 yaşındaki Rose görülüyor. Kaynak: AP
Kaynak: All Thats Interesting
