CHP Genel Başkanı Özgür Özel Çarşamba akşamı Beyoğlu’ndaki mitingde tutuklu Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’den bahsederken ortaya çok çarpıcı bir iddia attı.
Dedi ki: “Değerli Beyoğlulular eğer İnan Güney’i tutuklayanlar yolsuzluk arasalardı İnan Başkan onlara bir dosya yapmıştı. Beyoğlu Belediyesi arama tutanağı kayda girmiş. Önceki yönetim cephe giydirme işini metrekaresi 550 liraya yaptırmış, İnan Başkan 72 liraya yaptırmış.
AKP döneminde 6 aylık kurumsal iletişim için 11,5 milyon ödenmiş. İnan Başkan 1,5 milyon lira ödemiş. Sayın Akın Gürlek bir belediye Sayıştay tarafından denetlenir. Bir suç bulursa savcılığa bildirir, işlem yapar. İnan Güney kendinden önceki belediyenin belgelerini hediye paketi gibi polise verdi. Poliste var, savcılıkta var. Yarın Beyoğlu’nun önceki yönetiminin kapısına dayan da görelim…”
Bunun üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İnan Güney’in makam odasındaki aramada Beyoğlu Belediyesince düzenlenen eski tarihli birtakım ihalelere ulaşıldığı, bunlara ilişkin ayrı bir soruşturma açıldığı haberleri muhalefet medyasına yansıdı.
CHP Genel Başkanı’nın iddialarını muhatabına sordum
Bu iddia ve haberler üzerine konunun muhatabı olan, bir önceki dönemin Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız’a ulaştım ve hem CHP Genel Başkanı’nın verdiği rakamları hem de kendi dönemine dair açıldığı ileri sürülen soruşturmayı sordum.
Bugün Sayın Yıldız’ın cevaplarını okuyacaksınız.
Bu köşe mevcut yönetime de açık
Tabii fotoğrafın tamamı için mevcut Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’e de mikrofon uzatmam ve Özel’in zikrettiği rakamları ve eski belgeleri neden makam odasında tuttuğunu sormam gerekir ancak malum kendisi cezaevinde.
Şayet Sayın Güney ve mevcut belediye yönetimi adına cevaplamak isterse bu köşe Başkan Vekili Sayın Sefer Karaahmetoğlu’na da elbette açıktır…
Haydar Ali Yıldız: “Biz çok daha fazla eser yaptığımız için elbette çok daha fazla giydirme yaptık ama işin detayına ayrıca bakmak gerekir”
Haydar Ali Yıldız’a Özgür Özel’in “cephe giydirme işini önceki AKP’li belediye metrekaresi 550 TL’ye yaptırmış, İnan Başkan ise metrekaresi 72 TL’ye yaptırmış” iddiasını sorarak başladım.
“Nagehan Hanım her işimiz ihale ile yapılır. Zamanında herkesin erişebileceği şekilde açık olarak ihale ile yapmışız, Sayıştay denetlemiş, herhangi bir sorun görmemiş. İsteyen açıp bakabilir geriye dönük olarak.”
Ama aradaki fark az buz değil, epey fazla…
Bu fark neden kaynaklanabilir?
Sayın Yıldız şunları söyledi: “İşin boyutu ne? Detayları ne? Mesela cephe giydirmede ne tür vinil kullanılmış, nasıl giydirme yapılmış? Kaliteli ve kalıcı iş çıkmış mı ortaya?”
Ben açıkçası cephe giydirmeden kasıt ne bilmiyordum. Bunu da önceki Başkana sordum.
“Yaptığımız işleri anlattığımız afişler, görsellerden bahsediyoruz. Bir de işin kalitesi diye bir şey var. Hangi kalitede ne yaptılar?” dedi sonra da ekledi:
“Nagehan Hanım biz çok daha fazla eser yaptığımız için elbette çok daha fazla cephe giydirme yaptık. Onların gösterecek, anlatacak eseri mi var? Biz yapmışız ve tanıtmışız! Karpuzla vişneyi mukayese etmenin anlamı yok. Yaptığımız ihaleler kamuya açık, isteyen incelesin. En ufak bir pürüz, aykırılık göremezler.”
Özgür Özel 6 aylık iletişim bütçesinin de önceki belediye döneminde 11,5 milyon lira iken İnan Güney döneminde 1,5 milyon liraya düştüğünü söyledi.
Bunu sorunca Haydar Ali Bey dedi ki:
“Bakın yapılan işler kalem kalem bellidir. Ben tüm detayları ve rakamları hatırlamıyorum ama arkadaşlardan istedim, inceleyeceğim. Mesela personeli siz çalıştırdığınızda bütçe farklı olur, o kalemi dışarı çıkardığınızda farklı olur.”
“Kamu yararı gözetiyorsanız neden beklediniz?
Bu değişikliğin böyle bir fark yaratması mümkün mü peki?
Sayın Yıldız “hayır mümkün değil, işin boyutu, içeriği farklı burada, zaten Özgür Özel kendilerini açık etti. Önceden planlamışlar, hesaplamışlar, bu algıyı oluşturmak için son 6 aylık bütçeyi böyle yapmışlar. Şayet kamu yararı gözetiyorlarsa neden daha önce yetkili makamlarla paylaşmadı bu verileri? Biz paket hazırladık diyor açıkça. Neden makam odasında tuttunuz?
Bakın bizi hem müfettişler hem Sayıştay incelemiş, bir anormallik bulmamış. Kaldı ki Türkiye bir hukuk devletidir, ayrımcılık yapılmaz. Veremeyeceğimiz hesabımız yok.”
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının İnan Güney’in makam odasında bulunan eski tarihli belgelere istinaden ayrı bir soruşturma başlattığına dair haberleri de Haydar Ali Yıldız’a sordum.
“Soruşturma yok ki.” dedi.
Haberleri hatırlatınca Sayın Yıldız şunları ekledi: “Bize yansıyan bir dosya yok Nagehan Hanım. O haberleri gördüm ancak bizimle ilgili bir dosya olduğuna dair bilgi yok elimizde. Bizim yaptığımız işler gizli saklı değil. Ama onlar kimden neyi makam odasında saklamışlar? Tespit ettikleri bir aykırılık varsa neden beklemişler?”
