Kokunuzla iz bırakmak isterken hafızalara kötü kokularla kazınmayın... İşte parfüm seçerken dikkat edilmesi gereken püf noktalar
Yıllar geçer, şehirler ve insanlar değişir ama günün birinde bir yerlerden burnunuza çalan tanıdık bir koku bugün belki de unuttuğunuzu sandığınız onlarca hatırayı yeniden gözlerinizin önüne getirir... Kokular hafızalarımızın gizli kayıtçılarıdır. Kullandığınız parfümlerin imzanız olmasını istiyorsanız parfüm seçerken dikkat etmeniz gereken bazı püf noktaları bilmeniz gerekir...
Kimse kötü kokmak, birinin hafızasında kötü kokan biri olarak kalmak istemez. Evet temiz kokmayı temel hijyen alışkanlıklarımızı oluşturarak başarabiliriz ama bu her zaman insanların hafızasında kalacak bir kokuya sahip olmakla sonuçlanmaz. Güzel bir parfüm sizin teninizde zannettiğiniz kadar güzel durmayabilir ya da bir başkasının pek de beğenmediği bir koku sizin teninizde büyüleyici bir etki yaratabilir...
Parfümler herkesin teninde farklı bir etki bırakır. Doğru parfümü bulma yolculuğuna sizin teninizde hangi parfüm ailesinin daha kalıcı olduğunu bulmakla başlayabilirsiniz. Kokuların teninizde ne kadar kalıcı olacağını biraz da cilt tipiniz belirler. Örneğin kuru ciltlerde parfümler genelde daha hızlı uçar. Biliyorsunuz, parfüm alkollü bir sıvı. Elbette uçacak ama hızlı uçması var, yavaş uçması var...
CİLT TİPİNİZİ BİLİYOR MUSUNUZ?
Yağlı ciltler kuru ciltlere nazaran parfümü daha çok muhafaza eder. Yağlı cildi olanlar ağır parfümleri daha da ağırlaştırabilir o yüzden daha hafif kokular onlar için daha güzel bir etki yaratabilir. Kuru ciltlerde hafif kokular çok daha hızlı uçacağı için belki bu kokuların kalıcılığını artırma yöntemlerine başvurmak gerekir. Nedir bu? Mesela parfümünüzü güzelce nemlendirdiğiniz cildinize sıkarsanız uçma süresini uzatabilirsiniz.
Ama parfümün kalıcılığı sadece sizin cilt tipinizle ilgili değil. Parfümün türü de burada etkilidir. Koku konsantrasyonlarını bilmek burada işinize yarayacak. Parfüm şişelerinin üzerinde yazan Eau de Parfum (EDP) ve Eau de Toilette (EDT) ibareleri koku konsantrasyonu ibareleridir. Eau de Toilette (EDT), parfüm yağının yüzde 5 ila yüzde 15 arasında kullanıldığı parfümlerde kullanılır. Bu parfümler 3 ila 5 saat yoğun kokar, sonra kokuları azalır. Günlük kullanımda tercih edilebilir ama gün içinde tazelemeniz gerekir. Sabah sıktığınız parfüm akşam yetmeyebilir.
Eau de Parfum (EDP) ise parfüm yağı yoğunluğunun yüzde 15 ila 20 olduğu anlamına gelir. Bu kokular daha yoğundur bu yüzden daha baskın bir tonu vardır. EDT parfümlere göre daha kalıcıdır, 6 ila 8 saat arasında kalıcılığı sürer. Parfümünüzü tazeleme şansınız olmayan günlerde kurtarıcınız olabilir ancak EDT parfümlere göre fiyatı biraz daha yüksek olur.
KOKU AİLELERİNİ TANIYALIM
İmza kokunuzu belirlemek için teninizde güzel duracak koku ailesini bulmanız oldukça önemli. Her koku ailesi her tende güzel durmaz. Peki nedir bu koku ailesi? Parfümlerin kokuları çiçeksi, odunsu, baharatlı, ferah yada oryantal gibi koku ailelerine göre ayrıştırılır. Çiçeksi kokular adından da anlaşılacağı gibi çiçek kokularını kapsar. Yasemin, zambak, leylak ya da gül gibi belirgin çiçek kokuları bu aile kapsamındadır.
Odunsu kokular çiçeksi kokulardan biraz daha belirgin kokulardır ve özü ağaç olan kokuları kapsar. Bunlar daha sofistike bir his yaratan kokulardır. Örneğin odunsu kokuların en bilinenleri sandal ağacı, sedir ağacı gibi popüler notalardır. Yine odunsu kokular gibi baskın özellikleri olan diğer aile ise baharatlı kokular ailesidir. Tarçın, karanfil ve bunun gibi keskin baharat kokularıyla harmanlanan parfümler bu aile içinde yer alır.
Ferah kokular ailesinde genelde limon, portakal gibi tanıdık narenciye kokuları ya da deniz kokusu, okyanus esintisi gibi yine hafif tonlu kokular yer alır. Koku ailesinin en popüleri olarak kabul edebileceğimiz oryantal kokular ise daha sıcak hisler yaratan amber ya da vanilya gibi çok sevilen kokuları kapsar.
Koku ailelerini öğrendik, kalıcılık barometrelerini de öğrendik şimdi geldi kokuyu seçmeye. Koku seçerken yapılan en büyük hata parfümün şişesinde koklamak olacaktır. Bu kokuyu teninizde kullanacaksınız o yüzden teninize sıkmalı ve teninizde nasıl kokacağını görmelisiniz. Arkadaşınızın ya da satıcının teninde nasıl durduğuna bakmak da işe yaramaz. Kendi teninizdeki kalıcılığına ve koku yayılımına bakmanız gerekir. Bileklerinize sıkacak denemelisiniz.
Parfüm seçmek öyle bir anda bir mağazaya girip seçmekle olmaz birkaç gün sürebilir çünkü tek seferde en fazla 3 ya da 4 parfüm kokusu deneyebilirsiniz. Hem teninizde çok fazla koku deneyeceğiniz alan kalmaz, kokular birbirine karışır hem de burnunuz fazla denediğinizde duyarsızlaşır. Denemek istediğiniz bir ya da iki parfümü bileklerinize ayrı ayrı sıkın ve mağazadan çıkıp biraz dolaşın. Hem teninizde ne kadar kaldığını hem de koku oturunca nasıl olduğunu görürsünüz. Karar veremezseniz bir sonraki gün başka kokuları yine aynı yöntemle deneyin. Parfümü sıktıktan sonra aldığınız koku ile 10 dakika sonra aldığınız koku farklı olacaktır. En az bir 10 dakika bekleyip okunun teninize oturmasına fırsat verin.
PARFÜMÜ ŞİŞEDEN DEĞİL BİLEĞİNİZDEN KOKLAYIN
Parfüm kokularını ayırt edemediğinizi düşünüyorsanız iki koku arasında kahve koklamayı deneyin. Bu kokuları ayrıştırmanıza yardım eder. Koku seçerken kokunun hissinin karakteriniz ve tarzınızla uyum içinde olmasına dikkat edin. İmza kokunuzu bulmak için dikkat edilmesi gereken konulardan biri de kokunun kimlikle uyumlu olmasıdır. Bazı kokular çok hareketli ve tatlı bir his yaratır. Ağırbaşlı ya da soğuk kanlı insanlarda bu kokular pek de etkili olmaz. Kendinizi ve kokunun size verdiği hissi dinleyin.
Koku seçerken mevsimlere de dikkat etmek gerekir. Belki birden fazla imza koku belirlemeyi düşünebilirsiniz. Sıcak yaz günleri oryantal ve baharatlı kokular için pek de elverişli olmaz. Aynı şekilde rüzgarlı ve soğuk kış günlerinde okyanus esintileri ve taze lavanta kokusu pek de etkili olmayacaktır. Acele etmeyin ve kendinizi dinleyin. İmza kokunuzu bulduktan sonra tüm bunlara dikkat etmenin ne kadar önemli olduğunu anlayacaksınız...v