Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Güntay Şimşek THY-IndiGo ortaklığı nereye gidiyor?
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Pakistan ile Hindistan’ın tartışmasında Türkiye’nin aldığı konum sebebiyle yer hizmetleri şirketi Çelebi ile Türk Hava Yolları (THY) gündemde kalmaya devam ediyor. Son olarak Hindistan Sivil Havacılık Bakanı’nın yaptığı açıklamadan anlaşılacağı üzere Hindistan kamuoyunda olumsuz gelişmelerin devam edeceğine dair bir beklenti var.

        Diğer taraftan Türkiye’den iki şirketin hedefte olduğu tartışmalar henüz uluslararası havacılık kurumlarının değerlendirmelerine girmiş değil. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü ICAO ve Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği IATA’nın gelişmeleri nasıl değerlendireceği de merak ediliyor.

        Haziran’ın ilk haftası Hindistan’ın başkenti Yeni Delhi’de IATA Genel Kurulu (IATA AGM) ve havacılık konferansı gerçekleşecek. Dolayısıyla gözlerin bu toplantıda olacağını söylemek mümkün. Bir aksilik çıkmaz ise ben de bu toplantı için Yeni Delhi’de olacağım ve gelişmeleri yerinde takip edeceğim. Hatta uçuşumu da yine bir aksilik olmaz ise THY’nin kiralık uçaklarında IndiGo ile yapacağım.

        Hindistan Sivil Havacılık Bakanlığı, ülkenin güvenlik kurumlarıyla IndiGo’nun THY ile yaptığı kod paylaşımı ve kiralama anlaşmalarını görüşeceğini ve daha fazla eylem konusunda karar vereceğine vurgu yapması bu ortaklık adına olumlu gelişmelere işaret etmiyor.

        Öte yandan Körfez havayolları; Emirates, Katar, Etihad ve diğer düşük maliyetli havayollarının uçuşları dikkate alındığında hem THY’nin Hindistan uçuşları bir anlam ifade etmiyor hem de IndiGo anlaşmasıyla yapılan uçuşların onlarla kıyaslanması halinde bir fazla ağırlığı söz konusu olmuyor.

        Mesela Emirates Havayolları halihazırda Dubai’den dokuz Hint şehrine uçuyor. Haftada 167 uçuş gerçekleştiren Emirates, adeta Hindistan’ı dünyaya bağlayan şirketlerden birisi…

        THY ise sadece iki şehre; Mumbai ve Yeni Delhi’ye uçabiliyor. Ancak mesele THY’nin bu uçuşları değil, IndiGo ile olan ortaklığı. Fakat THY de yıllardır talep etmesine rağmen Hindistan’da yeni bir uçuş noktasını ağına ekleyemedi. Zaten örtülü bir ambargo ile karşılaştığı için düşük maliyetli havayolu IndiGo’ya iki adet Boeing 777 kiralayarak, ortaklık yaptı. Bu şekilde Hindistan pazarını hem kendisi hem de ortağı için kısmen de olsa genişletmiş oldu. Kokpit ekibiyle birlikte kiralan uçaklar, kiralama modeli (damp lease) sebebiyle anlaşmanın 6 ayda bir yenilenmesi gerekiyor. Anlaşmayı da hükümet yetkilileri onaylıyor. Her 6 ayda yenilen anlaşmanın süresi 31 Mayıs’ta doluyor.

        Kısa süre önce konuyu değerlendiren IndiGo CEO’su Pieter Elbers, THY ile 31 Mayıs’ta sona erecek uçak kiralama anlaşmasının uzatılmasına Hindistan hükümetinin karar vereceğine işaret ederek, İstanbul uçuşlarına yoğun ilgi olduğunu ve THY ile yürüttükleri kod paylaşımı sayesinde çok sayıda Hindistanlı yolcunun İstanbul üzerinden dünyanın farklı noktalarına seyahat ettiğini vurgulamıştı.

        Ancak rakipleri Air India’nın itirazlarıyla hararet kazanan ortaklık tartışmasının geleceği biraz değil epeyce sıkıntılı. Ayrıca iki şirket arasındaki ortaklığın hükümet onayı ile devam etmesi sebebiyle de bu atmosferde yeni bir iznin verilmeyeceği ciddi anlamda merak konusu…

        IndiGo, Delhi ve Mumbai çıkışlı olmak üzere İstanbul’a iki direkt uçuşu THY’den kokpit ekibiyle birlikte kiralanan (damp lease) Boeing 777 modele geniş gövdeli uçaklarla yapıyor. Ancak THY-IndiGo kiralama sözleşmesinin iptal edilmesi halinde, bu hatta IndiGo’nun kendi uçaklarıyla sefer yapabileceği belirtiliyor. Zaten şirketin CEO’su da bu minvalde açıklama yapmış durumda.

        Anlaşılacağı üzere bu hatta iki şirketin yapmış olduğu anlaşmanın Hindistan Hükümeti gündemine gelecek bir konu olmaması gerekirken IndiGo’nun rakibi Air India’nın şikâyeti ortalığı karıştırmış. Bu duruma da gerekli tavrı göstermek ticari kayıpları olacak IndiGo’ya düşüyor.

        Yer hizmetleri şirketi Çelebi’nin durumu ise çok daha farklı. Türk şirketi gibi görünse dahi etkin ortakları çok uluslu bir şirket olarak uzun süredir faaliyet gösteriyor. Türkiye’de devlete ait bir kurum da değil, hükümetle doğrudan bir bağı da yok. Daha önemlisi Çelebi, yüzde 65 oranında küresel yatırımcılar tarafından sahip olunan özel bir şirket konumda olmasıdır.

        Netice itibariyle yabancı ortakların kendileri ve devletlerinin de bu tartışmada yer alması söz konusu. Ancak Türkiye gerekçe gösterilerek güvenlik izinlerinin iptal edilmesi sebebiyle hem tartışmalar devam edecektir hem de Hindistan da açılan davaların neticesi merakla beklenecektir.

        Bakalım THY ve Çelebi için Hindistan nasıl bir yol izleyecek?