Dün Türkiye tarihi açısından çok önemli bir dönüm noktasıydı.
PKK yöneticilerinden 25 kişi Sabri Ok liderliğinde toplandı ve Abdullah Öcalan’a işaret ederek Türkiye’deki silahlı unsurlarını sınır dışına çıkarmaya karar verdiklerini açıkladı.
Ben cumartesi akşamüzeri bir tweet atarak örgütün bu kararını önden duyurdum.
Kürt kamuoyu günlerdir buna kitlenmişti
Türk kamuoyu pek farkında değil. Türkiye’de giderek gündemler ayrışmaya başladı ama Kürt kamuoyunda günler öncesinden bu açıklamaya dair büyük bir beklenti ve heyecan vardı.
Erbil’de canlı yayın içerikleri tamamen bu açıklamaya yönelik kurgulandı, içeriğe dair çeşitli iddialar ortaya atıldı ve dünkü açıklama tıpkı temmuzdaki silah bırakma gibi bir eşik olarak algılandı bölgede ve Irak’ın kuzeyinde.
Sevgili okurlar üzerine onca spekülasyon yapıldı, fantastik iddialar ortaya atıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın haberi hatta onayı olmadığı dahi söylendi fakat bugün geldiğimiz noktada çok açık ki Terörsüz Türkiye süreci kalıcı barışa doğru kesintisiz bir şekilde ilerliyor.
Çözüm sürecini desteklemekten hiç vazgeçmemiş, ‘Terörsüz Türkiye’yi ilk günden itibaren, Süleymaniye’deki silah bırakma töreni dahil adım adım yerinde izlemiş bir gazeteci olarak dünkü dönemeci ülke olarak atlatmış olmaktan mutluyum.
Açıkçası ilk günden itibaren düğmeleri doğru iliklemeye başlamanın güvencesiyle ilerliyor Türkiye bu kez.
Peki dünkü açıklama ile neler olacak?
Kaç PKK’lı Türkiye topraklarından çıkacak?
Sayı vermek imkansız. İddialar muhtelif fakat dünkü açıklamayı takip eden basın mensupları ile temasta olan kaynaklarıma göre Tunceli, Şırnak, Cizre, Ağrı ve Van 25 kişi çıkış yaptı. Hareketlilik sürüyor.
Neçirvan Barzani’den sürece destek
Türkiye’den çıkan PKK’lılar nereye gidecekler diye örgütü iyi bilen kaynaklarıma sorduğumda bana ‘Kandil ve çevresindeki kamplara’ diyorlar.
Ancak hedef bu kampların da kısa sürede boşalması.
Nitekim Neçirvan Barzani dün Erbil yakınında bir ilçede yaptığı seçim konuşmasında barış sürecini desteklediğini yineledi ve o kampların etrafındaki köylerde yeniden tarım yapılmalı, hayat olağan akışına dönmeli, dedi.
Şunu hatırlatmakta fayda var: PKK yıllardır Irak'ın kuzeyinde ciddi bir baskı rejimi kurdu. O bölgede 200'den fazla köye girilmiyor, köylerin bir kısmı boşaltıldı.
Erbil ve Süleymaniye civarında yıllardır evine gidemeyen akrabalarını göremeyen insanlar var.
Türkiye'deki süreci Erbil yönetiminin bu kadar net şekilde desteklemesinin önemli bir sebebi de kendilerinin de bu yükten kurtulmak istemeleri.
3 farklı senaryo
Peki Türkiye’den çıkanlar nereye gidecekler?
Bir kısmının mecliste hazırlanması beklenen yasal düzenlemeler sonrasında Türkiye’ye dönmesi bekleniyor.
Üst düzey yöneticilerin önemli bir bölümü İsveç, İsviçre ve Almanya gibi üçüncü ülkelere gidecek.
Bir kısım PKK’lının ise Suriye’ye gidip SDG güçlerine entegre olacağı iddia ediliyor.
SDG bilmecesi
İşte düğüm burada…
Kaç kişi gidecek ve ne amaçla SDG'ye katılacak?
Hatırı sayılır bir kısmı gidecek diyen de var, katılım fazla olmaz diyen de…
Türkiye’den çıkan örgüt Suriye’de güçlenirse ne olacak?
"Türkiye buna elbette tepki gösterir" diyen de var.
Yaygın kanıya göre de böyle bir olasılığa karşı hızlı bir şekilde yasal düzenleme aşamasına geçilmeli ve Türkiye’ye dönüşlerin önü açılmalı.