Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Abdurrahman Yıldırım İlk yarıda dış ticarette durum
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Haziran ayında sıra dışı bir görünüm veren dış ticaret verilerinde yılın ilk yarı tablosu da ortaya çıktı.

        ➔Öncelikle ihracat haziran ayında 20.5 milyar dolara çıktı ve yüzde 8 arttı. Aylık bazda bu yılın en yüksek artışına ulaşıldı.

        ➔Rakamları açıklayan Ticaret Bakanı Ömer Bolat yıllık bazda 267 milyar dolarla Cumhuriyet tarihinin rekor ihracatına ulaşıldığını belirtirken aylık bazda takvim etkisine dikkat çekti. Bakan 900 milyon doları takvim, 86 milyon doları parite olmak üzere toplamda 1 milyar dolarlık lehimize takvim ve parite etkisi olduğunu söylemeliyiz” dedi.

        ➔Ancak ithalat artışı ihracatı da geçti hatta iki katına çıktı. Yüzde 15.3 artış gösteren ithalat aylık 28.7 milyar dolara yükseldi.

        ➔Sonuç ise aylık dış ticaret açığının 5.9 milyar dolardan 8.2 milyar dolara yüzde 39 artışı oldu. İhracatın ithalatı karşılama oranı da yüzde 76.4’ten yüzde 71.5’e indi.

        ➔İthalat artışını da Bakan Bolat, İsrail-İran Savaşı nedeniyle tedarik güvenliğini sağlamak amacıyla bazı hammadde ithalatlarının öne çekilmesine bağladı.

        TİCARET AÇIĞINDA YİNE Mİ DALYA DİYECEĞİZ?

        ➔Ocak-Haziran dönemini kapsayan yılın ilk yarısında ise ihracat 5.2 milyar dolar kadar yüzde 4.1 artarak 131.4 milyar dolara yükseldi.

        ➔İthalat ise 6 ayda 12 milyar dolar ve yüzde 7.2 artarak 180.9 milyar dolara ulaştı.

        ➔Dış ticaret açığının yarı yıldaki artışı 7 milyar dolarla 49.4 milyar dolara çıktı. Oran artışı ise yüzde 16.3.

        ➔İthalat-ihracatın son bir yıllık rakamları 267’ye karşılık 356 milyar dolar oldu. Son bir yılda ihracat artışı yüzde 3.2, ithalat artışı yüzde 2.9’a indi ve dış ticaret açığı 89.1 milyar dolarla yüzde 1.9 kadar büyüdü.

        ➔Bir yıldan 6 aya ve oradan bir aylık vadeye indikçe dış ticarette açığın büyümekte olduğunu gösteriyor. İlk yarıda ulaşılan 49.4 milyar dolarlık dış ticaret açığının yılın ikinci yarısında aynen devam etmesi halinde 2025’te 100 milyar dolara ulaşması mümkün.

        ➔Neyse ki bunun aynı oran ve büyüklükte cari işlemler açığına yansıması beklenmiyor. Çünkü dış fazla verilen net hizmet gelirleri giderek artıyor.

        ➔Ticaret Bakanı Bolat, tahminlere göre haziran itibarıyla yılın ilk yarısında hizmet ihracatının yüzde 6.7 artarak 54.3 milyar dolara ulaştığını, son bir yıllık rakamın 117 milyar dolara çıktığını ve hedefin 121 milyar dolar olduğunu açıkladı.➔İlk dört ayda yıllık cari açığın 15.8 olduğunu belirten Bolat haziran itibariyle tahminen 18.4 milyar dolara ulaşıldığını belirtti.

        İTHALATI ARTIRAN İKİ KALEM

        ➔Büyüme düşerken ve buna bağlı olarak ithalat gereğinin azalırken geçmiş dönemlerden farklı bir durum ortaya çıkıyor.

        ➔İthalat beklendiği kadar düşmüyor.

        ➔Çünkü enflasyona göre yurtiçinde finansal yatırım aracı yokluğuna bağlı altın talebi giderek arttı. İlk yarıda ithalatta en çok artış gösterenlerin başında 14.4 milyar dolarla külçe altın geliyor. Geçen yılın aynı dönemine göre ithalat artışı 3 milyar dolar.

        ➔Altın yılın ilk yarısında dolar bazında yüzde 25.5, TL bazında yüzde 41 artış kaydederek ana finansal varlıkların üzerinde getiri sağladı.

        ➔Ekonomik durgunluğa karşılık ithalat artışını devam ettiren önemli diğer kalem de geliri yüksek kesimlerin otomobil talebinin devam etmesi.

        ➔Hem gelir pastasından daha yüksek pay almalarından hem de yurtiçinde enflasyon karşısında tatmin edici reel getiri sağlayan yatırım aracı kıtlığından dolayı otomobil servet saklayıcı olarak görülüyor ve satışlar rekor kırmaya devam ediyor.

        ➔Nitekim yılın ilk yarısı itibariyle otomobil ve hafif ticari araç satışı rekor yıl olan 2024’ün de yüzde 5 üzerine çıktı. Otomotiv ithalatı da yılın ilk yarısında 15.5 milyar dolardan 17.7 milyar dolara yükseldi. Rakam 2.2 milyar dolar daha fazla.

        İHRACATI YERİNDE SAYDIRAN NE?

        ➔Ekonomide durgunluk döneminde dış ticaret açığının artmasında sadece ithalat etkisi yok, artmayan ihracatın da rolü var.

        ➔Her ekonomik durgunluk dönemlerinde daralan iç pazar nedeniyle ihracata yönelme bu kez gerçekleşmiyor. İhracatın rakamsal olarak yıllık bazda cüzi artış gösteriyor ama gerçekte yerinde sayıyor.

        ➔Mesela Haziran ayı geçen yıla göre 1.5 milyar dolar arttı ama arkasında takvim etkisi olduğunu Bakan açıkladı. Önceki yılın haziranına göre ise 200 milyon dolar düşüş var. 2022 Haziranına göre kayıp 3 milyar dolara yakın.

        ➔Çünkü ihracat pazarları da durgun. Talep artışı pek yok.

        ➔Ancak bunun yanında daha etkili faktör Türkiye’nin rekabet gücünün düşmesinde yatıyor. Hemen her tarafta Türk mallarının karşısına Uzakdoğu ürünleri çıkıyor ve fiyatı daha düşük.

        ➔İhracatçılar bunu daha çok döviz kurunun enflasyon kadar artmamasına bağlıyor ama durum öyle değil.

        REKABET GÜCÜ AZALIYOR

        ➔TÜSİAD’ın yeni yayımlamaya başladığı Türkiye’nin Rekabet Gücü Endeksi bir yılda yüzde 8.9 geriledi. 2021 sonundaki zirve seviyeye göre rekabet gücü azalması ise yüzde 26.4’e varıyor. Yani gücün dörtte biri kayboldu.

        ➔Endeksin başlangıç tarihi olan 2015 yılına yani 10 yıl önceye göre rekabet gücü yüzde 4.1 oranında geriledi.

        Son bir yıldaki 8.9 puanlık rekabet gücü gerilemesinin ise 4.8 puanı aramalı maliyetinden, 3.2 puanı iş gücü maliyetinden ve 0.9 puanı finansman maliyetinden kaynaklandı.

        ➔Endeksin danışmanlığını yapan ve tanıtım toplantısında konuşan Prof. Dr. Hakan Kara “Kur artışı ihracatçıyı bir çeyrek rahatlatır. Sonrasında elimizde enflasyon kalır” demişti.

        ➔Yani artan kur kısa süreli ihracatçıyı rahatlatırken aynı zamanda ithal fiyatını yükselterek ara malı maliyetini artışına ve rekabet gücünü kırılmasına yol açıyor.

        ➔Ana sorun, ihracatçının ana sorunu yüksek enflasyon.