Bu alışkanlıklar beyni öldürüyor! Günlük hayatta maruz kaldığınız durumlar sonunuz olabilir
Anne karnından başlayan bir süreçle birlikte beyin sağlığı ve gelişimi ömür boyu devam eder. Günlük hayatta yaşadığımız durumlar ve alışkanlıklarımız beyin sağlığını etkiler. Tüketilen besinlerden tutun da uyku düzenine, gün içindeki etkinliklerden, spora hatta içten bir gülümsemeye kadar birçok nokta beyin sağlığı için önem teşkil eder. Her ne kadar biz bu durumun farkında olmasak da günlük rutinlerimiz beyin sağlığımızın nasıl olduğunu etkileyecek en önemli süreçtir. Tüm bu durumlar zekanın ve hafızanın gelişmesinde ya da gerilemesinde büyük rol oynar. İşte günlük hayatta yaptığımız beyni öldüren zararlı alışkanlıklar…
Daha anne karnında başlayan beyin gelişimi hayatımızın sonuna kadar devam eder. Sanılanın aksine beyin geliştirilebilen bir organdır. Tıpkı beden sağlığımız gibi beynimiz de kendimize nasıl baktığımızla yakından ilişkilidir. Beyin sağlığı için hiç kuşkusuz en önemli etken tüketilen besinlerdir. Bunun yanı sıra rutin hale gelmiş alışkanlıklar da beyin sağlığı için oldukça önemlidir. Sıklıkla yaptığımız zararlı alışkanlıklar ve mecburen maruz kaldığımız durumlar beynin ölmesine ve hafızanın zayıflamasına neden oluyor.
Zihinsel gücün gelişiminde çok önemli rol oynayan ama bizim fazla önemsemediğimiz bu alışkanlıklar veya olaylar bizim beyin hücrelerimizin ölmesine veya zihinsel durgunluk diye adlandırdığımız ama halk arasında düşük zeka olarak adlandırdığımız olaya sebep olur. Bu alışkanlıklardan kurtularak ve uzak durarak beyin sağlığını korumak mümkün!
İşte beyni öldüren alışkanlıklar ve maruz kalınan durumlar…
Hava kirliliği
Sanayi toplumuna geçişle birlikte yüksek hava kirliliğine maruz kaldığımız yadsınamaz bir gerçek. Hayati fonksiyonlarımızın düzgün ve sağlıklı çalışabilmesi için yeterli oksijen alımı oldukça önemli. Soluduğumuz havanın kirli olması ve sürekli buna maruz kalınması beyin fonksiyonlarının düzgün çalışmasını önler. Beyin için önemli miktarda oksijen gerekmektedir. Kirli hava beynin bilişsel işlevini düşürür, oksijen alımını bozar ve en kötüsü de beyin gerçekten fiziksel olarak değişebilir. Hava kirliliği, sanayi atıkları, araçlar, toz vücudumuzun en ücra köşelerine kadar ulaşır ve organların en hayati görevlerini yerine getirmelerini engeller.
Kahvaltıyı atlamak
Kahvaltı yapmayan kişiler, düşük bir kan şekeri seviyesine sahip olur. Bu durum beyin için yetersiz besin tedarik edilmesine ve sonunda beyin dejenerasyonuna yol açar. Gerek bedensel sağlık için gerekse beyin sağlığı için kahvaltı günün en önemli öğünüdür. Sabahları bir şey yiyemeyen insanlardan biri iseniz, şeker düzeyiniz genelde düşük olarak güne başlıyorsunuz demektir. Bu da hayati organlarınıza çok büyük zarar vermek anlamına geliyor. Sağlıklı bir kahvaltı ile vücudunuz güne yenilenmiş olarak başlar, yüksek enerji ve daha fazla zihin uyanıklığı ile daha verimli bir gün geçirebilirsiniz. Protein ve vitaminlerle güne başladığınızda, size güç ve zihinsel olarak daha fazla performans sağladığını göreceksiniz.
Obezite
Obezite tahmin edilenden çok daha fazla soruna yol açmaktadır. Beynimize giden oksijen kısıtlanmakta ve kan damarları sertleşmektedir. Kan damarlarının daha az çalışması ise kandaki toksin oranını yükseltir ki bu hiçbir organ için iyi olmaz.
Kolestrol
Kolestrol ise arterlerde başlayan ve kan akışını azaltan bir durumdur. Kan yeterli oksijeni ve besini sağlayamaz. Doymuş yağlar kalp krizine ve beynimizin zarar görmesine sebep olur. Sağlıklı ve düzenli bir diyet ile kalbinizin kan akışı düzenli ve sağlıklı olarak kalır.
Hazır gıdalar ve abur cubur yemek
Eğer bize gerekli olan besinleri alamazsak vücudumuzda neler olabileceğini bir düşünün. Hücreler açlıktan yavaş yavaş ölmeye başlıyor. Tabi ki az miktarda abur cuburdan bahsetmiyoruz fakat sürekli olarak almamız gereken besinlerden uzaklaşarak gereksiz olanlara yönelmek beynimizi büyük ölçüde etkilemekte. Hem sağlığımız tehlikeye atıp hem de fiziksel enerjimizi ve akıl sağlımızı bu şekilde kaybetmeye değecek bir abur cubur üretildiğini düşünmüyorum. Eğer bu tür bir alışkanlığınızı, sağlıklı gıdalarla değiştirecek olursanız hem daha uzun bir yaşam hem de daha sağlıklı bir beyin sizi bekliyor olacak. Abur cuburlar direk olarak insanların iştahlarını öldürme eğilimindedir. Bu yetersiz gıda almamıza sebep olacaktır ve bu da beynin ihtiyacı olan yakıtı sağlayamamak demektir. Ayrıca vücuttaki organları tahrip eder ve eğer kontrol altına alamazsak beynimize ciddi zararlar verebilir.
Alkol ve sigara
Kanser, kalp hastalıkları ve daha nice hastalıkların sebebi olarak bilinen sigaranın son çalışmalarda erkeklerde özellikle bilişsel gelişimi kademeli olarak gerilettiği düşünülmektedir. Sigara kullanan insanların metabolik süreçleri değişmekte ve zamanla değiştirilerek kanserojen haline gelmesine sebep olur. Alkol de ise farklı olarak direk olarak beyin hücreleri zarar görmese de, bunun yerine MS (multiple sclerosis) de dahil olmak üzere daha farklı bozukluklara venörolojik iltihaplara sebep olmaktadır. Ayrıca alkol geçici kimyasal dengesizliğe yol açar. Uzun bir süre yüksek miktarda kullanıldığında ise beyinde yapısal değişikliklere sebep olmaktadır. Çoğu alkolik hasta üzerinde yapılan çalışmalarda MR sonuçlarına bakıldığında beyin hacminde azalma tespit edilmiştir.
Aşırı şeker tüketimi
Çok fazla şeker proteinlerin ve besinlerin emilmesini durdurur ve dengesiz beslenmeye neden olur ve beynin gelişmesine engel olabilir. Aşırı yeme, aşırı zayıflama, zayıf hafıza, öğrenme problemleri, depresyon gibi durumlar son zamanlarda çok fazla şeker tüketimine bağlanıyor. Sağlık uzmanları şeker tüketiminin beyin fonksiyonlarını çok fazla etkilediği konusunda uyarıda bulunuyorlar. ABD’de yapılan bir araştırmada ortalama bir Amerikalının yılda ortalama 70 kg. şeker tükettiği ortaya çıktı. Bu endişe verici durum karşısında, önerilebilen bir ortalama şeker alım miktarı söylenmemekle beraber, yediğimiz veya içtiğimiz gıdalarda şekerden kaçınmamızı özellikle belirtiyorlar.
Uykusuzluk
Uyku her zaman vücudumuzu tamir eden ve tüm organların yeni hücreler üretmesini sağlayan bir süreçtir. Buna beyin de dahil. Uzun süre uykusuz kalan insanlarda beyin hasarı oluşmaktadır. Bunun sebebi beyin uyurken üretmesi gereken yeni hücreleri üretememesi ve beyin sinir hücrelerinin beyinle iletişimini düzgün kuramamasından kaynaklanmaktadır. Kısa veya uzun süreli uyku yoksunluğu olumsuz etkileri ile ilerde daha büyük sağlık sorunlarına yol açabilir. Doktorlar vücudun kendini onarmak için her gece 8 saat uykuya ihtiyacı olduğunu söylemektedirler.
Karbondiyoksit zehirlenmesi: Uyurken kafayı örtmek!
Kafayı örterek uyumak, karbondioksit konsantrasyonunu arttırır ve beyne hasar veren etkilere yol açabilir. İnsanların başları kapalı olarak yatmak (özellikle çocuk ve bebeklerin) beyne ciddi zarar vermektedir. Çünkü vücudumuza gece boyunca daha fazla karbondiyoksit girmekte ve oksijen giriş miktarını azaltmaktadır. Başını örtmeyenlerde uygun gaz değişimi sağlıklı olarak yapılmaktadır. Çünkü kafamızın da uyurken taze havaya ihtiyacı vardır.
Uyarıcı düşüncelerde eksiklik
Düşünmek beyin jimnastiği için en iyi yoldur, beyni uyaran düşüncelerin eksikliği beyin daralmasına yol açabilir.
Çapraz Bulmaca ve Sudoku iyi egzersiz sağlar.
Beynimizin de kaslarımız gibi egzersize ihtiyacı vardır. Bulmaca çözmek veya diğer akıl oyunlarına biraz vakit ayırmak sizi akıllı insanlardan yapabilir. Satranç, scrabble ve diğer zihin uyarıcı eğlenceli oyunlar size daha fazla yaratıcılık sağlamaktadır. Yaratıcı düşünceler beyni uyarır böylece müzik ve sanat konusunda size gerekli olan ilhamı sağlar. Ayrıca biraz beyin egzersiziyle düşünce yolunuzun değiştiğini siz de kolaylıkla fark edebilirsiniz.
