Dünya, son hızla karanlık bir yere gidiyor hissi verirken en çok biz kadınlar için endişeliyim.
Üzerimize global olarak bir ‘erkek ekstremizmi’ çöktü.
Trump, uzun mücadeleler sonucu bir nebze bastırılmış olan toksik erkeklik virüsünü her gün yeniden canlandırıyor.
Bugün 8 Mart.
Dünya Kadınlar Günü.
Son yıllarda bu köşede her 8 Mart aynı şeyi yazıyorum.
Kadınlara eziyet etmeyin.
Sokağa çıkmak isteyen kadınları engellemek için İstanbul’da başta Taksim ve Sıraselviler olmak üzere Beyoğlu adeta abluka altına alınıyor ve kadınlar günü kadınlara eziyet gününe dönüyor.
Maalesef baktım bu yıl da aynı yasağa devam…
Uzun süre İstiklal Caddesi’nin göbeğinde yaşamış bir kadın olarak ‘yeter artık’ diyorum.
Son verin bu utanç verici yasağa…
Bu yazıyı yazarken henüz sabahın erken saatleri. Ancak şimdiden 8 Mart’ı kutlamak isteyecek kadınların başına gelecekler gözümün önünde.
Galataport’un önünden Harbiye ve Dolmabahçe’ye kadar tüm yollar tutulacak, metro Taksim ve Şişhane duraklarını es geçecek.
Ve maalesef yakın gelecekte bu manzaranın değişmesine dair bir umudum da yok zira dünyada da kadınların mücadelesi açısından hiçbir şey parlak görünmüyor.
ABD Başkanı Trump’ın üsttenci erkek bakışı zaten içselleştirilmemiş ‘kadın-erkek eşitliği’ prensibini şimdiden zayıflattı.
8 Mart’ı dahi kedi sever gibi “Kadınlar sizi seviyoruz” diyerek kutlayan ve devlet başkanlığı ile mafya babalığını aynı zanneden bir zorba dünyayı parmağında oynatmaya çalışırken biz kadınların işi her zamankinden daha zor.
Türkiye Trump’ın odaya dalan fil misali yaptıklarına karşı onurlu bir çizgi izlerken, Ukrayna konusunda en çok umut bağlanan ülke olup Ortadoğu’da denge görevi görme sorumluluğu taşırken iktidar kadınlar konusunda en azından 8 Mart'taki katı tutumundan vazgeçse dünyada yükselen erkek zorbalığına karşı çok güzel bir cevap vermiş olmaz mı?
Ben AK Parti Hükümeti olsam “Kadınlar size inanıyoruz” der, Taksim’i açarım.
Zaten emniyet ve istihbarat teşkilatları gelmiş geçmiş en güçlü dönemini yaşıyor.
Kadınlar özgürce yürürken gerekli güvenlik önlemlerini alma kudretine fazlasıyla sahipler.
Emin olun bu, Türkiye’ye çok iyi gelir.
Türkiye’yi kadınlar, erkekler hep beraber demokratikleştirebiliriz…
