Aşkların tükendiği, menfaat ilişkilerin yaşandığı, çoğu insanın yalnızlıktan dert yandığı günümüzde, geçmişe özlem kendini her alanda, her konuda ciddi ciddi hissettiriyor; özellikle de şarkılarda.
Yıllar yıllar önce Azer Bülbül'ün seslendirdiği; "Canımı canına katarcasına / Ömrümü uğrunda harcarcasına / Deliler gibi muhtacım sana / ille de sen, ille de sen" şarkısı Deha Bilimler ile yine zirveye çıkmış gibi gözüküyor.
Şarkıdaki sözleri, büyük büyük cümleleri şu dönem kim sevgilisine söylüyor ya da söylemeyi düşünüyor bilinmez ama Deha Bilimler "Babamın Şarkıları" albümünde seslendirince olan olmuş. Deha ne zaman sahneye çıksa bu şarkı için insanlar yarışıyor, hatta öyle ki, şarkıyı defalarca okusun diye Deha Bilimler'e sayısız şampanya açıyor. Tabii şarkıyı daha önce Murat Kurşun ve Koray Avcı gibi isimler de seslendirmiş. Onlar seslendirdiğinde de böyle tepkiler almışlardır ancak ben en çok sahibinin sesinden Azer Bülbül ve Deha Bilimler yorumunu sevdim. Neredeyse çıktığı günden bu yana takip ettiğim Deha Bilimler de, her sene üstüne koya koya gidiyor gerek sahnesi, gerek yorumu ile. Şu ara da sessiz sedasız, Ahmet Kaya'dan "Hadi Sen Git İşine" şarkısını seslendirmiş, klibini çekmiş ve şarkıyı da 15 Mart'ta çıkartmaya hazırlanıyormuş.
Eşi Aslı Bilimler ve çocukları ile de güzel bir örnek aile tablosu çizen Deha Bilimler'in aynı zamanda yeni evlenenlerin de gözdesi. Düğün günü sahneye çıkartmak isteyenler sırada. Hata geçen gün bir arkadaşım, "Sırf Deha'yı sahneye çıkartmak için evleneceğim, çok eğlendiriyor" dediğine şahidim.
Yani insanlar eğlenmek istiyor. Malumunuz son yıllarda sevimsiz, sıkıntılı olaylar yaşadık, yaşıyoruz. Günümüzde insanlar mutlu gününde de sürpriz yaşamak istemiyor ve eğlenmek istiyor. E Deha'nın sahnesinde de eğlence garanti. Çünkü;
-Kendisi ve orkestrası da eğleniyor.
-Seyirci ile temas kuruyor.
-Neredeyse kendisini izlemeye gelenlerin hepsini tanıyor.
-Kapris yapmıyor ve gelen konuklarını istek şarkılarını seslendiriyor.
Şimdi diyeceksiniz ki, "E bunlar yeter mi?"
Kesinlikle evet. Hele ki bazı sanatçılar sahneye çıkıp, dümdüz şarkısını söyleyip iniyor. Seyirci ile sıfır temas!!!
E izlemeye giden kişi hem eğlenmek hem de ciddiye alınmak istiyoruz. Hele ki, günümüzde. Malum fiyatlar da almış başını gidiyor, eğlenmeye giden insan iki saat ödeyeceği fiyatın da tam karşılığını almak istiyor haklı olarak. O yüzdendir ki, her anlamda seyirci ciddiye alınmak istiyor sanatçı tarafından.
Hem ciddi bir hesap ödeyip, bir de üstüne üstlük sanatçı kaprisi yaşamak istemiyor. Bu yüzden de Deha Bilimler son günlerde bazı isimler arasında fark yaratan isimlerden.
***
Mahsun'un da farkı bu
Mesela başka bir örnek verirsem 16 yıl sonra sahnelere dönen Mahsun Kırmızıgül'ün de farkı bu!!! Neden;
-Kapris yapmıyor.
-Seyirci ile temas kuruyor.
-Her türlü şarkıyı seslendiriyor, eğleniyor ve eğlendiriyor.
Yıllar yıllar sonra sahneye dönüp üstüne bir de seyirciye iyi bir şov sununca tartışmasız, açık ara vazgeçilmez oldu. İnanın çıktığı her mekana giden sabit seyircileri var...
***
Ah Serdar ah
Önceki gün Serdar Ortaç'ın yargılandığı dava karara bağlandı. Yasa dışı bahis reklamı yaptığı ve insanları teşvik ettiği iddiasıyla 10 ay hapis cezasını çarptırıldı.
Yazık!!! Çok yazık!!!
Gerçekten Serdar iyi bir müzisyen ve iyi bir isimdir. Ama geldiği nokta içler acısı.
Yürüdüğü yolu yakından takip eden bir haberci olarak söylüyorum; "Bir insanın kendine yaptığı kötülüğü bir başkası yapamaz" nokta!!
Ve Serdar'ın bu durumu çok kişiye örnek olsun temennim.