Mansur Yavaş belki de siyaset hayatının en açık konuşmasını önseçim ile ilgili tartışmalara dair yaptı.
Lafı eğip bükmeden partisinin bu çıkışını yanlış bulduğunu söyledi.
Ancak CHP yönetimi Yavaş’ın rezervine rağmen orta yol bulma arayışında değil.
Ekrem İmamoğlu birliktelik mesajı veriyor, Özgür Özel, Yavaş ve İmamoğlu’nun el ele fotoğrafını gösteriyor ama adayı bir an önce belirleme konusunda parti geri adım atmıyor.
Atar mı?
En azından Mansur Bey’in gönlünü almak için belki bu konuyu kısa bir süre gündemden düşürebilir ama CHP çevrelerinde Sayın Özel ve Sayın İmamoğlu arasında bir mutabakat olduğu yönünde kuvvetli bir izlenim hakim.
Duyduğuma göre Mansur Yavaş kendisi ile konuşulmadan önseçim tartışması başlamasından dolayı öfkeli demeyeyim ama kırgın.
Seçim takvimi netleşmemişken aday belirlemeyi yersiz, erken ve yanlış buluyor.
Deniz Yücel'in açıklaması son derece yanlıştı
CHP Sözcüsü Deniz Yücel’in önceki gün yaptığı “Derhal seçim diyen bir partinin cumhurbaşkanı adayını belirlemesi kadar doğal bir şey olamaz" açıklamasının hoşuna gitmediğini söylemek yanlış olmaz.
Açıkçası bu açıklamayı ben de yanlış buldum. Kendi belediye başkanlarına kamuoyu önünde ayar vermek ya da fikir ayrılığının altını çizmek gibi anlaşıldı kanımca.
Bu gibi çıkışlar "CHP’nin içinde yarılma ve çekişme var" algısını büyütmekten başka işe yaramıyor.
6'lı Masa öldü, yaşasın 6'lı Masa!
Mansur Yavaş yüzde 51 için açık kapı kuralı ile masaya oturmak gerektiğine inanıyor, erkenden bir aday ismi açıklamanın CHP tabanı dışındaki kesimlere dayatma olacağını düşünüyor gördüğüm kadarıyla.
Yani "CHP’li olmayan anti iktidar cephesi"ne işaret ediyor.
Ancak "CHP tabanına sıkışmayalım, açılalım" mantığı bizi 6’lı Masa mantığına götürür kanımca.
Hatırlatayım, ortada o masa etrafındaki partilerden pek bir şey kalmadı.
Deva ve Gelecek’in katkısı ortada, Saadet de can çekişiyor.
Bir tek bugün kendi adayını çıkarma iddiasındaki İYİ Parti var ama o da tabanının önemli bir kısmını Meral Akşener ile birlikte rüzgarlara kaptırdı.
O yüzden kiminle nasıl bir masaya oturmak hedefinde Sayın Yavaş açıkçası bilmiyorum fakat CHP’nin en önemli iki değerinden birinin bu şekilde rencide edilmesi ve karar süreçlerinin dışında bırakılmasını da fevkalade yanlış buluyorum.
Ben partinin bu kez erkenden adayını açıklamasının doğru olacağını düşünenlerdenim ama bunun yöntemi ‘yaptım oldu’ olmamalı.
Mansur Bey'in gönlünü alarak yol yürünemez mi?
Mansur Bey son derece olgun ve diyaloğa açık bir isim, onun gönlünü kazanarak da yol yürünebilir.
Nagehan, Mansur Yavaş adaylık konusunda kararlı, Özgür Özel de İmamoğlu’nun adaylığı konusunda kararlı, hangi yoldan bahsediyorsun, derseniz…
Doğru, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı aday olma konusundaki heves ve kararını gizlemiyor, her yerde açıkça söylüyor fakat bir gazeteci olarak Mansur Bey’in kişilik analizini yaptığımda şayet Ekrem İmamoğlu’nun erkenden aday olarak açıklanması konusundaki kararlılık sürerse-ki şu aşamada süreceğe benziyor- Yavaş’ın aday olmayacağı kanaatindeyim zira İmamoğlu’na karşı aday olarak çıkmak kaybettiren olarak anılmayı da beraberinde getirmek gibi büyük bir risk taşıyor.
Bence Mansur Bey bu riski almak istemez.
Ekrem İmamoğlu da süreci kıra döke değil Mansur Bey’in gönlünü alarak sürdürmek istiyor, dolayısıyla ikisi birden çıkmaz.
Peki ne olur?
4 olasılık var:
1) İmamoğlu aday olarak açıklanır, Yavaş buruk da olsa CHP içinde yol yürümeye devam eder. İmamoğlu seçime girer.
2) İmamoğlu aday olarak açıklanır ancak yargı kararları nedeniyle adaylığı mümkün olmaz, onun yerine Mansur Bey seçime girer.
3) Süreç ötelenir, nabız ölçülür, anketler yapılır, zamana yayılır, ikili olasılık devam eder sonunda yine İmamoğlu’nun adaylığı açıklanır
4) Süreç ötelenir, nabız ölçülür bu arada İmamoğlu’na adaylık yolu yargı kararı nedeniyle kapanır, Yavaş aday olur.
Kısacası CHP en azından şu aşamada Yavaş’ı hiçbir senaryoda birinci aday olarak tercih edecek gibi görünmüyor.
