Yeni nesil "eğitimler" arasına "Cadılık eğitimi" de girdi, topluca geçmiş olsun.
Belgrad Ormanı'nda bulunduktan sonra hayatını kaybeden Ece Gürel, ardında bir sürü soru işareti bırakarak gitti gitmesine, ancak mevzu aşırı derin ve bu "Cadılık" olayı da çok korkunç!!!
Nereye gitsem bu konu konuşuluyor. Küçücük çocuklar bu konuyu konuşuyor. Çünkü her şeyden haberleri var. Ve artık çocuk çocuk gibi bile değil.
***
Ne yazık ki, bizim bildiğimiz türden aileler kavramı da "Aile" gibi değil!!!
Ve insanlarımıza bir şeyler oldu, olmaya da devam ediyor. Daha çok yeni genç bir adamın iki kızı öldürdüğüne şahit olduk. Daha üzerimizden atamadık korkunç olayı. Kelimelerle bile olsa mevzuyu hatırlatmak istemiyorum ama "Sur" olayından bahsediyorum. O gencecik kızların aileleri ne durumda? Genç bir çocuk nasıl geldi bu noktaya ve iki can aldı. Şimdi de bir kadın hayatını kaybediyor ve geride "Cadılık" mevzusu bırakıyor. Ailesi hiç mi göremedi?
***
Yani topluca bu memlekete bir tedavi şart!
Yani bu neyin boşluğu? Neyin girdabı? Neyin travması? Dertleri ne bu insanların, çocukluklarında ne yaşamış olabilirler de bunun üstesinden gelemiyorlar? Nasıl ailelerde büyüyorlar? Anneleri, babaları nasıl insanlar? Hiç mi sevgi görmemişler? Ya da sorun çözmeyi mi bilmiyorlar? Sonuç olarak hayatta bir sürü dert, sıkıntı var, önemli olan bunun üstesinden gelebilmek, savaşabilmek. Zaman zaman hepimiz düşünüyoruz, zor durumlarda kalıyoruz. Fakat bunun üstesinden gelebilmektir zaten hayat. Mücadele etmektir!!! Gerçekten ben ve benim gibiler bu tiplerin yanında çok anormal kaldık ve asla empati kuramıyorum bu insanlara. Anlamıyorum, anlayamıyorum.
Ki şahsen "İyi bir empati" ustasıyımdır. Yargılamadan önce "Empati" kurmaya özen gösteririm her zaman. Ama yok bunlara "Empati" kelimesini bile düşünemiyorum. Yapamıyorum, anlamıyorum.
Ya da biz gerçekten yaşamıyoruz öldük, öbür dünyadan bu tipleri izliyoruz. Sizi bilmem ama benim hiç mi hiç aklım almıyor, içime sinmiyor bu yaşanan korkunç olayları... Dizilerde, filmlerde izlediğimiz şeyleri normal hayatta görmek, üstüne insanların hayatını kaybetmesi hiç mi hiç normal gelmiyor?
***
Ve yedek kulübesinde bekletilen kadınlar
Önceki gün Şeyma Subaşı, "Adam sosyopat. O dönemi çok ağır yaşadım" gibi açıklamalar yapmış. Düşünün, "Hiçbir şey umurunda değilmiş" gibi yaşayan özür bir kadın Şeyma. Aklına eseni yapan, kimseyi takmayan biri olarak gözüküyor ki yaşamına tüm ülke olarak şahidiz. İsyan ediyor yaşadığı ilişki sonrasında.
Tabii Şeyma Subaşı ve yaşadığı süreci masaya yatırmayacağım ancak son zamanlarda günümüz ilişkilerinde ciddi sorunlar ve çatlaklar da yok değil. Çünkü kadın ve erkek ilişkilerinde çok şeyin dengesi, mayası bozuldu ve bozulmaya da devam ediyor.
Mesela son yıllarda sürekli, "Manipüle edildim", "Adam ciddi manipülatör", "Adam çok narsist", "Bir manipületörü nasıl anlarsınız?" diye konuşmalar havada uçuşuyor.
Allah sizi inandırsın bu yaşıma geldim, bundan iki sene öncesine kadar, bu kadar sık duymazdım "Manipülatör", "Narsist" kelimelerini. En fazla, "Beni kıskandı", "Şiddete maruz kaldım", "Tokat attı", "Evi terk etti", "Ayrıldık"tan öteye gitmezdi cümleler.
İnsanların özellikle kadınların dengesi ne yazık ki, son yıllarda aşırı bozuldu ve çok kadın ciddi sinyaller veriyor gördüğüm kadarıyla. Çünkü bazıları ilişki yaşıyor ama yaşamıyor gibi. Çoğu, "Hayatında biri var, ama yok gibi" durumlar içinde. Ya da "Ayrılıyor" ama "Ayrılamıyor" gibi.
Ve bu da önümüzdeki yıllarda ciddi travmalara sebebiyet verecek. Çünkü romantik ilişkiler, dijitalleşen dünyayla birlikte ciddi bir dönüşüm geçiriyor.
İlişkilerde belirsizlikler ve duygusal karmaşalar insanlarda derin yaralar açmaya devam ediyor. Şimdi de mesela son yıllarda sıkça duyduğum "Benching" kavramı var.
Nedir "Benching?"; flört dünyasında yeni bir manipülasyon yöntemi. Yani biriyle görüşüp ilgisini sürdürmek ama asla tam anlamıyla bir ilişkiye dönüşmesine izin vermemek anlamına geliyor. Daha doğrusu "Yedek kulübesinde bekletilmek" de diyebiliriz.
Sürekli kadınlardan "Adam beni sürekli yedek kulübesinde bekletiyor" sözlerine de ne yazık ki şahit oluyorum. Kadınların psikoloji ciddi alt üst. Tabii bunu bazı erkeklerde yaşıyor. Ama kadınlar çoğunlukta.
Ee çoğu ne yapacağını şaşırmış durumda. Ve ne yazık ki, etraf narsist, manipülatör tiplerden geçilmiyor.
Ve bu tipler çocuk dünyaya getirip büyütmeye çalışıyor. Varın siz görün o çocukların dünyasını, geleceğini. Ben artık geleceği düşünüyorum.
Biraz araştırdım. Ve karşıma "Benching yapıldığını nasıl anlarsınız?" diye bir şey çıktı. Durum şöyle anlaşılıyormuş efendim;
Tutarsız iletişim: Sizinle bir süreliğine ilgileniyor gibi görünüp, sonra bir anda ortadan kaybolabilirler.
Belirsiz planlar: Plan yapma konusunda isteksizdirler ya da hep son dakika sizi ararlar.
Duygusal yük olarak kullanılma: Size sadece zor zamanlarında dertlerini anlatmak için ulaşıyorlarsa dikkatli olun.
Tek taraflı ilişki: Mesaj atan, arayan, ilgisini belli eden hep sizseniz, benching yapılıyor olabilirsiniz.
Daha açık net olamaz. Resmen adam ya da kadın sizi yedek kulübesinde bekletiyor. Uzaklaşın yoksa psikolojik travmalar yakanızı bırakmaz. Sonra siz de "Cadılık" eğitimi falan almaya kalkarsınız mazallah!!!
Yani bu durumun içinde olan bazı dost ve arkadaşlarıma da söylüyorum. Allah aşkına bu tip davranışlar sergileyen insan normal olabilir mi? Ben bir doktor değilim, ancak az biraz olsun tecrübeye sahip olan kişi bu tiplerin yalnızlık korkusu ve kendine güven eksikliğinden kaynaklı bunları yaptığı bilir. Gerçekten uzaklaşın bu tiplerden. Kendilerine hayırları yok ki, size olsun!!!
Yani sizi tamamen kaybetmek istemediği için ara sıra sizinle iletişim kurmaya devam eden insan gerçek ve dürüst değildir. Sadece sinsidir. Nokta!!!
