Haftanın Kitapları

AŞKLAR VE HAYALETLER
(Ayşe Burçak)

“Birkaç yıl önce yaşadığım ve pek de kimsenin umurunda olmayan trajedinin benden çok daha güzel, zengin ve çok daha şanslı birinin daha başına geldiğini ve onu böylesine darmadağın ettiğini dışarıdan izlemek ilginç, hatta neredeyse keyifliydi. Ona acımıyor, içinde bulunduğu kederden tuhaf bir haz alıyordum. Dünyanın adaleti bir nebze olsun sağlanmıştı sanki.” Saplantılı âşıklar, hayaletlerinden kurtulamayanlar... terk edip gidenler, aptal ve yalnız hissedenler... hayatın son demlerindeki Cemil Beyler, yaşamı güzelleştiren kedi bireyler... Ayşe Burçak, İletişim Yayınları'ndan çıkan 'Aşklar ve Hayaletler’de, alışılmadık öykü karakterleri yaratıyor, onların iç dünyalarına sızıp iyi ve kötü arasındaki geçişkenlikleri, gri alanları keşfetmemizi sağlıyor. Örneğin, bir caninin dahi zihnine sızıp bakış açısını ortaya seriyor. Ya da “masum” görünenin bile ne denli acımasızlaşabileceğini gösteriyor... Hiçbir şeyin dışarıdan göründüğü gibi olmadığını usulca hatırlatıyor bizlere.

BÜTÜN ŞİİRLERİ
(Sait Maden)

Zanat dünyasının çok yönlü ustası şair, çevirmen, yayıncı, ressam, fotoğrafçı ve grafik tasarımcı Sait Maden’in bütün şiirleri Everest Yayınları tarafından tek bir ciltte okurlarla buluşturuldu. Bütün Şiirleri, Maden'in 1996 yılında kurduğu Çekirdek Yayınlar'dan 4 cilt halinde yayımladığı tüm şiirlerini bir araya getiriyor. Kitabın kapağında, Maden'in kendi tasarımı olan ve Çekirdek Yayınlar'da kullandığı özel fonta yer veriliyor. Ayrıca kapak çizimi de yine sanatçının kendisine ait. Bu koleksiyon, sanatçının şiir evrenine eksiksiz bir bakış sunarken, onun edebi mirasını gelecek nesillere taşıyor. Çeviri çalışmalarıyla birçok kuşağın dünya şiiriyle tanışmasını sağlayan Sait Maden, kendi şiirlerini de İstanbul, Türkçe, Soyut, Varlık ve Gösteri gibi önemli dergilerde yayımladı. Sanatçı, 2011'de PEN Türkiye Şiir Ödülü'ne layık görüldü.

İMPARATOR TANRIYKEN
(Julie Otsuka)

Savaş, yalnızca cephede yaşanmıyordu. 1942’de güneşli bir Şubat sabahı, Amerika’nın Batı Yakası’ndaki Japon asıllı Amerikalılar için her şey değişti: Kendi ülkelerinde birer “düşman” ilan edildiler. Ellerine tutuşturulan tren biletleriyle Utah çölünde, adı bile duyulmamış bir toplama kampına gönderildiler. İsimleri silinmiş, kimlikleri askıya alınmıştı. Artık onlar için sadece kampın ince duvarları arasında yankılanan sessizlik, tel örgüler, uykusuz geceler, bitmek bilmeyen bekleyiş vardı. Tavan Arasındaki Buda ve Yüzücüler’in ödüllü yazarı Julie Otsuka, Domingo Yayınevi'nden çıkan bu sarsıcı romanında, savaşın gölgesinde parçalanan bir ailenin hikâyesini anlatıyor. Bir annenin gururu, bir çocuğun anlam veremediği yabancılaşma, bir kızın içinde büyüyen öfke… Bu yalnızca kayıpların değil, sessizliğin içindeki haykırışın ve görünmez olanların da hikâyesi.

YAKINLAŞMALAR
(Katie Kitamura)

Japon asıllı Amerikalı yazar Katie Kitamura, Ulusal Kurgu ve Pen/Faulkner ödüllerine aday gösterilen ve 2023’te Fransa’da Amerikalı yazarlara verilen Prix Littéraire Lucien Barrière’i kazanan Yakınlaşmalar romanıyla bambaşka bir zeminde yükselmeye başladı. 2025’te deha bursu olarak bilinen Guggenheim Bursu’na da layık gösterilen Kitamura, içe bakışı, dinginliği, sessiz ama derinlemesine gözlemciliği bir dönem icra ettiği savunma sanatlarındaki zarif kesinlikle birleştiren her yeni yapıtıyla çağdaş psikolojik kurgunun ustalarından birine dönüşüyor. Yakınlaşmalar, gücün ve ahlakın sınır çizgisinde dingin bir fırtına; çok farklı yakınlıkların, mahremiyetlerin, detayların yüklerini usulca açığa çıkarıyor.

YENİ HAYAT
(Füruğ Ferruhzad)

VakıfBank Kültür Yayınları (VBKY), "Yeni Hayat" adlı kitabı okurlarıyla buluşturdu. Fars edebiyatının önemli isimlerinden Füruğ Ferruhzad’ın kaleme aldığı bu eser, bir şiir kitabından çok daha fazlası. Şairin sağlığında yayımlanan son şiir kitabı olan “Yeni Hayat”, modern İran tarihini hem kendi yaşamından hem de bir çocuğun gözünden anlatırken; aşkı, çıkmazları ve bireysel özgürlük arayışını samimi ve derinlikli bir dille işliyor. Klasik Fars şiirindeki aşk teması, onun dizelerinde modern bir bakışla ve benzersiz bir hafiflikle yeniden hayat bulur. Ferruhzad’ın şiirlerinde modernitenin narin ama sorgulayıcı sesi yankılanırken; fanilik, ümitsizlik ve yalnızlık gibi evrensel temalar durağan bir zeminde kalmaz. Aksine, bu temalar sürekli dönüşen, derinleşen ve yeni anlamlara açılan bir hayat tasavvurunun parçası haline gelir. Bu başyapıt, büyük şairin Türkçedeki sesi olarak yeniden hayat buluyor.

MARTECH EL KİTABI
(Darrell Alfonso)

Dijitalleşmenin pazarlamanın merkezine yerleştiği günümüzde, hangi teknolojinin ne zaman ve nasıl kullanılacağı sorusu, markaların başarısını belirleyen en kritik faktörlerden biri haline geldi. Uluslararası pazarlama stratejisti Darrell Alfonso’nun, The Kitap etiketiyle çıkan, “Martech El Kitabı (Martech: Pazarlama Teknolojileri El Kitabı)” adlı eseri bu sorulara yanıt veren uygulamaya dönük kapsamlı bir kaynak olarak raflardaki yerini aldı. Kitap, pazarlama profesyonellerinden yöneticilere, girişimcilerden teknoloji meraklılarına kadar geniş bir kitleye hitap ediyor. Martech El Kitabı, pazarlama teknolojileri alanında yalnızca teknik bilgi sunmanın ötesine geçerek, modern pazarlamanın dinamiklerine dair kapsamlı bir rehber sunuyor. Spotify, Amazon ve benzeri global devlerin başarı hikayelerinden ilham verici örneklerle desteklenen kitap, sektörün önde gelen liderleriyle yapılan özel röportajlar sayesinde teoriyi pratiğe dönüştüren benzersiz içgörüler sağlıyor.

HOMEROS
(Rüstem Aslan)

Doğu–Batı edebiyat tarihinin başlangıcındaki en etkili isim olarak karşımızda bir ozan durmaktadır: Homeros! İlyada ve Odysseia destanları kahramanlık öykülerinin yazıya geçirilmiş halleri mi, yoksa Homeros’a ait özgün eserler mi? Troya kazı başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, bu soruların peşinden üç bin yıllık bir iz sürme yolculuğuna çıkıyor. Homeros’un yaşam dünyasını aydınlatıyor, eserlerine giriş niteliğinde bir bakış sunuyor, birçok şaşırtıcı unsuru gün yüzüne çıkarıyor. Okuru Homeros ve destanlarının kahramanları Hektor, Akhilleus, Helene ve Odysseus ile buluşturuyor. Destanların izini sürerek antikçağın en ünlü şairinin üzerindeki gizemi kaldırıyor ve kadim “Homeros Sorusu”na yeni cevaplar veriyor. Prof. Dr. Rüstem Aslan’ın Doğan Kitap'tan çıkan çalışması, edebiyatçıların ya da edebiyatçı olmak isteyenlerin Homeros’u neden okumaları gerektiğini örnekleriyle anlatıyor. Homeros’u merkeze yerleştirerek İlyada ile Odysseia’yı tüm edebi ve yapısal özellikleriyle analiz ediyor.

HAYAL AĞACIM ERGUVAN
(Bige Güven Kızılay)

Sevilen yazar Bige Güven Kızılay’ın modern dünyanın kaosuna kısa bir mola verdiren, sevgiyi merkezine alarak aile bağlarını, dostluğu ve geçmişi ön plana çıkaran, satır aralarında nostaljik bir hava taşıyan umut dolu denemeler dizisi “Hayal Ağacım Erguvan” İnkılâp Kitabevi’nden çıktı. Hayal Ağacım Erguvan, teknolojiden uzak, çocukların ekran başında değil sokakta olduğu yılları özlemle hatırlatırken bugünü sorgulamamızı sağlıyor. Kimi zaman yetmişlere, seksenlere gidiyor, kimi zaman cumhuriyetin ilk yıllarına uzanıyor; satır aralarında toplumsal eleştirilerin yanı sıra ortak başarılarımıza da yer veriyor ve hepimizin tanıdığı, sevdiği, örnek alınası isimleri sayfalarına misafir ediyor.

SEYAHAT NOTLARI VE ŞEHİR YAZILARI
(Abdülhak Şinasi Hisar)

Edebiyatımızın en özgün kalemlerinden Abdülhak Şinasi Hisar'ın kurmaca dışı eserlerini bir araya getiren özel dizinin yeni halkası olan Seyahat Notları ve Şehir Yazıları okurla buluştu. Hisar'ın, seyahat ettiği şehirleri bir sanatçı dikkatiyle ve mukayeseli bir şekilde ele aldığı yazılarını bir araya getiren bu cilt, daha önce dergi sayfalarında "Seyahat Notları" üst başlığıyla yayımlanmış birçok yazıyı ilk defa bütünlüklü bir çalışma olarak sunuyor. Kitabın sonunda yazarın kendi el yazısıyla tuttuğu notların dökümü de yer alıyor. Everest Yayınları'ndan çıkan bu özel seçkide Abdülhak Şinasi Hisar'ın Ankara'dan Atina'ya, Romanya'dan tutkunu olduğu Paris'e kadar pek çok ülkeye ve şehre dair gözlemleri yer alıyor. Hisar, seyahatlerini bir duygudan diğerine kapılarak gerçekleştirirken, şehirlerin mirasına, tarihi eserlerine ve hatta kaldırım taşlarına dahi duyarlılıkla yaklaşıyor. Yazarın kendi ifadesiyle, "Hariçten gelenlerin vazifesi mukayese yapmaktır" sözüyle de vurguladığı gibi, bu notlar sadece birer gezi izlenimi olmanın ötesinde, şehirler arasında derinlikli kültürel ve insani karşılaştırmalar sunuyor.