Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Nihal Bengisu Karaca Süt tozundan korkan terör devleti
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Madleen.

        Rotası insan onurunun kalbinde açılmış yarıklardan geçiyor.

        Yüklendiği ne silah, ne kalkan; sadece süt tozu, bebek bezi ve utanmayı bırakmış bir çağın yüzüne parmak uzatmak üzere yola çıkmış bir umut.

        Bu yol, susanlara ve üşenenlere değil, susmaya razı olmayanlara ait.

        Madleen adlı yardım gemisi, Gazze’ye sadece insani yardım değil, susmaya razı olmayanların iradesini taşımak üzere Sicilya’dan yola çıktı.

        İçinde koltuk değnekleri, hijyen kitleri, bebek maması, su, bebek bezi… Ve dünyadan 12 insan vardı: Liam Cuningham, Greta Thunberg, Rima Hassan, Yanis Mhadi, Omar Faiad, Pascal Maurieras, Reva Viard, Baptiste André, Yasemin Acar, Thiago Ávila, Şuayb Ordu, Sergio Toribio, Marco van Rennes.

        Bu isimler, kişisel görüşlerinden önce, insanlık adına bir ses getirmek için risk aldı.

        Ama beklenen oldu...

        9 Haziran sabahı, gemi uluslararası sularda İsrail komandoları tarafından basıldı: İnternet ve iletişim kesildi. Kameralar susturuldu. 12 kişi alıkonularak Ashdod Limanı’na götürüldü.

        İsrail, bunu “önleme” olarak tanımladı. Ama dünya vicdanı için bu, devlet eliyle yardımın ve direnişin gaspıydı. Düpedüz adam kaçırmaydı.

        ULUSLARARASI TEPKİLER

        Türkiye, İsrail’i “uluslararası hukuku ihlal” etmekle suçladı ve bu eylemi bir kez daha “terör devleti” ilanıyla karşıladı.

        İrlanda Dışişleri Bakanı Simon Harris, gemiyi “acil insani harekâtın güçlü bir sembolü” olarak tanımladı.

        Uluslararası Tepkiler Hukukçusu Agnès Callamard, müdahaleyi “uluslararası hukuka soğuk, tiksindirici bir saygısızlık” olarak nitelendirdi.

        Al Jazeera ve Amnesty International, gemideki malzemelerin insani yardım niteliği taşıdığını vurguladı:

        100 kg un, 250 kg pirinç, 600 bebek bezi, protez ve tıbbi set.

        Bu yardımların zorla ele geçirilmesi, sansür değil gasp olarak tanımlandı.

        Hamas bu müdahaleyi “uluslararası hukuku hiçe sayan devlet terörü” diye tanımladı.

        Afganistan’dan İran’a, dünyanın dört bir yanından tepkiler yükseldi.

        BİR GEMİYİ DURDURURLAR... AMA 20'SİNİ DURDURAMAZLAR

        Gazzeli yapımcı ve aktivist Bisan Owda şöyle dedi:

        Neden 20 botluk bir filomuz yok? Birini durdurabilirler… ama 10‑20‑30’unu durduramazlar…

        Bu, direnişin zayıf bir gemide değil, fikirde başlayacağını gösteren kolektif bir akıl önerisidir.

        İÇ CEPHE: YERLİ VE MİLLİ TEPKİLER

        İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, gemide “çok az yardım” olduğunu, asıl amacın propaganda yapmak olduğunu savundu.

        Oysa dünya, bebek mamasının bile nasıl güçlü bir utanç çağrısı olduğunun farkında.

        Daha garip olan ise bazı muhafazakar ve kategorik Filistin sevdalısı çevrelerin, Greta Thunberg’in varlığı üzerinden bu girişimi “PR çalışması” ya da “romantik gösteri” olarak küçümsemeye çalışmasıydı.

        Çok huzursuz ediciydi. Kendisini dindar olarak gören ve sözde Gazze için hassas olan bazı sosyal medya kullanıcıları Greta Thunberg’in o gemide olmasını “onurlarına” yediremiyordu.

        Oysa mesele; bir gencin, bir insanın hayat kurtarmak için aldığı risktir. Verdiğiniz tepki sadece empati eksikliği değil; dünyaya kapanma, at gözlüğünü iyi bir şey sanma, daha kötüsü, ahlaki bir gerilemedir.

        Bir iyilik, kimin eliyle geldiğiyle değil; neyi iyileştirdiğiyle ölçülür.

        Eğer aç bir çocuğa ulaşan bebek maması, sizin siyasi öfkenize takılıyorsa, o zaman sorun mamayı taşıyan elde değil kusura bakmayın, sorun kalbinizdeki perdelerde.

        Kendi çocuklarımızın başına gelse çıldıracağımız acılara ses verenlere düşmanlık etmek, ne adalettir ne de izzet.

        Unutmayın, Hz. Musa’yı saraya alan da Firavun’un hanımıydı. Hak bazen beklemediğimiz yerden gelir.

        Mesele, hakikate ne zaman ve nasıl kapı aralayacağımızdır.

        GEMİLERİ DURDURABİLİRSİNİZ , FİKRİ ASLA

        İsrail bir gemiyi daha durdurmuş olabilir. Ama fikri durduramadı. Kendisine yönelik öfkeyi ve nefreti ise bir aşama daha ileri taşıdı.

        Bu yazı elbette tarafsız değil. Zulme karşı taraf olan bir girişimi, bir tanıklığı, bir sesi kaydetmeye çalışıyorum .

        Her iyilik girişiminde, her gemide, her niyette yeniden umutlanıyorum.

        Çünkü umutsuzluk, ahlaksızlıktır.

        Çünkü eğer konuşmazsak, çocukların açlıktan öldüğü bile unutulacak. Gazze’nin denizinde yankılanıp boğulan sadece hıçkırıklar olmayacak, kelimelerin de soyu tükenecek.