Kendrick Lamar’ın Super Bowl’daki performansı geçmişteki star’ların sahnesiyle kıyaslayınca nerede yer alır? Doğayla işbirliği yapmış gibi mor ışıkların altında şakır şakır yağmur yağarken “Purple Rain” söyleyen Prince’i aşmak zor. Yıllarca kenara itilmişliğinin acısını kenar mahalle kültürünü dünyanın en büyük sahnesi Super Bowl devre arası şovuna yıldızlar geçidiyle taşıyan Dr. Dre de hemen ardından geliyor. Bruce Springsteen, Diana Ross, Michael Jackson, Beyoncé ve Bruno Mars gibi klasik olmuş devre arası konserleri var. Kendrick Lamar da işte onların arasında bir yerde, ama illaki ilk 10’da yer alacak.
Trump’ın maç izlemek için geldiği stadyumda bütün Amerika’nın yüzüne karşı “Yanlış adamı seçtiniz,” diye başladı. Büyüdüğü Compton’a, oradaki çete savaşlarına açık göndermelerle dolu, ‘ghetto’ kültürünün bir anlamda göklere çıkan sembolizmle örülmüş bir performanstı. Sokak çetelerinin renkleriyle Amerikan bayrağı oluşturarak ülkenin şimdiki sahibi olan devlet başkanına “Biz de varız,” dedi. Ama herkes bunlardan çok p-kelimesini konuşuyor.
AŞIK ATIŞMASI
“Not Like Us” için geçen yılın şarkısı demek abartılı olmaz. Daha geçen hafta Grammy’lerden rekorla ayrıldı. Milyarlarca defa dinlendi. Ezberlendi. Bar mitzvah törenlerinde erkekliğe adımını atan çocukların en çok bu şarkıyı istedikleri söyleniyor. Üstelik şarkının hedefi bir Yahudi ve sözlerinde sadece pedofil olmakla itham edilmiyor, aynı zamanda sömürgeci de deniyor.
Kendrick Lamar’ın Drake’i kurşuna dizdiği bu şarkı rap tarihinde yeri olan, bizdeki aşık atışmasını andıran bir hesaplaşmanın finali aslında. Geçen yaz bir hafta sonu rap’in iki büyük ismi artarda yayınladıkları şarkılarla birbirlerine bir sürü laf etti, ama sonunda Lamar öldürücü darbeyi vurdu ve kazandı.
Lamar’ın öldürücü darbesi Drake’e yönelik pedofili ithamıydı. Bugüne kadar Drake’in pedofil olduğuna dair hiçbir kanıt yok. En fazla sosyal medyada dolaşan bir yalan olabilir. Ama bu şarkı sayesinde duymayan kalmadı. Single’ın kapağında Drake’in Toronto’daki malikanesi pek çok cinsel sapığın adresini kayıtlı olduğu bir yer gibi gösteriliyor. İş mahkemede şu an.
Bugüne kadar rap atışmaları kimin daha zengin, kimin evi ve başka şeyleri daha büyük, kimin daha fazla kadınla olduğu üzerine dönerdi. En fazla birbirlerine gay diye hakaret ederlerdi. Artık gay olmakla suçlanmak sosyal statüde insana zarar vermiyor, hatta artı puan bile kazandırıyor denebilir. Pedofili ise başka hiçbir iftiraya benzemiyor. İnsan görmezden gelse bir türlü, inkar etse bir türlü.
İşin trajik tarafı sosyal medyada çıkan iftiralar gerçeklikle de çürütülmüyor. Leitmotif’i pedofili ithamı olan bu şarkının kitlelerce böylesi benimsenmesi son yıllarda aşırı seslere platform sağlanmasıyla yaşanan bir kültürel iklim değişikliğinin sonucu.
Kendrick Lamar bile bu değişimden muaf değilmiş. Halbuki bugüne kadar hip-hop kültüründe kendisini diğerlerinin üzerinde konumlandırmış tanrısal bir figürdü. Aşağılarda birileri gündelik işlerle uğraşırken o her beş yılda bir çıkar, başkalarının ondan beklediğini değil, kendi istediğini söyler ve kültüre damga vururdu. Zaten Pulitzer’i vardı, adeta Nobelli Bob Dylan’ın rap’teki karşılığıydı. Normal şartlarda böylesi bir rap atışmasına bile girmemesi beklenirdi. Ama bir anlamda tuzağa düştü, en ucuz silahı çekti.
TÜRKLER ÇOK MERAKLI
Aralarında azımsanmayacak sayıda Türklerin de olduğu dünyadaki sosyal medya kullanıcıları epey bir zamandır pedofili meselesiyle kafayı bozmuş durumda. Bu konu sık sık ısıtılıp önümüze getiriliyor. Hemen her seferinde de çok sofistike, çok karmaşık, entrikalar dolu bir komplo ağı örülüyor. Pizzacının bodrum katında yönetilen bir çocuk seks ticaret ağı, mobilya sitesinde satılan dolapların çekmelerine saklanan çocuklar ve bunları yüksek fiyata satın alan sapıklar, Epstein’in seks adası, Diddy dosyası vs. vs.
Eptesin’in Hollywood ve Beyaz Saray’dan önemli isimlerin de olduğu bir pedofili şebekesi yönettiğine dair hiçbir kanıt yok mesela. İnternet sürekli “İsimler açıklanacak hele bir bekleyin,” diyor ama dosyada adı gizlenen pek az kişi kaldı, yargının da bu gizlemelerle ilgili mantıklı gerekçeleri var. Açıklanan isimlerdense hiçbirinin pedofiliyle ilgili olduğuna dair dolaylı bir işaret, delil bile yok.
Bu komplolara inananlar iddiaları çürüyünce hemen ortaya başka bir komplo atıyor, gizli-güçler-üzerini-örttü kartını oynuyorlar ve kendi yalanlarına inanmaya devam ediyorlar.
PizzaGate’i bizzat yerinde inceledim. Bodrum katında seks zinciri işletildiği iddia edilen pizzacının bodrum katı yok. Buna rağmen benimle bodrum katında Hillary Clinton’ın da başını çeken bir şebeke olduğuna dair iddialaşanlar var. Neymiş, sızdırılan e-mail’lerindeki “peynirli pizza” bir şifreymiş. Oysa bazen peynirli pizza sadece peynirli pizzadır.
Pedofili bir psikiyatrik hastalık ve tedavi edilmesi, kontrol altına alınması gerekiyor. Sayıları büyük ihtimalle sandığımızdan epey fazla, ama İnternet’i tatmin edecek kadar da çok değil. Ama olur olmaz herkese pedofil diye iftira etmek en başka bu hastalığın içini boşaltıyor, verilen mücadeleye engel oluyor. Büyük ihtimalle bu iftira enflasyonu arasında gerçek pedofiller gözden kaçıyor.
ELON MUSK ETKİSİ
Bu yaygın iftiranın de kökeninin pek çok pislik gibi bir şekilde Elon Musk’a dayanması tesadüf olamaz. Daha sahibi olmadan Twitter hesabından p-kelimesini rahatlıkla kullandı; Tayland’da bir mağarada mahsur kalan çocukları kurtarmak için kendi hayatını tehlikeye atan bir dalgıca durup dururken saldırması başkalarına da güç verdi. O güne kadar İnternet’in kenar köşesinde kalmış incel gruplar ona buna pedofil diye iftira ediyordu, onların dilini benimseyip kendince genç / havalı görünmeye çalışan Musk desteksiz yaftalamayı ana akıma taşıdı.
Eskiden İnternet üzerindeki tartışmalar yeteri kadar süre geçtiğinde illaki Nazizm’e varırdı, bugün yeni “Godwin kanunu” pedofili olarak güncellenebilir. Sosyal medyada bir incel’le tartışın, konu sonunda size pedofil iftirasına atılmasına gelecektir.
İşin en tehlikeli tarafı pek çok kişinin bu iftiraların böylesine rahat havada uçuşmasını kabullenmesi. Stadyumlarda binlerce insanın hep bir ağızdan “minör nota” diye haykırması, içinde p-kelimesi geçen bir şarkının milyarlarca kez dinlenmesi. Keşke eskiden olduğu gibi buna tıpkı seri katiller gibi Amerika’nın meselesi gibi bakabilseydik, ama sosyal medyanın yarattığı sınırsız dünya bizleri de zehirledi. Olur olmaz herkese pedofil iftirası atmak, sonra da veirlen zararı kenardan izlemek de psikiyatrik bir vaka olsa gerek. Gerçekten, bizim gibi değiller.