Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Abdurrahman Yıldırım İşsizlik 5 yılda 5 puan nasıl düştü?
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Yurtiçi finansal piyasalarda İmamoğlu şokuna bağlı ciddi bir sarsıntı yaşanıyor. Kalıcı etkilerinin ne olacağı konusunda sağlıklı bir değerlendirme yapabilmek için ortalıktaki toz dumanın kısmen ortadan kalkmasını beklemeyi uygun buldum.

        FED TEHLİKELİ KAVŞAĞI GEÇTİ

        ➔Fed ise para politikası kararı açıklamasında ve Başkan Powell’ın basın toplantısında Trump’ın hışmına uğrayamayacak ince bir ayar tutturdu.

        ➔ “Gümrük tarifeleri ve bunların enflasyon üzerindeki etkisi karşısında sert adımlar atmaya gerek görmediği” sinyalini veren Fed Başkanı Powell Şu an sadece iyileşme ertelendi. İşgücü piyasası zayıflarsa gerektiğinde politikayı gevşetiriz. Resesyon olasılığı arttı ancak yüksek değil" dedi.

        ➔Orta yolcu bu tutumu karşısında Trump sadece şer koyarcasına ve ilerideki bir kavgaya malzeme bırakırcasına “faiz indirimi yapsaydı daha iyi olurdu” açıklaması yaptı. Genelde piyasaları da pozitif etkilendi. Faiz oranlarını değiştirmeyen Fed aynı zamanda kaza yapabileceği tehlikeli bir kavşağı da pas geçti.

        2000’Lİ YILLARIN EN DÜŞÜK İKİNCİ İŞSİZLİĞİ

        ➔2024 yıllık işgücü verilerini açıklayan TÜİK işsizlik oranının bir önceki seneye göre 0.7 puanlık azalmayla yüzde 8.7’ye indiğini duyurdu.

        ➔2024 genel seçimlerin ardından gelen ve tüm senenin boyunca enflasyonla mücadeleyle geçen ilk yıl. Buna uygun olarak büyüme oranı da yüzde 4.5’tan yüzde 3.2’ye indi.

        ➔İç talep azaldı, büyüme oranı geri geldi ve uzun dönemli ortalamasının gerisine düştü ama istihdam artıyor ve işsizlik azalıyor.

        ➔Hatta 2024’teki yüzde 8.7’lik oran 2000’li yılların en düşük ikinci işsizliği. İlki yüzde 8.3 oranı ile “kulaklarımızdan doların fışkırdığı” bolluk ve bereket yılı 2012 yılına ait.

        ➔2012 aynı zamanda yıl sonu enflasyon oranının yüzde 6.17 ile 2000’li yıların en düşük düzeyine indiği bir seneydi.

        BÜYÜME DÜŞMÜŞ İSTİHDAM DÜŞMEMİŞ

        ➔Düşük enflasyon, yüksek büyüme düşük işsizlikle uyum içinde de, yüksek enflasyon, düşük büyüme değil.

        ➔Son yıllarda ne etmiş ne yapmışsak düşen büyümeye, sıkı para politikasına, yükselen enflasyona rağmen işsizlik azalmış.

        ➔Bunda kamu kesiminin şişirilen istihdamı da, üniversiteye giden öğrenci sayısının artışı da, şirketlerin çok karlı bir dönemin arkasından istihdamı korumaya önem vermesi de, hükümetin bu konuda hassasiyetinin bulunduğunun bilinmesi de etkili.

        HER YIL 916 BİN İSTİHDAM

        ➔Bitişikte yer alan TÜİK’in tablosunda son 5 yıldır işsizliğin düzenli olarak gerilediği görülüyor. 2018 şokuyla yüzde 13.7’ye sıçrayan işsizlik oranı her yıl kademe kademe aşağı geldi ve yüzde 8.7’ye indi. İşsizlik oranı son 5 yılda 5 puan geriledi.

        ➔İşsiz sayısı da 5 yılda 4.463 binden 3.113 bine inerek 1milyon 350 bin kişi azaldı.

        ➔Aynı dönemin istihdam edilenler sayısı 4.5 milyon kişi arttı. 28 milyon olan istihdam 32.6 milyon kişiye çıktı. Her yıla ortalama 916 bin kişi artış demek.

        ➔15 yaş ve üzeri nüfus ise 5yılda 61.468 binden 65.926 bine yükseldi. Artış 4 milyon 458 bin. Yeni yaratılan istihdamın yaklaşık 100 bin altında bir nüfus artışı var. Dolayısıyla en azından nüfus artışından kaynaklı işgücüne istihdam yaratılabilmiş, işsizliğin artışı önlenmiş.

        ENFLASYON İSTİHDAMIN KURBANI MI?

        ➔Enflasyonla mücadele döneminde istihdam artışı beklenmez. Hatta tersi doğrudur. İstihdam azalır. Satışlar düşünce, karlılıklar azalınca şirketler çalışanları işten çıkarır. Bu da verilere yansır.

        İşsizlik oranının son 5 yılın her yılında gerilemesi, istihdamın artması sanki temel amacın enflasyon değil istihdam olduğunu anlatıyor gibi. Her koşulda ve her dönemde istihdam kollanmış ve korunmuş.

        ➔Bunun kötü tarafı yok ama enflasyonla mücadelede çelişen yanları var. Sanki enflasyon işsizlikten sonra ikincil öneme sahip, bu konudaki mücadeleyi de istihdam artışı domine ediyor.

        ➔Gerek şirketlerin işten çıkartmada ağır davranması gerekse kamu kesiminin işe alımları dikkate alınınca verimliliğin neden artmadığı da daha iyi anlaşılıyor.