Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Abdurrahman Yıldırım İsrail-İran çatışmasından çifte fatura
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Beni izleyenlerin Doç. Dr. Hasan Ersel’i tanıdığını veya hatırladığını zannederim. Böyle ifade ediyorum çünkü rahatsızlığından dolayı uzun bir süreden beri kamuoyuna pek çıkmadı. Hafta sonu da vefat etti. Ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Allah rahmet eylesin.

        Kendisiyle 2005 yılına kadar sık sık röportaj yaptık. Ekonomiye ait değerlendirme ve analizlerini kamuoyuyla paylaştık. Türkiye’nin en değerli ekonomist ve araştırmacılarından biriydi. Üniversitede, SPK’da, TCMB’de, Yapı Kredi Bankası’nda, TEPAV’da araştırmadan hiç kopmadı. Hala ayakta kalan güçlü araştırma birimleri varsa zamanında Hasan Ersel tarafından kurulduğunu, bunun da büyük bir titizlik ve çalışmayla yapıldığını belirtmek gerekiyor. Kendisini ve ekonomiye entelektüel katkılarını özleyeceğiz.

        1 AYDA 25 MİLYAR DOLARLIK REZERV KAYBI

        ➔ Bugün açıklanan nisan ayı ödemeler dengesi verileri iki bakımdan önemliydi.

        ➔ Biri son iki yılın en yüksek açığını oluşturması ki, bir ayda 7.9 milyar dolarlık açık ciddi bir bozulmaya işaret ediyor. Dört aylık açık da 14.5 milyar dolardan 20 milyar dolara yükseldi.

        ➔ Ancak açığın artarak devam etmeyecek olması, bozulmanın geçici kalması işin pozitif tarafı.

        Daha önemlisi ise bir ayda 25 milyar dolarlık rezerv kaybı meydana geldi. İlk kez bu büyüklükte bir kayıp oluştu. Nedeni malum, 19 Mart ile başlayan ve İmamoğlu’nun görevden alındığı süreçte Türkiye’den çıkan yabancı sermaye yatırımları.

        ➔ Üzerine de ABD’nin gümrük tarifelerini yükseltmesiyle küresel piyasalarda yaşanan kısa süreli büyük bozulmanın etkisi geldi.

        ➔ Aynı kayıpların mayıs ayında sürmediği belli. Çünkü rezervler yeniden toparlanmaya başladı.

        ŞİMDİDE İSRAİL-İRAN ÇATIŞMASI

        ➔ Ancak haziran ayı ortasına gelindiğinde durum yine değişti. Tam toparlanıyorduk derken İsrail’in İran’a saldırması, İran’ın da karşılık vermesiyle Ortadoğu’da kazanı yeniden kaynamaya başladı.

        ➔ İran-İsrail çatışmasıyla finansal araçların büyük kısmı negatif etkilendi. Çatışmalar devam ettikçe veya büyüdükçe, başka ülkeler de işin içine karıştıkça etkinin devamı gelebilir.

        ➔ Çatışmayla birlikte riskli varlıklar değer kaybederken bunların başında kripto varlıklar ile borsalar geldi.

        ➔ Savaş dönemlerinin güvenli sığınağı altın yine aynı fonksiyonunu yerine getiriyor. Altın fiyatları geçen hafta içinde 2.993 dolara kadar gerilemişken 3.451 dolarla rekor seviyesine çok yaklaştı.

        ➔ Korku Endeksi VIX ise 16-17 bandından 22 bandına sıçradı.

        ENERJİ KANALINDAN ETKİ

        ➔ İsrail ekonomisi dünyayı etkileme bakımından küçük. İran’ın da dünya ekonomisiyle entegrasyonu sınırlı. Bu açıdan savaşan ülkelerin dünya ekonomisine etkisi de sınırlı kalmaya aday.

        ➔ Ancak petrol ve doğalgaz olmak üzere enerji İran’ın dünyayı en çok etkilediği ve etkileyeceği kanal olacak. İran hala dünya petrol üretiminin yüzde 3’ünü karşılıyor. OPEC üyeleri içinde de üçüncü büyük üretici.

        ➔ Bundan ziyade İran’ın çatışmaların ortasında bulunmasının petrol ve doğalgaz fiyatların etkisi daha çok Hürmüz Boğazından. Bir şekilde bu boğaz deniz taşımacılığına kapatılırsa ya da navlunların sigortası ekonomik olmaktan çıkarsa enerjide arz sıkıntısı baş gösterebilir.

        ➔ Hürmüz’den dünyaya açılan petrol daha çok Asya ülkelerine olurken sıvılaştırılmış doğalgaz LNG ise Avrupa ülkelerine gidiyor. Aynı zamanda dünyanın en büyük doğalgaz üreticisi Katar da bu boğa kullanmak zorunda. Denizyoluyla taşınan petrolün beşti biri Hürmüz boğazını kullanıyor. Şimdiye kadar da boğaz trafiğe kapatılması çok konuşuldu ancak hayata geçmedi.

        BİR ETKİ ENFLASYONA BİR ETKİ CARİ AÇIĞA

        ➔ Nitekim petrol fiyatlarındaki yüzde 10 yükseliş meydana gelirken doğalgaz fiyatlardı yüzde 7 yükseldi.

        ➔ İşte petrol kanalından İran-İsrail çatışmasının faturası çifte. Biri cari açığı yükseltici etkisi ki, petrol fiyatlarındaki her 10 dolarlık artışın cari açığa 7 dolarlık yükseltici etkisi oluyor.

        ➔ Yine çatışmaların sürmesi Türkiye’ye yönelik turizm talebini de düşürücü yönde olabilir.

        ➔ Enflasyona etkisi ise daha can yakıcı olabilir. Enerji grubunun enflasyon sepeti içindeki ağırlığı yüzde 10.2 ile hemen her kalem malın ve hizmetin içine giriyor. Enerji olmadan hiçbir şey olamıyor.

        ➔ Geçtiğimiz dönemde enflasyonu aşağı çeken başlıca etkenler döviz kuru ve enerji fiyatlarındaki düşüştü.

        ➔ Yaşanan iç siyasi şoka şimdi bir de yanımızda İran-İsrail çatışması eklendi ki, işimiz daha da zorlaştı.