Astım araştırmalarında yeni buluş: Akciğer hasarının yeni sebebi astım tedavisini değiştirebilir!
Astım tedavisinde çığır açan bir gelişme, akciğer hasarının gerçek nedenini gün yüzüne çıkardı. Bilim insanları, yıllardır süregelen astım araştırmalarında gözden kaçan bir detayı keşfederek, tedavi yöntemlerinde devrim yaratacak bulgulara ulaştı. İşte detaylar...
Astım hastalarının umutla beklediği büyük bir adım atıldı. Yeni bir araştırma, astımın neden olduğu akciğer hasarının arkasındaki asıl nedeni ortaya koydu. Uzmanlar, bu buluşun tedavi yöntemlerinde köklü değişikliklere yol açacağını ve hastaların hayatını kolaylaştıracağını söylüyor. İşte, konuya ilişkin merak edilenler...
ENFLAMATUAR DÖNGÜ KIRILABİLİR Mİ?
Bir laboratuvar çalışmasında, bilim insanları astımın "enflamatuar döngüsünü kırmanın" potansiyel bir yolunu belirlediler. Bilim insanları astım ataklarının neden gerçekleştiğine dair gözden kaçan bir faktörü ortaya çıkarmış olabilirler ve bunun tedaviler için yepyeni bir yol açabileceğini söylüyorlar.
ATAK SIRASINDA HÜCRELERİN ÖLDÜĞÜ ORTAYA ÇIKTI
Fareler ve insan dokuları üzerinde yapılan bir laboratuvar çalışmasında araştırmacılar, astım ataklarının akciğerlerin hava yollarındaki hücreleri nasıl öldürdüğünü ortaya çıkardılar. Bir astım krizi sırasında hava yolları daraldığında, bu geçiş yollarını kaplayan ve epitel hücreleri olarak adlandırılan ince hücre tabakasının çok kalabalıklaştığını ve bazı hücrelerin doku dışına sıkışarak ölmesine neden olduğunu buldular.
Science dergisinde 4 Nisan'da yayınlanan yeni araştırmaya göre, sonuç olarak akciğerlerdeki bu koruyucu bariyer hasar görüyor, iltihaplanmayı ve mukus salgılanmasını tetikleyerek hava yollarını tıkıyor ve nefes almayı engelliyor
"BARİYER OLMADAN ENFEKSİYON RİSKİ ARTIYOR"
King's College London'da hücre biyolojisi profesörü ve çalışmanın eş kıdemli yazarı Jody Rosenblatt yaptığı açıklamada, "Bu bariyer olmadan, astım hastalarının uzun süreli iltihaplanma, yara iyileşmesi ve daha fazla atağa neden olan enfeksiyonlara yakalanma olasılığı çok daha yüksektir" dedi. Bunun nedeni kısmen, bariyer olmadan alerjenlerin ve tahriş edici maddelerin akciğerlerde başka türlü ulaşamayacakları yerlere ulaşabilmesidir.
"POTANSİYEL DEVRİM"
Araştırmacılar deneylerinde bu zincirleme reaksiyonu durdurmanın ve hücreleri akciğer dokusundaki yerlerinde tutmanın yollarını da buldular. Harvard Halk Sağlığı Okulu'ndan Dr. Jeffrey Drazen ve Jeffrey Fredberg çalışmaya ilişkin yorumlarında, bu tedavi yaklaşımının "enflamatuar döngüyü kırma ve astımın tedavi edilme biçiminde potansiyel olarak devrim yaratma kapasitesine sahip olabileceğini" belirttiler.
Astım için mevcut tedaviler sadece semptomları yönetmektedir. Örneğin, albuterol ilacı atak sırasında hava yollarını açarken, inhale kortikosteroidler atak geçirme olasılığını azaltmak için iltihabı yatıştırır. İlaçlar, altta yatan nedenleri ele alarak atakları önlemiyor.
YENİ TEDAVİLER YOLDA MI?
Çalışmanın eş kıdemli yazarı ve İngiltere'deki Leicester Üniversitesi'nde solunum tıbbı profesörü olan Chris Brightling, astım ataklarının nasıl gerçekleştiğinin daha iyi anlaşılmasının hastalık için yeni tedavilere yol açabileceğini söyledi.
Bu anlayışı kazanmak için Brightling ve meslektaşları, farelerden alınan akciğer dokusunu hava yollarını kaplayan kas hücrelerinde daralmayı tetikleyen bir kimyasalla tedavi ederek laboratuvarda astım ataklarını taklit ettiler.
Mikroskop altında, bu daralmanın epitel hücrelerinin yerlerinden sıkışmasına ve ölmesine neden olduğunu ve bunun da astım atakları sırasında ortaya çıkan karakteristik iltihaplanma ve mukus salgılanmasını tetiklediğini gördüler.
Bu özellikler, kortikosteroidlerle tedavi edilen astımlı insan hastalardan alınan doku örneklerinde de görüldü. Bu bulgu, hastalığın patolojisinin altında hücre sıkışmasının yattığı fikrini güçlendirdi.
Ekip daha önceki çalışmalarında, normalde manyetik rezonans görüntüleme (MRI) taramalarının netliğini artırmak için kullanılan gadolinyum adlı renksiz bir sıvının epitel hücrelerinin yerlerinden ezilmesini engelleyebileceğini keşfetmişti.
"MUKUS SALGILANMASINI ÖNLÜYOR"
Yeni çalışmada, gadolinyumun fare akciğer dokusunda epitel hücre hasarını, iltihaplanmayı ve mukus salgılanmasını önleyebildiği ve bunun insanlarda astım için yeni bir tedavi seçeneği olabileceğini düşündürdüğü bulundu. Ancak bu bulguların, bu hastalığa sahip birçok insan için yeni ve geliştirilmiş astım tedavilerine dönüştürülmesi için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
BAĞIRSAK HASTALIKLARINA KADAR ÇÖZÜM OLABİLİR!
Yazarlar makalede ayrıca, bu yeni keşfedilen bilginin bir gün irritabl bağırsak sendromu (IBS) veya inflamatuar bağırsak hastalığı (IBD) gibi kısmen aşırı kas daralmasından kaynaklanabilecek diğer inflamatuar hastalıklar için de yeni tedavilere yol açabileceğini yazdı.
Drazen ve Fredberg, "böyle bir mekanizmanın astım patobiyolojisinin daha eksiksiz bir resmini çizmeye yardımcı olduğunu ve epitel hücrelerinin yıkıcı mekanik kuvvetlere maruz kaldığı irritabl bağırsak sendromu gibi diğer durumlarla da ilgili olabileceğini" yazarak aynı fikirde olduklarını belirttiler.
Kaynak: Live Science