Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Güntay Şimşek 5G ihalesi Ağustos'ta, yerli ürün ise az…
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Uzun bir süredir çalışmaları devam eden 4,5G’den yeni nesil mobil iletişim sistemi 5G’ye geçiş için takvim belli oldu. Eğer ciddi bir aksaklık veya sektörde bazı konular için düzenleme meselesi gündeme gelmez ise Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın ilişkili kuruluşu Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Ağustos’un son haftasında 5G ihalesi yapacak ve tahsis edilen frekansları dağıtacak. İhale sonrası Turkcell, Vodafone ve Türk Telekom’un 7-8 ay sürecek 5G kurulum çalışmaları sonrasında sistemi Mayıs 2026 gibi hizmete hazır hale getirmeleri planlanıyor.

        BTK, 5G ihalesiyle; 700 MHz (geniş kapsama alanı), 3.5 GHz (yüksek veri hızı ve düşük gecikme) ve 26 GHz (çok yüksek hız ve yoğun veri trafiği) frekanslarını tahsis edecek. İhale hazırlık safhasında tüm operatörlerin görüşleri de alınmış ve alınmaya devam ediliyor. Dolayısıyla program aksamaz ise gelecek yılın nisan veya mayıs ayı gibi Türkiye 5G’ye geçmiş olacak.

        Hatırlanacağı üzere 4,5G’nin ihalesinde 26 Ağustos 2016’da gerçekleşmişti. Aradan 9 yıl geçtikten sonra 5G’de yine ağustos ayının son haftası yapılacak. Ulaştırma Bakanlığı ile BTK yetkilileri ihalenin gerekli hukuki detaylarla hazır hale getirilerek, adli tatilden önce yapılabilmesi için çaba gösteriyor.

        Ancak nasıl model ile ihale yapılacağı konusunda henüz net bir bilgiye ulaşmış değilim. Mesela ihalede yerli/milli ürün kullanımı kriter ne olacak? Özellikle 2018’den itibaren testlere katılıp “Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G” sloganlarıyla açıklamalar yapan bakanlar, bürokratlar gelinen son durumu nasıl izah edecekler merak ediyorum. Zira bakanlık kaynaklarından öğrendiğim ve operatörlerden de teyit ettiğim kadarıyla 5G için yerli/milli ürün oranı yüzde 5 seviyesinde bile değilmiş. Bu sebeple Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri ihaleye konacak yerlilik kriteri konusunda zorlanıyorlarmış...

        Uçtan uca değil en azında bir kenarından, ucundan şirketlerimizin 5G’ye tutunması lazım. Ama 5G’nin radyo yani baz istasyonu tarafında 4,5G’de olduğu gibi ULAK baz istasyonu henüz hazır değilmiş. ULAK Haberleşme yetkilileri ise hazır olacaklarını söylüyorlar. Bu konuda bir belirsizlik söz konusu.

        Turkcell ile ULAK Haberleşme, geçtiğimiz mart ayında Barselona’daki Mobil Dünya Kongresi’nde (MWC), toplam 3 bin 250 adet, yerli ve milli baz istasyonu ULAK’ın 4.5G ve 5G destekli geliştirilen yeni nesil ürünlerinin kullanılması için protokol imzalamıştı. Türk Telekom yetkilileri de “ULAK 5G baz istasyonu hazır olunca en fazla sipariş veren operatörden bir fazlasını alacağız.” Sözü vermişlerdi. Fakat 4,5G ihalesinde de en fazla ULAK baz istasyonu siparişi veren Turkcell olmuştu, ama sahada en az kullanan da Turkcell oldu. Hatta son olarak KKTC’nin 4,5G’ye geçişinde bile Turkcell tek bir adet dahi ULAK baz istasyonu kullanmadığı hususuna bu köşede defalarca dikkat çektim. Dolayısıyla bağlayıcılığı olmayan siparişlerin dikkat alınır bir yanı bulunmuyor.

        Öte yandan sektörde ULAK 5G baz istasyonunun kısa sürede yetişmeyeceği endişesi de söz konusu. Dolayısıyla donanım (cihaz) tarafında yerli/milli ürün sıkıntısı var. Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi (HTK) içinde yer alan bazı şirketlerin çeşitli ülkelerin 5G şebekelerinde ürünleri kullanılıyor. Ancak bunlar sadece yazılım tarafında ve sınırlı alanlarda kullanıldığı için Türkiye’nin 5G yatırımlarından alacakları payın da düşük olacağı belirtiliyor. Bu durumda 5G ihale şartnamesine yerli/milli ürün kullanım şartı olarak yüksek oranlar yazmanın bir anlamı olmayacaktır. Zira 4,5G’de yazıldı, ama bir getirisi olmadı.

        İletişim sektörü için yeni teknolojiler, ürünler geliştirmek sanıldığı gibi kolay değil. Zaten dünyada da bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar şirket var. Ayrıca Türkiye’de kamu kontrolünde olan teknoloji geliştiren şirketlerde sık sık yönetim ve teknik kadro değişikliği olması da ürünlerin gelişimini ve pazarlanmasını engelliyor. Önce buralarda liyakatli kadrolarla istikrarın sağlanması lazım ki kurumlar arasında bir güven oluşabilsin.

        Türkiye’nin 5G’sinden yabancılar kazanacak

        Telekom sektörünün çok sevdiği “vendor” (satıcı) ifadesini yakında yine sık sık duymaya başlayacağız. Çünkü 5G’ye geçişte maalesef elimizde hazır yerli/milli ürün olmayacak. (“Bizim var” iddiasında olanların mesajlarını bekliyorum.) Dolayısıyla en fazla kazananlar 5G baz istasyonu ve 5G çekirdek şebekesi için ürün satan yabancı satıcılar olacak. Onlarda bir elin parmaklarını geçmiyor: Çin’den Huawei ve ZTE ile Batı’dan Nokia ve Ericsson 5G'nin asıl oyuncuları olacak. Nokia ve Ericsson’un ABD ve Avrupa’daki çeşitli güvenlik ve altyapı projeleri sebebiyle Türkiye’nin 5G ihalesine fazla ilgi göstermedikleri belirtiliyor. Mevcut şebekede ürünleri olması sebebiyle Nokia biraz daha ilgiliymiş. Anlaşılacağı ülkemizde 4,5G baz istasyonları ve kor şebekenin baskın lideri Huawei'nin ürünleriyle ile 5G’ye geçeceğiz. En fazla rekabette iki Çinli şirket Huawei ve ZTE arasında yaşanıyor. 5G’ye geçtikten sonra ise mobil telefon üreticileri: Apple, Samsung, Vivo, ASUS, Huawei, Oppo, Realme, Xiaomi, Redmi ürün satışlarıyla kazananlar olacaklar.

        Yerli şirketlerin payı ne kadar olabilir?

        Telekom sektöründen bir yetkiliye, “5G geçişte yerli şirketlerin payına ne düşer?” şeklinde bir soru sordum. Uzun bir süredir yabancı teknoloji şirketleriyle 5G için ürün tedarik görüşmeleri yaptıklarını, hazırlıklarını önemli oranda tamamladıklarını ifade ederek, yerli şirketlerin 5G yatırımlarından yüzde 5 dahi pay almalarının zor olduğunu ifade etti. ULAK Haberleşme ve HTK şirketlerinin yetkililerine duyurulur.

        Savunma Sanayi Başkanı (SSB) ve aynı zamanda ULAK Haberleşme Yönetim Kurulu Başkanı da olan Prof. Dr. Haluk Görgün, ULAK ürünlerinin operatörler tarafından istenilen seviyelerde kullanılabilmesi için Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç ile Türk Telekom Genel Müdürü Ümit Önal’ı yönetim kuruluna aldı. Bakalım bu yöntem ne kadar başarılı olacak? Yönetimine girdikleri şirketin ürünlerini herhalde 2 GSM operatörü bundan sonra daha rahat tercih edecektir. Aynı zamanda ürün geliştirilmesine de katkı sunacaklardır. Ancak 5G için atı alan çoktan Üsküdar’ı geçti durumu söz konusu. Çünkü 5G hazırlıkları tamamlanmış ve ürün siparişleri de neredeyse bitme aşamasına gelmiş.

        5G’de radyo bileşeninde (baz istasyonu) yerli/milli şirketler olması zor görünüyor. Çekirdek şebeke, kor bileşende ise yazılım tarafında varlar, ama orasında yüksek meblağda paralar söz konusu değil. Ayrıca bunun için de yerli şirketler tam olarak hazır değillermiş. Operatörler de kamuoyundan gelen yoğun baskılar sebebiyle kesinti, gecikme gibi sorunlar yaşamak istemedikleri için hazır olmayan yerli/milli ürünleri mesafeli duruyorlar. Bu durumda yerli ürünler hazır oluncaya kadar büyük yabancı üreticiler devrede olacak. Yerliler hazır olduğunda ise onlara ne kadar ihtiyaç olacak veya tercih edilecekler mi bilinmiyor!

        Telekomünikasyon sektörü için yerli/milli ürünü çıkarmak oldukça zor. Savunma sanayinde olduğu gibi bu sektör için de devlet aklı ve irade gerekiyor. Operatörler, üreticiler ve kamu otoritelerinin biraya gelip yol haritası çıkarmaması durumunda mesafe kat edilmesi zor.

        Ulaştırma Bakanlığı regülasyonda zayıf kalıyor

        5G ihalesi öncesinde sektörde ciddi düzenlemeler yapılması gerektiğini daha önce yazdım. Ancak telekom sektörünün düzenleyicisi Ulaştırma Bakanlığı ile BTK bazı konularda yetkilerini kullanmakta zorlanıyorlar. Sektördeki fiber kablo meselesi henüz çözülebilmiş değil. Dünyada ise ülkelerin gelişmelerini yakından etkileyecek stratejik “veri merkezleri” gündemde. “Veri merkezleri” için iki önemli husus var: Fiber altyapı ve elektrik. Türkiye’nin “veri merkezi” konusuna da ağırlık verip, fiber altyapıyı acilen tek elde toplayacak düzenlemeleri yapmaması halinde "Yapay Zeka" başta olmak üzere bir çok yenilik ve gelişmeden gerektiği gibi faydalanamama ve teknolojik atılımı kaçırma durumu olabilir.

        Ulaştırma Bakanlığı yakında Türk Telekom’un imtiyaz konusu açıklığa kavuşturacak. Muhtemelen uzun süreli bir ödeme planı, ciddi altyapı yatırımı projeksiyonuyla imtiyaz verilecek. Ama BOTAŞ, TÜRKSAT, TEİAŞ gibi kurumlarda olan fiber altyapının dağınıklık konusu ne olacak bilinmiyor? Zira etkisi ve nüfuzu olan Turkcell gibi kurumlar regülasyon yapan BTK’yı pek dinlemiyor. Ulaştırma Bakanlığı da etkili olamayınca sektördeki dağınıklık 5G ile daha da yüksek seviyede devam edecek gibi bir tehlike söz konusu.

        Uyarmak, ülkemiz menfaatine yerli/milli teknolojileri takip etmek bizden, gereğini yapmak da etkili ve yetkili kurumlara düşüyor.