Kısa bir süre için bile olsa eti bıraktığınızda vücudunuza ne olur?
Sadece birkaç hafta et yememek bedeninizde şaşırtıcı değişikliklere sebep olur. Ancak faydalarından yararlanmanın anahtarı sadece neyi kestiğinizle ilgili değil, neyi eklediğinizle de ilgilidir.
Yeşil yapraklı sebzeler ve baklagiller, vitamin ve mineraller açısından zengin bitkisel gıdalardır. Uzmanlar eti, lifli sebzeler ve tam tahıllarla değiştirmenin bağırsak sağlığını iyileştirebileceğini ve kolesterolü düşürebileceğini söylüyor.
Et tüketiminin sağlığa ya da çevreye verdiği zarar giderek daha fazla insanı diyetlerinden eti çıkarmaya itiyor. Peki et ya da hayvansal ürünler tabağımızdan kalktığında vücudumuza ne oluyor?
Etsiz geçirilen sürenin faydaları
Son zamanlarda yapılan araştırmalar, etsiz geçirilen kısa sürelerin bile (haftalar, günler ya da sadece birkaç öğün) şaşırtıcı değişiklikleri tetikleyebileceğini gösteriyor. Etkiler, kilo kaybı ve kalp sağlığında iyileşme belirtilerinden bağırsak ve bağışıklık sistemi üzerindeki daha ince etkilere kadar uzanıyor.
Kilo kaybı ve kalbe faydaları
Eti kesmenin en belirgin etkilerinden biri kilo kaybı, ancak bu sadece hayvansal ürünleri çıkarmakla ilgili değil, onların yerini neyin aldığı ile ilgili. Irvine'deki California Üniversitesi'nde kayıtlı diyetisyen ve sağlık bilimci olan Matthew Landry, kalorisi yoğun etlerin yerine sebze, baklagiller, tam tahıllar ve meyveler gibi lif açısından zengin bitkisel gıdalar tükettiğimizde daha az kalorili gıda tüketmiş oluruz, diyor. Lif açısından zengin gıdalar ayrıca daha uzun süre tok hissetmemize yardımcı olarak aşırı yemeyi azaltır.
Örneğin, 2018 yılında yapılan ve insanları üç ay boyunca takip eden bir çalışmada, hayvansal ve bitkisel diyetten vejetaryen diyete geçenlerin yaklaşık 4 kilo kaybettiği bulunmuştur.
Eti bırakmanın faydası elbette sadece kilo kaybı değil. Birçok çalışma, altı hafta veya daha uzun süren vejetaryen diyetlerin, kalp hastalığı ve felç riskini azaltmada önemli bir faktör olan kan basıncını düşürdüğünü ortaya koymuştur.
Sydney Üniversitesi'nde beslenme ve sağlıklı yaşlanma uzmanı olan Luigi Fontana, bu etkinin muhtemelen kilo kaybı ve kan basıncını düşürmeye yardımcı olan potasyum ve magnezyum gibi minerallerin daha fazla tüketilmesiyle bağlantılı olduğunu söylüyor. Fontana ve meslektaşları tarafından yakın zamanda yapılan bir incelemeye göre, vejetaryen diyetler genellikle kan şekerini de düşürerek tip 2 diyabet gelişme riskini azaltıyor.
Vejetaryenler üzerinde yapılan diğer çalışmalarda, bu beslenme türünün et ve süt ürünlerinde bol miktarda bulunan ve kan damarlarını tıkayarak kalp hastalığı ve felç riskini artıran kötü kolesterolü düşürdüğü tespit edilmiş.
Bağırsaklardaki değişiklikler
Bitki temelli beslenmeye geçmek sadece tabağınızdakileri değiştirmekle kalmaz, bağırsaklarınızda yaşayan bakteri ekosistemini de değiştirir. Almanya'daki Max Planck İnsan Bilişsel ve Beyin Bilimleri Enstitüsü ve Leipzig Üniversitesi Tıp Merkezi'nde nörobilimci olan Veronica Witte, yeni vejetaryen olmuş kişilerin bitki bazlı gıdalardaki lifleri parçalama konusunda uzmanlaşmış daha fazla bakteri geliştirme eğiliminde olduklarını açıkladı. Witte, bitki temelli beslenmeye geçen kişilerin bağırsak bakterilerini analiz etmek için dışkı örneklerinin kullanıldığı bir çalışmada, bağırsak bakterilerinin yapısının “birkaç gün sonra bile” değiştiğini söylüyor.
Stanford Üniversitesi'nde yapılan bir çalışmadaki ön veriler, hayvansal ürünlerdeki belirli proteinleri parçalayan ve hastalığa yol açan iltihapla bağlantılı bir bağırsak bakterisi olan Bilophila wadsworthia'nın vegan beslenenlerde azaldığını ortaya koymuştur. Stanford'da mikrobiyolog olan Matthew Carter, bilophila wadsworthia'nın bağırsak mikrobiyotanızda yüksek miktarda bulunması çok sorunlu bir durum olabilir ve bu mikroptan kurtulmaya yardımcı olmanın bir yolu vegan diyete geçmektir, diyor.
Bilim insanları ayrıca lif fermente eden bakterilerin potansiyel faydalarını ve et işleyen bakterilerin olası zararlı etkilerini de araştırıyor. Bu arada Witte, bağırsak bakterilerindeki değişikliklerin bir şekilde beyni etkileyip etkilemediğini ve yiyecek isteklerini etkileyip etkilemediğini araştırıyor.
Bağışıklık sağlığı ve ötesi
Bilim insanları hala ayrıntıları çözmeye çalışıyor, ancak ilk araştırmalar bitki temelli bir diyetin bağışıklık sistemini de etkileyebileceğini gösteriyor. 2024 yılında yapılan bir çalışmada, iki haftalık vegan diyet uygulayan kişilerin bağışıklık sisteminin virüslere karşı savunmada yer alan bölümlerinde daha yüksek aktivite geliştirdikleri bildirilmiştir. Sadece birkaç hafta sonra bağışıklık sisteminde böylesine çarpıcı değişiklikler görmek uzmanlar için inanılmaz bir gelişmeydi.
Yine de uzun vadeli sonuçlar belirsizliğini koruyor
Eti kesmenin sağlık için kesinlikle gerekli olup olmadığı da bir muamma. Bol sebze, tam tahıl, fasulye ve haftada iki kez et ve balık içeren klasik Akdeniz diyetleri üzerine yapılan çalışmalar, vegan olmakla benzer faydalar gösteriyor. Haftada bir kez az miktarda et tüketiyorsanız sağlığımız bozulur mu sorusuna uzmanların verdiği cevap, bilmiyoruz oluyor.
Sağlıklı alışkanlıklar edinmek
Fontana, vegan ve vejetaryen diyetlerin sağlık açısından faydaları olsa da, bunların sadece eti kesmeye değil, akıllı gıda seçimlerine bağlı olduğunu vurguluyor. Et yerine vegan dondurulmuş makarna yemekleri, şekerli atıştırmalıklar veya bazı ultra işlenmiş gıdalar tüketmek de aynı derecede zararlı olabilir.
Bitki bazlı besleniyorsanız B12 değerlerinize dikkat edin
Besin eksiklikleri sadece birkaç haftalığına ya da birkaç aylığına eti bırakan insanlar için büyük bir endişe kaynağı olmasa da, eti bırakmak uzun vadede B12 vitamini, demir, çinko, kalsiyum ve omega-3 yağ asitleri gibi bitki bazlı gıdalarda az bulunan temel besin maddelerini yeterince almamanız anlamına gelebilir. Bu besin maddelerini aldığınızdan emin olmanız önemlidir. Bu besinlerin birçoğu tofu ve mercimek gibi çeşitli bitki bazlı gıdalarda kolayca bulunsa da Landry, vegan diyet uygulayanların B12 vitamini ve D vitamini takviyesi almayı düşünmelerini öneriyor.