Terim'e 'dönüşüm' için tebrikler
HTSPOR yazarı Serdar Ali Çelikler yazdı

HABERTÜRK SPOR
Ozan Tufan, 20 yaşında. Çalhanoğlu 21; Oğuzhan 23; Cenk Tosun 24 yaşında. Serdar Aziz ve Şener 25. Volkan Babacan ve Caner Erkin 27. Takımın lideri durumuna gelen Arda 28 yaşında. Bu gençleşen ve daha da önemlisi sempatikleşen takım Fransa 2016’da... Orada ne yaparlar; neyi ne kadar başarabilirler bilemiyorum. Ama bu ‘birlikte oynamayı seven’ ekipten asıl 2018 Dünya Kupası elemeleri için çok umutluyum. 2018 Dünya Kupası için en iyisi ya da kötüsü fark etmeden 3.’lük yetmeyecek. Birinciler doğrudan katılacak ve 2.’ler Play-Off oynayacak. Zaten birbirleriyle oynamaya alışan ve mutlu olan bu oyuncu grubu Dünya Kupası elemeleri grubunda birinciliğe pekala oynayabilirler. Onlara lazım olan bir ‘kutlama’ idi onu da İzlanda maçında aldılar. Bu dönüşümü hatta belki de biraz geç de olsa yapan; hatta hala tam olarak tamamlamamış da olsa sağlayan Fatih Terim’i tebrik ediyorum.
Terim başından beri; “Artık buraya oynamak için gelenleri seçeceğim” derken arka planda neler yaşandığını az çok bilen biri olarak onu çok iyi anlıyordum. Bu yazı Terim’e “Teknik-Taktik-Strateji” doğruları için edilen teşekkürü ve tebriği içermiyor. O konu ayrı.
Bu yazının asıl konusu; soyunma odasında birbirleriyle konuşmayan bir ekipten şimdi hep birlikte hareket eden bir ekibe doğru evrilmenin önemine değiniyor. Bu yazı, idmanda yedek takım yeleğini alınca birden bire ağrıları artan “yıldız”ların; “Bu maç değilse de hiç olmazsa son maçta bir 5 dakika oynayayım hocam” demesine varan mentalite değişimine değiniyor; bu yazı, kulüp takımında işler kötü giderken, “Sakatım” diye oynamayıp milli takıma gelen; milli takımda ilk 11 oynamayacağını öğrenince yeniden kulüp takımını düşünerek aniden yeniden sakatlanıp kadrodan çıkanların temizlenmesine vurgu yapıyor. Bu yazı, takımı terk edip “Bir daha gelmem” deyip sonra özür dileyen isimlerin o özre nasıl geldiğini önemsiyor. Bu yazı, “İnşallah beni bir daha çağırmaz” derken şimdi yedek de kalsa kenardan amigoluk yapanların dönüşümüne odaklanıyor. Bu yazı “Ben mi kurtaracağım, 3 milyon Euro alan kurtarsın” diyenlerin şimdi Fransa’ya gidebilmek için “O forma kutsaldır” demelerinin altını çiziyor.
Tüm bu dönüşüm ve başkalaşım; Fatih Terim’i farklı kılıyor. Çünkü sadece o ve belki bir-iki isim daha ‘oyuncuya dayalı düzeni’ kendi kariyerini riske atarak değiştirmeyi göze alabiliyor. Sadece bu değişim için bile Fatih Hoca’yı tebrik etmek istiyor ve ardından ekliyorum; belki kalecimiz-stoperlerimiz ve santrforlarımız tüm ülkeye güven telkin etmiyor ama Fransa’da olmak onların hakkı. Bu sempatik ve genç takım bozulmasın diyorum ve tüm ekibe Fransa’da yürekten başarılar diliyorum.
ÖZEL TEŞEKKÜRLER
Milli yayıncı Show TV’nin Spor Koordinatörü olarak; Fatih Terim’e, Bülent Albayrak ve Hande Sümertaş başta olmak üzere tüm ekibine, Ali Dürüst’e; TFF profesyonelleri; Elif Canbay; Aybars Canbay; Tuna Narlıtepe; İlker Uğur- Türker Tozar-Aydın Güvenir’e; başta Cengiz Zülfikaroğlu ve Servet Yardımcı olmak üzere TFF Yönetim Kurulu’nun tüm üyelerine; Genel Sekreter Kadir Kardaş’a ve Milli Takımlar Müdürü Hüseyin Coşkun’a yayıncılığımız süresince ekibimize gösterdikleri yakınlık için teşekkür ederim.