Ücretine zam yapılmayan çalışan hak iddia edebilir mi?
Özel sektörde her yılın ilk aylarında ücret zammı konusunda tartışma yaşanıyor. İş sözleşmesinde ücret artışına ilişkin hüküm bulunmayanlar ücret zammı konusunda mağdur olabiliyorlar. Peki, işverenin ücrete zam yapmaması işçi açısından haklı fesih sebebi midir? İşverenin bazı işçilere zam yaparken, bazı işçilere zam yapmaması eşit işlem borcuna aykırılık teşkil eder mi? İşçi ayrımcılık iddiasında bulunabilir mi? Habertürk'ten Ahmet Kıvanç, Yargıtay kararları ışığında ücret zammıyla ilgili merak edilenleri yazdı
Anayasa ve yasa güvencesi altındaki ücret işçinin en temel hakkıdır. İş Kanunu’nun 32. maddesine göre genel anlamda ücret, bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır. Kanunda ücret zamlarına ilişkin bir hüküm yer almıyor.
İşçiye ödenecek ücret, asgari ücretin altında olamayacağı için asgari ücretle çalışanların ücret artışları konusunda bir tereddüt bulunmuyor. Asgari ücretin üzerinde ücretle çalışanlar açısından ücret zammı genellikle tartışma konusu olabilmektedir. Özellikle, son yıllardaki gibi yüksek enflasyon dönemlerinde ücrete üst üste birkaç yıl zam yapılmaması işe girerken ortalama düzeyde olan ücreti bir süre sonra asgari ücret seviyesine düşürebilmektedir.
Toplu iş sözleşmesi uygulanan sendikalı işyerlerinde ücret zammı konusunda bir problem yaşanmıyor. Bireysel iş sözleşmesinde ücret artışının her yıl nasıl yapılacağına dair hüküm bulunanlar açısından da ücret artışı konusunda bir sorun bulunmuyor. İş sözleşmesinde hüküm bulunmayanlar ise ancak eşitlik ilkesine aykırılık gerekçesiyle hak iddia edebiliyorlar.
Yargıtay, ücret zammıyla ilgili anlaşmazlıklarda iş sözleşmesi veya bireysel sözleşme hükümleri ile işyeri uygulaması haline gelen ücret zammı politikasına bakıyor.
Anayasa’nın 10. maddesine göre, “Herkes dil, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir”. Anayasa’nın “Ücrette adalet sağlanması” başlıklı 55. maddesinde ise “Ücret emeğin karşılığıdır. Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır” denilmektedir.
“İŞVEREN, HAKLI VE OBJEKTİF NEDEN OLMADIKÇA FARKLI DAVRANAMAZ”
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (Esas No: 2016/9-1913, Karar No: 2017/450), işverence tüm çalışanlara ücret artışı yapıldığı halde kendisine zam yapılmadığı iddiasıyla bir işçinin açtığı davayı, Anayasa’nın 10 ve 55. maddeleri ile İş Kanunu’nun “Eşit davranma ilkesi” başlıklı 5. maddesi bağlamında inceleyerek karar verdi.
Genel Kurul kararında, İş Kanunu’nun söz konusu maddesinin iş hukuku bakımından işverene, işyerinde çalışan işçiler arasında haklı ve objektif bir neden olmadıkça farklı davranmama borcu yüklediği vurgulandı. Bu bakımdan işverenin yönetim hakkının sınırlandırılmış olduğu, başka bir ifadeyle işverenin ayrım yapma yasağının işyerinde çalışan işçiler arasında keyfi biçimde ayrım yapılmasını yasakladığı kaydedilen kararda, bununla birlikte eşit davranma borcunun tüm işçilerin hiçbir farklılık gözetilmeksizin aynı duruma getirilmesini gerektirmediği ifade edildi.
“SÖZLEŞME OLMASA BİLE HERKESE YAPILAN ZAMDAN YARARLANDIRILMALI”
Eşit davranma ilkesinin eşit durumdaki işçilerin farklı işleme tabi tutulmasını önlemeyi amaç edindiğine dikkat çekilen kararda, bu ilkenin hakların sınırlandırılması yerine korunmasına hizmet ettiği de vurgulandı. İş Kanunu’nun 5. maddesinde de her durumda mutlak bir eşit davranma borcunun düzenlenmediği kaydedilen Genel Kurul kararında, dava konusu işyerinde işverenin işçilerle imzaladığı sözleşmede altı ayda bir tüketici fiyat endeksi (TÜFE) artışı oranında ücret zammı yapacağının belirtildiği, fakat davacı işçi ile imzalanmış bir sözleşme bulunmadığı belirtildi. Kararda, söz konusu işçi ile işveren arasında sözleşme olmamış olsa bile işverenin tüm işçilere zam uygulamış ise eşit işlem borcu nedeniyle davacı işçiye de zam uygulamak zorunda olduğu ifade edildi.
GEREKÇESİZ DAHA AZ ZAM YAPMAK HAKLI FESİH SEBEBİ
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin Esas No: 2005 / 9518, Karar No: 2005 / 12140 sayılı kararında ise “İşverenin gerekçesiz olarak işçiye emsallerinden daha az ücret artışı yapması, işçiye iş sözleşmesini haklı olarak fesih imkânı vermektedir” denildi.
“EMSALİ OLMAYAN İŞÇİYE YAPILAN ZAMDAN YARARLANMAMAK EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI DEĞİL”
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi (Esas No: 2018/4852, Karar No: 2018/13328) bir kararında işçinin emsali olmayan çalışanlara yapılan ödemelerin yapılmamış olmasının eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmeyeceğini, eşitlik ilkesinin emsal çalışanlar arasında gözetilmesi gerektiğini belirtti.