Kurtları korkutan kadın: Scarlett Johansson!

“Benim seni sevdiğim kadar sen beni sevmedin… Artık seni sevmek istemiyorum…” diye bağırıyor Nicole; Marriage Story filminin en dokunaklı sahnesinde! Yönetmen Noah Baumbach’ın boşanma aşamasındaki Nicole ve Charlie’nin içlerinde birbirlerine karşı yıllar içinde birikmiş tüm öfkeyi ‘kustukları’ o müthiş sahne için “Duygusal olarak oyuncuları ve bizi çok zorladı” diyor. İki karakterin öfke, pişmanlık, aşk, ayrılığın hüznü, kıskançlık, çaresizlik dolu haykırışlarını içeren yaklaşık 10 dakikalık sahne sinema tarihinin en iyi ‘tartışma’ sahnelerinden biri olarak kabul ediliyor. Scarlett Johansson’un kariyerinin en iyi performanslarından birini sergilediği, Adam Driver’ın ondan aşağı kalmadığı, yönetmen Baumbach’ın tartışmanın yaşandığı odayı ‘boks ringine’ benzettiği sahne bugünlerde akla hayale gelmeyecek bir ‘şey’ için kullanılıyormuş. Ben de Wall Street Journal’da okudum! ABD Tarım Bakanlığı, Marriage Story’nin bu en dokunaklı sahnesini Oregon Bölgesi’ndeki çiftliklere dadanan ve çiftçilerin buzağılarını yiyen gri kurtları korkutmak için kullanıyormuş!

Kurtlar 20 günde 11 ineği parçalayınca Tarım Bakanlığı yetkilileri yerlerini tespit etmek için dronelar ve güvenlik kameraları kullanmaya başlamış. Termal kameralarla donatılmış dronelar kurtları tespit ettiğinde havai fişek ile silah seslerinin yanı sıra üzerlerine spot ışıkları tutulup hoparlörlerden yüksek sesli müzik ve insan sesleri çalıyorlarmış. İşte bu noktada seçilen şarkılar ve insan sesleri önem kazanıyor!

Kurtları korkutmak için efsanevi rock grubu AC/DC’nin ‘Thunderstruck’ şarkısı seçilmiş. Şarkı dinlerken beni coştururken kurtları kaçırıyormuş... Korkutucu insan sesi olarak da ‘Marriage Story’de Scarlett Johansson ile Adam Driver’ın tartışma sahnesindeki sesleri seçilmiş. ABD Tarım Bakanlığı yetkilileri bu seslerin kurtları korkuttuğunu söylüyor: “Kurtların, insanları kötü olduğunu anlamalarına ihtiyacımız var...”

Marriage Story’deki sahnenin kurtları korkutmak için kullanılmasının nedenini ise şöyle açıklıyorlar: “İnsan sesinin kurtları çiftliklere yaklaşmaktan caydırmak için insan seslerine ihtiyacımız vardı. Bunu test etmek için de bu sahne özel olarak kullanıldı çünkü farklı ton aralıklarını temsil etmek için hem kadın hem erkek sesi içeriyor. Ve bu çok etkili oluyor!”

Scarlett Johansson filmdeki o yıkıcı sahnenin ardından evliliğini kurtaramıyor ama bugünlerde sesiyle hem inekleri hem kurtları kurtarıyor. Uygulamanın başladığı günden bu yana geçen sürede sadece 2 inek kurtların kurbanı olmuş! Nesli tükenmek tehlikesi altındaki ‘Gri Kurtlar’ ise çiftlik sahipleri ya da yetkililer tarafından itlaf edilmekten kurtulmuş...

Böyle birbiriyle alakasız görünen öykülerin birleşip bambaşka bir öykü yazmasını seviyorum.

Bu haberi okuyunca filmin o sahnesini bulup yeniden izledim... Daha önce hiç dikkatimi çekmeyen bir şey dikkatimi çekti. Sahnenin başında Nicole’un içtiği karton kutudaki meyve suyu! Tartışma alevlenmeye, sesler yükselmeye başladığında Nicole kutuyu koltuğu kenarına bırakıyor… Ve 10 dakika boyunca o kutu orada kalıyor!

Kurtlardan, Marrige Story’e oradan meyve suyu kutusuna nasıl geldim bilmiyorum ama kendimi o kutuyla ilgili bir şeyler ararken buldum...

Yönetmen Naum Baumbach o meyve suyu kutusunun oraya öylece konulmadığını söylüyor. Karı-koca birbirlerine yıllardır söyleyemedikleri her şeyi söyleyip eteklerindeki taşları döktükten sonra Charlie, Nicole’un önündü dizlerinin üstüne çöküp hıçkıra hıçkıra ağlarken meyve suyu kutusu ekranın sol alt köşesinde öylece duruyor. “Meyve kutusunun oradaki varlığı beni üzüyor” diyor Baumbach: “O meyve suyu ikilinin (oğullarının) hayatlarındaki varlığı... İkisinin tarihi… Hala her şeyin kurtarılabileceği bir an! Ama her şey çok hızlı oluyor, medeni bir sohbetten topyekun bir kavgaya dönüşüyor. Oğulları orada değil ve gerçekten çok çaresiz...”