Bu sabah güne, olduğum yerde, 100 kez zıplayarak başladım! Düşündükçe “Bu saçmalığa nasıl kandım” diye hala kendi kendime kızıyorum ama işte çaresizce bir hissin peşinde koşarken insan kendini akla hayale gelmedik hallere sokabiliyor… Dizlerimdeki sızıyla birlikte size gece uykuya dalarken hiç aklımda olmayan bu zıplama işine sabah gözümü açar açmaz neden giriştiğimi anlatayım..
Tolstoy’un yazdığı tüm cümleler içinde en çok kıskandığım, bir arkadaşına yolladığı mektuptaki “Mutluluğum sınır tanımıyor” cümlesi… Hislerimi bu üç kelimenin yan yana geleceği bir cümleyle açıklayabileceğim ‘an’lar peşinde koşup duruyorum yıllardır. Doğrusu, ne zaman başımı üzerine çıkarmayı başarsam, küçücük dalgalarıyla beni diplere çeken kocaman bir deniz olan hayatımın herhangi bir noktasında mutlulukla karşılaşıp sohbet etmişliğim vardır benim de! Ancak Borges’ten farklı olarak ben her mutlu anımın ardına takılan, bitmek bilmeyen yollar, sonu gelmeyen filmler gibi uzun mutsuzluklarım için “İlahi bir şaka” deyip geçemiyorum.
Birkaç yıl önce okumuştum ünlü kişisel yaşam koçu Talane Miedaner, daha iyi bir yaşam için yaşam enerjilerimizi artırmamız gerektiğini, bunun için de ilk yapmamız gereken şeyin katlanmak zorunda kaldığımız her şeyden kurtulmak olduğunu söylüyordu: “İşinizden mi bunaldınız, kurtulun ondan... Eşinizden mi bunaldınız, kurtulun ondan... Arabanızdan mı bunaldınız, kurtulun ondan... Evinizden mi bunaldınız, kurtulun ondan... Arkadaşlarınızdan mı bunaldınız, kurtulun hepsinden... Bakın çok mutlu olacaksınız...”
Miedaner’in ‘mutluluk’ için verdiği formülle ilgili siz şu an içinizden ne söylüyorsanız emin olun ben de aynısını söyledim ilk okuduğumda!
TİKTOK’TA 37 MİLYONDAN FAZLA ZIPLAMA PAYLAŞIMI VAR
1980’lerin efsanevi ‘Alacakaranlık Kuşağı’ dizisinden bir dolandırıcı öyküsü vardı. Adam soygun yaptığı sırasında öldürülüyordu. Öbür dünyada hiç beklemediği bir ortama düşüyordu. Sınırsız para, otomobiller, kadınlarla dolu bir ortamda cennette olduğunu düşünen adam başlangıçta çok mutlu oluyordu. Ancak bir süre sonra işler terse dönmeye başlıyor. Dizinin sonunda bu ‘rutin’ hayattan aşırı sıkılan adamın aslında cehennemde olduğu ortaya çıkıyordu.
Yaşam enerjisini yükseltmek, daha mutlu hissetmek için bıktığımız, sıkıldığımız her şeyi hayatımızdan çıkarmamız yeterli mi? Hayatımızdan çıkardığımız şeylerin yerine koyduklarımızdan da bunalıp mutsuzluğun elinde oyuncak olmayacağımızı kim söyleyebilir!
Bu sabah uyandığımda “Ruhum hayatımdan yoruldu” diyen Pessoa’yla birlikte TikTok’ta gezinirken yeni bir trende denk geldim. Peşi sıra akıp duran videolardaki insanlar, sağlıklı, mutlu ve yaşam enerjisiyle dolu bir insan olmak için ‘bunaldığım’, ‘sıkıldığım’ her şeyi hayatımdan çıkarmamı değil, sabah uyandığımda olduğum yerde 100 kez zıplamamı söylüyordu.
37 milyondan fazla gönderi var insanın ayaklarını yerden kesen ‘mutluluk’ trendiyle alakalı. İzlediği ‘zıplama’ videolarından etkilendiğini söyleyen bir kullanıcının herkesi kendisiyle zıplamaya davet ettiği videosu 300 bine yakın ‘beğeni’ almış. Videoya 1500’den fazla yorum yapılmış, 20 binden fazla da başkaları gönderilmiş.
Yogaya, pilatese ya da koşuya çıkmaktan daha pratik bir yaşam enerjisi mutluluk aktivitesi diyor insanlar zıplama için.
DÜNYA MUTLULUK RAPORU’NDA 4 BASAMAK ZIPLAMIŞIZ!
Uzmanlar, sağlık sorunları olanların doktorlarına danışmadan bu işe kalkışmaması gerektiğini belirtmekle birlikte zıplamanın kan akışını arttıracağını bunun da doğal olarak ruh halini iyileştiren endorfinleri serbest bırakacağını söylüyorlar: “Sadece bu da değil kendinizi için bir şey yaptığınız hissi bile mutlu hissetmenize yol açar...”
100 bine yakın orta yaş ve üstü kişinin katıldığı bir araştırma okumuştum. Kendilerine ait hobileri ya da boş zamanlarında keyif için yaptıkları rutinleri olan insanların daha sağlıklı, mutlu ve yaşam enerjilerinin yüksek olduğu ortaya çıkmış.
Tam bu yazıyı yazarken Birleşmiş Milletler’in ‘Dünya Mutluluk Raporu’ açıkladı. Türkiye’nin 147 ülke arasında geçen yıla göre 4 basamak zıplayarak 94. sıraya geldiği mutluluk endeksinde Finlandiya 8. kez üst üste zirvede yer almış. Ben, “Tüm ülke her sabah 100 kez zıplıyor mu acaba?” diye düşünürken BM adına araştırmayı yapan Gallup’un direktörü Ilana Ron Levey’nin “Fin halkının dünyanın çoğundan daha mutlu olmasının nedenlerinin başkalarına inanmak, geleceğe iyimserlik, kurumlara güven, arkadaş ve aile desteği olduğunu düşünüyoruz” açıklamasını okudum.
Sabah miskin miskin yatakta TikTok videoları izlerken denk geldiğim bu zıplama trendini anında denemeye karar verdim. Yataktan kalktım ve olduğum yerde 100 kez zıpladım! Kim bilir belki gelecek yıl Türkiye’nin listede birkaç basamak daha yüksekte yer almasına katkım olur...