Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Güntay Şimşek Paris'ten havacılık ve savunma raporu…
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Dünyanın en büyük havacılık fuarlarından birisi, hatta son yıllarda en büyük konumuna yükselen Paris Airshow iki yılda bir gerçekleşiyor. Türkiye de bu yıl ilk defa bu fuarda 3 şalede yer alan şirketleriyle ve statik alandaki ürünleriyle dikkat çekti. Ülkemizin en önemli platform aracı üreticisi Türk Havacılık ve Uzay Sanayi AŞ (TUSAŞ) uzun bir süredir Paris, Londra ve Dubai gibi en büyük fuarlarda şale ve statik alanların son yıllarda aranan şirketi ve zaman zaman da bazı ürünleriyle gösteri uçuşlarına katılıyor.

        Bu yıl Paris Airshow’da THY de şalesinde geniş ve dar gövdeli uçaklar için tasarlayıp ürettiği kendi uçak koltukları olmak üzere birçok yeniliğini tanıttı. Ancak benim için asıl dikkat çeken ASELSAN oldu. İlk defa bir fuarda özel şale ve önündeki statik alanda ASELSAN ürünlerini sergiledi. Böylece ASELSAN da fuarlarda ürünlerini salondan statik alana çıkan şirketlerimiz arasına eklendi.

        Bu sene TUSAŞ, Paris’te statik alanda sadece 4 hava aracını sergiledi. Gösteri uçuşu yapan hava aracı da getirmedi. Türkiye ilk defa dünyanın en büyük havacılık fuarında üç şirketiyle; TUSAŞ, THY ve ASELSAN ile 3 ayrı şale de kendi gösterdi. TUSAŞ ise uzun bir süredir yurtdışı fuarlarında platform araçlarını özel şalesinin önünde, statik alanda sergiliyor. Özellikle TUSAŞ’ın Endonezya’da Milli Muharip Uçak (MMU) KAAN için imzalamış olduğu “İyi Niyet Anlaşması” sonrasında bu fuarda da ilgi odağı olduğunu söyleyebilirim.

        Dünyanın en köklü ve en büyük havacılık etkinliklerinden biri olan Paris Airshow, bu sene 55’inci kez kapılarını açtı. 16-22 Haziran tarihleri arasında gerçekleşen fuara Türkiye’den şirketler ile havacılık ve savunma sanayi sektör profesyonelleri yoğun ilgi gösterdi. Baykar da ilk kez Paris Airshow’da Bayraktar TB3 ve Akıncı silahlı insansız hava araçlarını ortaklık yaptığı İtalyan Leonardo’nun statik alanında sergiledi.

        İki yılda bir düzenlenen fuar, bu yıl 48 ülkeden 2 bin 500 civarında firmayı ağırlarken, Türkiye de artık bu fuarlarda ürünleriyle önde gelen katılımcılardan birisi haline geldi.

        Fuarda en fazla ziyaret edilen şirketlerden birisi olan TUSAŞ, statik alanda jet eğitim uçağı HÜRJET’i, temel eğitim uçağı HÜRKUŞ’u, genel maksat helikopter GÖKBEY’i, insansız hava aracı AKSUNGUR’u ve ANKA’nın yer kontrol istasyonunu sergiledi. Şale içinde kapalı alanda ise özgün platformların 1/7 ölçeğindeki maketlerini ziyaretçilerine tanıttı. TUSAŞ Genel Müdürü Dr. Mehmet Demiroğlu, fuar boyunca bir yandan sektörün önde gelen isimleriyle görüşmeler, anlaşmalar yaparken diğer taraftan da yabancı medya mensuplarıyla biraya geldi. Özel röportajlar yaptı.

        Bu fuarda da TUSAŞ, önemli anlaşmalardan birisine Airbus ile imza attı. Bu iş birliğiyle TUSAŞ’ın Kahramankazan’daki tesisi dünyada RUDDER (uçakların arka bölümünde yer alan yön dümeni) parçasını üreten en önemli merkezlerden biri konumuna gelmiş olacak. Ayrıca Airbus A350 F kargo uçağı için metalik parçaların imalatının da TUSAŞ tesislerinde üretilmesi için mutabakat anlaşması yapıldı.

        Baykar ile İtalyan Leonardo arasında imzalan ortak girişim anlaşması ise Türkiye adına küresel ölçekte ilgi çeken bir başka gelişme oldu. Anlaşma Leonardo CEO’su Roberto Cingolani ile Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar arasında imzalandı. LBA Systems adı verilen ortak girişimle öncelikle olarak Akıncı ve TB3 platformları üzerinde çalışma yapılacağına vurgu yapıldı. Daha önce ortaklık yapısı hakkında açıklama yapıldığı için Leonardo’nun statik alanında Baykar’ın silahlı insansız hava araçlarını görmek sürpriz olmadı.

        Türk Hava Yolları (THY) ise iştiraki TCI Kabin İçi Sistemleri tarafından üretilen business koltukları ile uçak içi eğlence sistemlerini sektöre tanıttı. THY şalesinde geniş gövde uçaklar için özgün tasarlanıp, üretilen Crystal business koltuk ile dar gövdeli uçaklar geliştirilen Royalux modeli dikkat çekti. Yanılmıyorsam bu iki model koltuk için yakında bazı sipariş haberleri de duyacağız. Çünkü iki modelinin de sertifikasyon süreci bu yıl sonu tamamlanıp, hizmete hazır hale gelmiş olacak.

        Paris Airshow, adından da anlaşılacağı üzere sivil havacılık dünyasının iki devinden Airbus’ın evi konumunda. Fuara elbette Boeing, Embraer ve ATR gibi diğer yolcu uçağı üreticileri de katılıyor, ama Airbus’ın ağırlığı söz konusu. Bu sebeple bu fuarda Airbus, yolcu uçağı modelleri; A220, A321XLR, A350-900 ve A350-1000 modelleriyle en etkin katılımcı olarak dikkat çekti ve yolcu uçaklarıyla fuar boyunca gösteri uçuşları yaptı. Airbu sadece yolcu uçaklarıyla ağırlığını hissettirmedi, helikopterleriyle birlikte her fuarda olduğu üzere askeri kargo uçağı A400M ile de kendini gösterdi.

        Öte yandan uzun süredir Türkiye’nin filosuna katmak için çaba gösterdiği, ama henüz sürecin netleşmediği Eurofighter Typhoon savaş uçağı da fuarda bir Avrupa ürünü olarak sahne aldı. Kulislerde ise bu uçağın ne zaman Türkiye'de uçmaya başlayacağı konuşuldu.

        Fuara üzücü haberler de damga vurdu. Mesela Boeing, Hindistan’da düşen uçak sebebiyle sektörün önde gelen isimlerine vereceği resepsiyonu iptal etmek durumunda kaldı. Boeing, 14 yılda bir milyar yolcu rakamına ulaşan gözde modeli 787 Dreamliner ve 777-300ER yolcu uçağını fuarda sergiledi. Brezilyalı Embraer de iddialı modeli, bölgesel yolcu uçağı E195-E2’yi Paris’te sektörle bir kez daha buluşturdu.

        Üzücü veya sıkıntılı haberlerin bir etkisini de fuarın salonlarında İsrail’in stantlarında gördük. İsrail’in saldırgan tutumuna tepki olarak saldırı amaçlı silah sistemlerini sergilemesine fuar yönetimi müsaade etmedi. Bu ürünlerin kaldırması istendi. Bu talebin kabul edilmemesi üzerine de İsrailli firmaların yer aldığı bölümler güvenlik görevlileri tarafından siyah bir perde ile örtülmesi oldukça dikkat çeken bir gelişme oldu. İsrail-Fransa arasında fuarda ortaya çıkan bu gerginliğin temelinde ise İsrail’in Gazze’deki skandal uygulamalarının sebep olduğu açıklandı. Fransız Hükümeti, Gazze’deki hadiseler sebebiyle İsrail’i kınadığı için saldırı amaçlı silahlarını da fuarda görmek istemedi.

        Paris Airshow’da başta TUSAŞ, ASELSAN, Kale, Alp Havacılık ve Baykar olmak üzere birçok şirketimiz küresel ölçekte savunma sanayi devi olan şirketlerle görüşmeler yaparak, ortaklık, işbirliği anlaşması imzalamaları dikkat çekiciydi. Artık şirketlerimiz her açıdan daha rekabetçi ürün geliştirmek için dünyaya açılmış durumdalar. Bu gelişmelerden sadece savunma sanayimiz değil tüm sektörlerin etkileneceğini ise tahmin etmek güç olmayacaktır.

        Dünyanın en önemli havacılık ve savunma etkinliğine dönüşen Paris Airshow, hafta sonu da halka açık olarak devam edecek, ancak en önemli gelişmeler hafta içi yaşandı. Bakalım bir sonraki fuarda Türkiye'yi nasıl gelişmeler bekliyor olacak...