Son yıllarda çok üzücü haberler aldık. Memleket olarak zorlu yıllardan geçiyoruz. Zaman zaman kolumuz, kanadımız kırılıyor. Yüreğimiz darlanıyor. İçimiz, kalbimiz kırık. Acılarımız ortak, kayıplarımız çok büyük. Ama yine de en sonunda iyiliğe, 'aşk'a, 'sevgi'ye, şarkılara sığınıyoruz, sarılmak istiyoruz.
Malumunuz bazıları için de, en önemli gün olarak beklenen, yaşanan 14 Şubat Sevgililer Günü kapıda. Kafamı nereye çevirsem aşk temalı paylaşımlar yapılıyor. Her mekan kırmızılara bürünmüş bile şimdiden.
Magazin dünyasında da aşk hareketliliği başladı bile. Yeni aşklar gün yüzüne çıktı.
Mehmet Aslantuğ, Arzum Onan'dan boşandıktan iki sene sonra aşk orucunu psikolog Canan Şahin ile bozduğunu açıkladı. Evrim Alasya ve Kerem Alışık ilk kez el ele görüntülendi.
"10 yıldır kimse hayatımda yok, yalnızım" diyen Şebnem Dönmez psikolog Mehmet Yaygın ile ele ele ortaya çıktı.
Aşk kadını İrem Derici, sevgilisi Melin Kunukcu'yu "Seni her gece son geceymiş gibi seveceğim" notuyla ilan-ı aşk etti. Özgür Aras'ın doğum gününe gelinlikle katıldı.
Aşk böyle bir şey. Yıllar geçer, zaman biter bir gün illa ki, seni bir yerde bulur. Tam da bitiyor dediği noktada. Özellikle son yıllarda sahte aşkların, menfaat aşklarının yaşandığını düşünürsek şahsen heyecanlı aşkların haberleri beni çok mutlu ediyor. Ve 14 Şubat Sevgililer Günü sevmeyen beni de başka bir haber ciddi mutlu ediyor.
Yıllar sonra Sezen Aksu yeni albüm orucunu bozdu ve yeni bir albüm müjdesi verdi. 12 şarkının yer aldığı "Paşa Gönlümün Şarkıları" aşk gününde geliyor bize de dinlemek düşecek.
Şahsen Sezen Aksu özleyen biri olarak bu habere çok mutlu oldum. Üstelik albümde Ferdi Tayfur'un bir şarkısı da olacakmış. Daha ne olsun diyor. Aşk gününde Sezen Aksu şarkıları dinleyeceğiz, dört gözle bekliyorum.
***
Aşk
TDK'ya göre "Sevda", bizlere göre anlamını hala kimsenin çözemediği karışık bir duygular bütünü aşk.
Aşk adına yazılan şiirler, açıklamalar derken önceki gün oyuncu Berfin Aktaş'ın "Gözleri kör olan bir aşık oluyorum. Aşıkken mantık yok bende. Beyni alıp klozete atıyoruz" yorumuna denk geldim.
Ve "Eh işte bu benim" dedim.
Adı üstünde "Aşk"!!!
Tamam çiçeğe, böceğe, doğaya her şeye aşk duyabilirsiniz. Ama o aşk ile Berfin'in bahsettiği aşk aynı değil bence. Bu aşk romanlara, filmlere konu olan kavuşulamayan, aklı, mantığı yitirilen aşk yorumu. Bana göre "Aşk" demek de bu. Zorlu, yorucu, kavurucu ve daha da uzayıp giden ki!!!
Tabii belli bir yaşa kadar. Eğer öyle bir aşk buluyorsanız yaşayın dibine kadar. Zaten zorlu yıllardan geçerken şu an en masum şey "Aşk" kaldı. Ne olursa olsun;
-Sevgi, iyilik her zaman kazanır.
-Güzel aşkı her güzel yürek hak eder.
-Aşk iki taraflı yaşanırsa tadından yenmez.
***
Sandık Kokusu
Show TV'nin en sevilen dizilerinin başında gelen "Sandık Kokusu" fanı olarak direkt ve endirekt şunu söyleyebilirim ki, final yapacağını duyduğum andan itibaren üzülüyorum.
Çünkü;
-Dizide duygu, aşk, sevgi, aile, anne, baba, sevgi her şey var.
-Doğal mı doğal.
-Gerçek mi gerçek.
-Seviyeli mi seviyeli.
-Kavga, gürültü, hır, gür yok.
-Uğur Yücel ve Demet Akbağ'ı izlemek harika.
-Dizinin tüm oyuncuları cuk diye oturmuş. İzlerken hiç bitmesin istiyorsun.
Söyleyeceklerim bu kadar. Keşke hiç bitmese...
