Türk ve uluslararası öğrenciler kamp ortamında okuma ve kültür deneyimi kazandı
SEFA TETİK - Anadolu Mektebi tarafından Kocaeli'de düzenlenen "Aile ve Kültür Edebiyat Kampı"na katılan Türk ve yabancı öğrenciler, yazar okuması ve kültürel etkinliklerle hem Türk aile yapısını öğrenme hem de farklı ülkelerden akranlarıyla ortak kültürel bağ kurma imkanı buldu.

SEFA TETİK - Anadolu Mektebi tarafından Kocaeli'de düzenlenen "Aile ve Kültür Edebiyat Kampı"na katılan Türk ve yabancı öğrenciler, yazar okuması ve kültürel etkinliklerle hem Türk aile yapısını öğrenme hem de farklı ülkelerden akranlarıyla ortak kültürel bağ kurma imkanı buldu.
Cumhurbaşkanlığınca bu yılın "Aile Yılı" ilan edilmesi dolayısıyla genişletilmiş içerikle gerçekleştirilen kamp, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ile Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) desteğiyle organize edildi.
Başiskele ilçesi Aytepe Diriliş Kampı'nda gerçekleştirilen 4 günlük programa 38 ilden 290 öğretmen, veli, lise ve üniversite öğrencilerinin yanı sıra Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Bosna Hersek ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden 66 öğrenci katıldı.
Kamp boyunca akademisyen ve yazar seminerleri, katılımcıların kültürel ve entelektüel gelişimlerini destekleyecek çeşitli oturumlar ile "Vefatının 50. yılında Nurettin Topçu'yu Anmak Anlamak" başlıklı özel panel düzenlendi.
Etkinlikte Türk kültür ve medeniyetinin gelişimine katkı sunmuş yazarların külliyatlarını okuyarak belirlenen ana tema çerçevesinde metin yazan katılımcılar, aile yapısı hakkında da bilinçlendirildi.
- "Gençleri aileyi kutsal değer olarak görmeleri için destekliyoruz"
Anadolu Mektebi Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sami Güçlü, AA muhabirine, kültür ve edebiyat kampı olarak yapılan faaliyeti bu yıl "Aile ve Kültür Edebiyat Kampı" şeklinde genişlettiklerini söyledi.
Ailenin, toplumun temeli olduğunu ve Türk kültüründe geçmişte de bugün de önemli yer tuttuğunu, son dönemde Batı kültürü ve küresel gelişmelerin etkisiyle aile yapısında zayıflamalar yaşandığını anlatan Güçlü, "Evliliklerin çok ileri yaşlara kalması, çocuk sayısının hızla azalması, belki en önemlisi boşanmaların çok artmış olması, bir problemin varlığının çok bariz işaretleridir." dedi.
Güçlü, 2012 yılında kurulan Anadolu Mektebinin baştan sona gönüllülük esasına dayalı eğitim ve kültür faaliyeti olduğunu belirterek, "Amacımız gençlere erken dönemlerde okuma bilinci kazandırmak ve disiplinli okuma yapmak. Bu, sadece okuma değil, anlama, sorgulama, yazma, konuşma ve yayınlamayı kapsıyor. Külliyat okuması da yapılıyor. Adeta bu konuda bilinçli şekilde katılmak isteyenlerle yürüyor." diye konuştu.
Türkiye'de 40'ın üzerinde ilde sürdürülen çalışmaların, Balkanlar, Türk dünyası ve Milli Eğitim Bakanlığının yurt dışındaki okullarında da yaygınlaştığını dile getiren Güçlü, Anadolu Mektebinin bu alanlarda gelişme göstermeye devam ettiğini kaydetti.
Güçlü, Anadolu Mektebinin öğrencilere kazandırmayı hedeflediği temel niteliklerden bahsederek, doğru sözlülük, çalışkanlık ve aileye bağlılığın öncelikli değerler arasında yer aldığını, bu kapsamda öğrencilerin sözüne sadık bireyler olarak yetişmelerini önemsediklerini vurguladı.
Aile kavramının ayrı bir yere sahip olduğunun altını çizen Güçlü, gençleri lise çağından itibaren aileyi kutsal değer olarak görmeleri için çeşitli program ve telkinlerle desteklendiklerini söyledi.
Güçlü, 2025 yılının "Aile Yılı" ilan edilmesini de bu çalışmalarla örtüşen bir gelişme olarak değerlendirdiklerini dile getirerek, "Konuyla ilgili çok emek vermiş, birikimli ve bu konuyla ilgili çalışmalarını ülke çapında yaygın şekilde sürdüren (psikiyatrist-yazar) Nevzat Tarhan, (Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi) İhsan Çapçıoğlu ve Fatma Çapçıoğlu buradaydı. Kendi öğrencilerimiz de benzer faaliyeti burada yaptılar. Öğrencilerimizde aile konusunda bilinç geliştirmekte epey mesafe aldığımızı düşünüyorum." şeklinde konuştu.
- "Sağlıklı aile, sağlıklı toplum demektir"
Kampa Bosna Hersek'ten katılan 23 yaşındaki yüksek lisans öğrencisi Maida Grbo da Anadolu Mektebiyle 2 yıl önce Saraybosna Yunus Emre Enstitüsü aracılığıyla tanıştığını ifade etti.
Grbo, Anadolu Mektebinin kendisine fırsat tanıdığını, Mustafa Kutlu ve Cengiz Aytmatov'un eserlerini okuma fırsatı bulduğunu aktararak, kendisine bu fırsat tanıyanlara minnettar olduğunu kaydetti.
Kampın farklı ülkelerden öğrencileri bir araya getirmesini de değerli bulduğunu dile getiren Grbo, "Geçen sene tanıştığım arkadaşlarımla hala irtibattayız. Bugüne kadar bu ilişkimizi koruyoruz ve bu gerçekten çok güzel bir şey. Farklı ülkelerden geliyoruz, ana dilimiz farklı ama Türkçe bizi birleştirdi." dedi.
Grbo, Türkçe öğrenme sürecinin Yunus Emre Enstitüsünde başladığını, resmi eğitimi bitmiş olsa da kitap okuyarak ve projelere katılarak dilini geliştirmeye devam ettiğini anlattı.
Bu yıl kampın "Aile Yılı" temasıyla işlendiğini, Bosna Hersek ile Türkiye'nin aile yapıları arasında büyük benzerlikler bulunduğunu belirten Grbo, "Bugün bu aile yapısını korumak gerçekten çok zor. Burada bu konuya vurgu yapılacağını duyduğumda çok mutlu oldum. Gençlere bunu özellikle vurgulamanın önemli olduğunu düşünüyorum çünkü aile, toplumun temel hücresidir, onu korumak gerçekten önemlidir. Sağlıklı aile, sağlıklı toplum demektir." ifadelerini kullandı.
- "Hem milli hem kültürel hem de manevi görev üstleniyoruz"
Kastamonu Prof. Dr. Saime İnal Savi Sosyal Bilimler Lisesinden bu yıl mezun olan Mehmet Emin Kaymakçı ise 4 yıldır Anadolu Mektebi bünyesinde okuma faaliyetlerine katıldığını, bu süreçte Kutadgu Bilig, Dede Korkut ve Aliya İzetbegoviç'in eserleri dahil 8 farklı okuma yaptığını kaydetti.
Kaymakçı, Anadolu Mektebi kamplarının en önemli katkısının, farklı ülkelerden öğrencilerle tanışma ve uluslararası seminerlerde eleştirel düşünme imkanı sunmak olduğunu ifade etti.
Ailenin, Türk kültürünün temel yapı taşlarından biri olduğunu belirten Kaymakçı, "Kampta ailenin önemini işlediğimiz için bence hem milli hem kültürel hem de manevi bir görevi üstleniyoruz." dedi.
Kırgızistan'dan kampa katılan lise son sınıf öğrencisi 17 yaşındaki Zarina Cumadilova, Türkçeyi lisede öğrenmeye başladığını dile getirdi.
Türkiye'ye ilk kez geldiğini aktaran Cumadilova, Kocaeli'de düzenlenen kampta seminerlere katıldıklarını, şehir gezileri yaptıklarını ve farklı ülkelerden öğrencilerle tanışma fırsatı bulduklarını anlattı.
Bosna Hersek, Kıbrıs ve Türkiye’den birçok öğrenciyle arkadaşlık kurduğunu belirten Cumadilova, "Seminerlerle kendime birçok şey kattım, çok arkadaş edindim. Ayrıca Türkçe pratik yapma imkanım da çok arttı." dedi.
Anadolu Ajansı ve DHA tarafından geçilen tüm Kocaeli haberleri, bu bölümde Haberturk.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Kocaeli Haberleri alanında yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen ajanslardır.