Önceki gün, sabahın erken saatlerinde kahvemi içip sosyal medyada dolaşırken, haliyle dünyanın merak ettiği düğünün detaylarına bakıyordum ki birkaç fotoğrafa denk geldim. Bir kadın ve biraz da haberciliğin verdiği merakla detaylarda biraz fazla boğuldum.
Yok, ne giymişler…
Yok, kimler katılmış…
Yok, gelinlik nasılmış derken, doğrudan refleks bir şekilde, 8 kadından oluşan WhatsApp grubumuza bir fotoğraf ile şu mesajı attım: “Bu bacaklarla, bu yaşta dünyanın en zengin ikinci adamıyla evleniyorsa, demek ki mevzu vücut, selülit, kilo, yaş değil arkadaşlar. Adam dünyanın ikinci zengini. Neredeyse üç gün Venedik’i kapattı ve istediği her kadınla evlenebilirdi. Üstelik çoğunluk klasik yaşlı erkeğin yaptığı gibi genç bir kız da alabilirdi" dedim.
Haliyle bizim grup coştu.
Kimisi “İşlev önemli” derken,
Kimisi “Yine de vücut” dedi.
Kimisi "Heyecan onları birleştirdi" derken.
Kimisi de "Geç bunları Esoş" dedi.
Beni bilen bilir.
Çoğunlukla kadınların tarafındayımdır ve asla kadınları yermem. Özellikle de oturup bazıları gibi, başka bir kadının vücudu üzerinden dedikodu yapmam. Yapana da kızar, tartışırım. Çok kez, "Erkekler kadınları yermeyi yine kadınlardan öğrendi. Erkeklerin yanında kadınları eleştirmeyin" diye yazılar yazdım ve bu cümlelerimin de her zaman arkasındayım.
Bazı kadınlar vücutlarına o kadar çok takılıyor ve mahkum kalıyor ki, gerçeklikten çıkıyor ve hayatına giren kişiye de hayatı zindan ediyor. Kadın vücuda takıldıkça, ilişkilerde de denge bozuluyor. Ve ne yazık ki, ilişkiler sağlıklı bir yol almıyor.
Çünkü kadın gerek selilütine, gerekse göbeğine, bacağına taktıkça ilişkinin bazı dinamikleri bozuluyor. Bazı kadınlar da erkeklerin yanında, bazı kadınları çok yerin dibine sokuyor ki, bu erkekler için hiç sevimli bir hareket değil. Çoğu erkek bu durumdan hiç hoşlanmaz benden söylemesi hanımlar diyor ve asıl konumuza dönüyorum. Ben de bir kadın olarak dünyanın izlediği düğünü ve Lauren Sanchez’i izliyorum. Ne giymiş, ne takmış diye bakıyorum. Ve bingo!!! Lauren da şaşırtmadı ve imzayı atar atmaz yaptığı ilk iş sosyal medyada soyadını değiştirmek oldu. Yani neymiş; Dünyanın en zengin adamını da alsan, dünya jet sosyetesi düğününe de gelse kadın kadındır. Nokta!!!
Jeff Bezos da genç bir kadın yerine yaşı başı kendisine uygun, boyu boyuna denk bir kadın seçtiği için bizim yaşlarımızdaki kadınlara da ayrıca umut oldu. Bu da günlerdir konuşuluyor ve yazar arkadaşım Şirin Sever de bu konudan bahsedip; “Bezos 61, karısı Sanchez 55 yaşında. Tam da bu nedenle, yani adamın gidip yaşıtı bir kadına âşık olması, gözünün başka kimseyi görmemesi ve onunla evlenmesi, kadınları acayip mutlu etmiş durumda. ‘Demek ki her erkeğin gözü gencecik vücutlarda değilmiş’ diye halaya duracaklar neredeyse. Umut fakirin duası, ne diyelim" demiş.
Şirin haksız değil.
Zira son yıllarda, özellikle 45’ini aşmış özellikle boşanan her erkeğin gözü genç kızlarda. Boşanmasalar bile çoğunun bir değil, iki üç genç sevgilisi var. Nasıl dayanıyorlar, bilinmez ama durum ortada. Bunları konuşmaya gerek bile yok hatta "Kişinin kendine yakıştırma meseli" deyip geçiyorum. Tartışmaya ihtiyaç bile duymuyorum düşünün. Siz siz olun siz de tartışmayın.
Tabii çiftimize dönecek olursak tüm zorluklara rağmen evlendiler. Ve Jeff Bezos'un tavrı, tarzı ve tabii ki 230 milyar doların üzerindeki servetiyle yaptığı bu evlilik hepimizi sevindirdi.
Hatta şöyle bir “Oh be!” dedirtti. Çünkü hâlâ normal erkekler var diye düşündürttü. Şükür!
Ve en başta da söylediğim gibi; mevzu ne vücut, ne gençlik, ne selülit, ne saç baş…
Mevzu beyin hanımlar, beyler. Beyin…
Ve kiminle eğlendiğin,
Kiminle mutlu olduğun,
Kiminle huzurlu olduğun da...
Ve gerçekten sevdiğin insanla olma mevzusu. İnsan sevmediği insanla mutlu olabilir mi? Adam demek ki, mutluluğu bulmuş ve savaşmış. Yaşına, başına bakmamış. Budur helal!!!
Ki malumunuz Lauren Sanchez ve Jeff Bezos birlikte olmaya başladıklarında ikisi de evliydi. Jeff Bezos eşinden boşanırken ciddi bir nafaka ödedi ve yine hatırlarsanız Jeff Bezos, Lauren’in o zamanki eşiyle de arkadaştı. Ve tüm bunları aşıp evlendiler. Yani; ikisi de ilişkilerinin arkasında durdu.
-İkisi de birbirine sahip çıktı.
-İkisi de birbirini seçti.
Kim ne derse desin, bizler ne dersek diyelim; onlar birbirini seçti ve dünyanın merakla izlediği bir düğünle evlendiler. Artık söylenecek söz yok. Ve demek ki aşık olunca tüm engeller kalkıyormuş.
Ve bu tür ilişkilerde; kadın ne yaparsa yapsın, adam istemiyorsa, savaşmıyorsa da olmuyor zaten. Demek ki Jeff Bezos gerçekten sevmiş, aşık olmuş ve savaşmış. Bu anlamda bile biz hanımların kalbinde büyük bir sempati kazandı.
Darısı tüm cesur aşıkların başına.