Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Mozilla/5.0 AppleWebKit/537.36 (KHTML, like Gecko; compatible; ClaudeBot/1.0; +claudebot@anthropic.com)
        Haberler Yaşam HT Cumartesi Darcy’nin iPod’undan Raskolnikov’un çekme kasetlerine

        HT CUMARTESİ / Sırma KARASU

        Geçen gün Gülenay Börekçi’nin egoistokur.comadresinde ikamet eden blogunda “Jane Eyre bugün yaşasa nasıl giyinirdi?” yazısını gördüm. Roman kahramanlarını üç boyutlulaştırma hevesi 1800’lerde yaşayan birmürebbiyenin bugün nasıl giyineceğinimerak etmeye kadar vardığına göre, elbet dinleyeceklerimüziği demerak eden birileri vardır.

        Fitzwilliam Darcy - Aşk ve Gurur (Jane Austen)

        Jane Austen’ın böyle bir karakter yarattıktan sonra kız kurusu olarak ölmesi şaşırtıcı değil. Yani bir adam düşünün; soylu, zengin ve yakışıklı. Size evlenme teklif ediyor, en kaba biçimde reddediliyor, buna rağmen size sadık kalıyor. Üstüne, eski sevgilinizle kaçan hafifmeşrep kız kardeşinizin namusunu kurtarıyor, yetmezmiş gibi bir de sizin için teyzesi koskoca Lady Catherine de Bourgh’a rest çekiyor... Jane Austen 1813’te yazmış “Aşk ve Gurur”u, kadın cinsi olarak 200 yıldır vaat edilen bu centilmeni bekliyoruz. Hâlâ ses seda yok. İşte kibirli ama onurlu, sert fakat müşfik Darcy’nin iPod’u:

        Rolling Stones - You Can’t Always Get What You Want

        The Animals - Don’t Let Me Be Misunderstood

        Nick Cave & The Bad Seeds - Wide Lovely Eyes

        Tim Buckley - Song for the Siren

        Pink Floyd - Wish You Were Here

        Marquise de Merteuil - Tehlikeli İlişkiler (Pierre Choderlos de Laclos)

        Merteuil Markizi edebiyat tarihinin en sefil kadınlarından. Evet, Firdevs Yöreoğlu’ndan bile daha kötü! Neredeyse ofisinizdeki hırslı, gösterişli ve sosyopat müdürünüz kadar entrikacı, üstelik bunları kariyeri değil zevki için yapıyor. Kadın zaten markiz olmuş, daha ne kariyeri! Spoiler olmayan spoiler: Romanın sonunda ettiğini buluyor, zaten hangi kötü kadın karakter bulmadı ki? Markiz narsist ve baştan çıkarma meraklısı olunca iPod’unda şu şarkıların bulunması muhtemel:

        Madonna - Justify My Love

        Amy Winehouse - You Know I’m No Good

        Guns N Roses - Rocket Queen

        Garbage - Sex is Not The Enemy

        Meredith Brooks - B.tch

        Heathcliff - Uğultulu Tepeler (Emily Bronte)

        Heathcliff tam bir “kötü çocuk”. İlişkinin başında “Bak bebeğim, ben kötü bir adamım” diyerek kendinden uzaklaştırıyor görünüp kendini iyice arzu nesnesi haline getirecek tiplerden. Bronte, Heathcliff’i roman boyunca öyle şekillendirmiş ki adama yapılanlara kızıp Catherine Earnshaw’a duyduğu sevgiye saygı mı duyalım, yaptığı türlü pislikten dolayı numarasını rehberden mi çıkaralım bilemiyoruz. Bir de kibirlidir ki sormayın... Akşam çıktığınızda Cihangir civarında çokça rastlayabileceğiniz bu erkek klişesini Bronte ta 1800’lerde nasıl bu kadar iyi tasvir etti bilemiyorum ama, Heathcliff’in iPod’u şöyle olurdu:

        Johnny Cash - Solitary Man

        The Libertines - Can’t Stand Me Now

        Jane’s Addiction - True Nature

        Marilyn Manson - I Put a Spell On You

        H.I.M - Wicked Games

        Rodion Romanoviç Raskolnikov - Suç ve Ceza (Fyodor Dostoyevski)

        Bir yanda nihilist, anarşist dürtüler öte yanda vicdan azabı ve suçluluk... Kendi gibi olabileceği kutu kadar bir oda ya da olağan ve olağandışı olarak ayırdığı toplum... Yangından çocuk kurtaran şefkatli Raskolnikov ve zalim, baltalı katil Raskolnikov. Kendi yarattığı ve halihazırda var olan her türlü ıstırap verici ikileme rağmen insan kalabilen Raskolnikov... Onu ve ikiye bölünmüş kişiliğini bir, iki sıfatla anlatmak mümkün değil...

        The Clash - Bankrobber

        Talking Heads - Phsyco Killer

        Dead Kennedy’s - I Fought The Law

        Franz Schubert - Doppelganger

        Richard Einhorn - Pater Noster

        Emma Bovary - Madame Bovary (Gustave Flaubert)

        Madam Bovary’nin en büyük kabahati realist akım esnasında kadın olmaktır. Diğer kabahatleri ise romantizm tutkusu, kocasından ve taşra hayatından sıkılmak ve özgürlük arayışı olarak sıralanabilir. Kendini bir eş ve anneden öte görmek isteyen bu “ahlaksız” kadın neyse ki romanın sonunda borç batağı içinde canına kıyıyor! Flaubert, bugün sosyal medyada kadınların kendilerini “Batuhan’ın annesi, Kamil’in karıcığı” olarak tanımladığını görse ne mutlu olurdu... Madam Bovary’nin eksiği bir Instagram hesabıymış! “Kociş’”iyle bir örnek ayakkabılarını, “bebiş”inin cicilerini, eltisinin ona hazırladığı temalı pastayı türlü filtrelerle süsleyip Instagram’a koyabilse mutluluğu başka kollarda aramazdı. Her daim heyecan ve romantizm arayan hayalperest Bovary’nin iPod’unda şu şarkılar mutlaka olurdu:

        Abba - Gimme, Gimme, Gimme (A Man After Midnight)

        Madonna- Girl Gone Wild

        Fiona Apple - Criminal

        Françoise Hardy - Tous Les Garçons et Les Filles

        Anouk - Nobody’s Wife

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Detaylı bilgi almak için ‘Çerez Politikasını’ ve ‘Aydınlatma Metnini’ inceleyebilirsiniz.
        Bu çeviride Google Translete kullanılmıştır. Anlam ve çeviri hatalarından haberturk.com sorumlu değildir.