AB'nin yeni yönetimi belirleniyor: Ursula von der Leyen görevine devam edecek mi?
Avrupa Birliği liderleri, Avrupa Parlamentosu seçimlerinin ardından birliğin yeni dönemdeki önemli isimlerini belirlemek için bu akşam Brüksel'deki gayri resmi zirvede bir araya geliyor.
Getty Images
Avrupa Birliği (AB) liderleri, Avrupa Parlamentosu seçimlerinin ardından birliğin yeni dönemdeki önemli isimlerini belirlemek için akşam Brüksel'deki gayri resmi zirvede bir araya geliyor.
Avrupalı liderler, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in görevine devam edip etmeyeceğine karar verecek.
Peki, yeniden AB Komisyonu Başkanlığı'na aday olan von der Leyen kimdir?
Merkel döneminde bakanlık pozisyonu
AB Komisyonu'nun 13. Başkanı olan Alman siyasetçi Ursula von der Leyen, 1 Aralık 2019 tarihinde bu göreve başlayana kadar, Avrupa kamuoyunda çok fazla tanınan bir isim değildi.
Evlenmeden önceki soyadı Albrecht olan Ursula Gertrud von der Leyen, 1958 yılında Brüksel’de doğdu.
Avrupa Topluluğu'nda memur olan babası Ernst Albrecht'in, Alman Hristiyan Birliği Partisi'nde (CDU) siyasete atılması üzerine, 13 yaşındayken ailesiyle birlikte Almanya’ya döndü.
Ülkesinde ekonomi eğitimine başlayan Ursula Albrecht, babasının siyasi konumu nedeniyle Almanya Kızıl Ordu Fraksiyonu'nun (RAF) kendisini kaçırmayı planladığı haberleri üzerine Londra'ya taşındı.
Sıkı güvenlik önlemleri altında Rose Ladson takma adıyla Londra'da bir yıl ekonomi eğitimi alan Ursula Albrecht, 1980 yılında Almanya’ya dönerek tıp eğitimi aldı.
Ursula Albrecht, 1986 yılında kendisi gibi hekim olan Heiko Echter von der Leyen ile evlenerek, eşinin soyadını aldı.
Hannover Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden 1987 yılında mezun olan Ursula von der Leyen, kadın hastalıkları konusunda uzmanlaştı.
2015 yılında Von der Leyen'in 1991'de verdiği doktora tezinin intihal içerdiği iddia edildi. Yapılan inceleme sonucu tez sayfalarının yüzde 43'ünün intihal içerdiği ve 23 vakada, iddiaları doğrulamayan alıntılar kullanıldığı öne sürüldü.
Hannover Üniversitesi, 2016 yılında "tezin intihal içermesine rağmen aldatma niyetinin kanıtlanamadığı" sonucuna varıldığını açıkladı.
Bir süre tıp fakültesinde ders veren von der Leyen 1990 yılında babasının partisi CDU'ya katıldı. 2003 seçimlerinde Aşağı Saksonya Eyalet Parlamentosu milletvekili olan von der Leyen, 2005 yılına kadar yerel hükümette sosyal işler, kadın, aile ve sağlıktan sorumlu bakanlık görevinde bulundu.
Almanya’daki 2005 seçimleri öncesi dönemin muhalefet lideri Angela Merkel tarafından, "gölge kabineye" seçilen von der Leyen, Merkel'in Başbakan olmasının ardından, Federal Aile İşleri ve Gençlik Bakanı oldu.
Getty Images
İlk kadın Savunma Bakanı
Bir sonraki seçimlerden sonra Çalışma ve Sosyal İşler Bakanı olarak atanan von der Leyen, 2009-2013 yılları arasında bu görevde kaldı.
Merkel kabinesinde en uzun süre görev alan von der Leyen, 2013 yılında Almanya’nın ilk kadın Savunma Bakanı oldu.
Merkel sonrası Almanya'nın yeni lideri gözüyle bakılan Von der Leyen, Savunma Bakanlığı'nın harici danışmanlık firmalarına sözleşmelere aykırı olarak kaynak aktardığı iddiaları üzerine itibar kaybına uğradı.
Yapılan soruşturmalarda görevi sırasında danışmanlık şirketleriyle yapılan sözleşmelerde usulsüzlük saptandı.
Soruşturma sırasında von der Leyen'in iki telefonuna el kondu ancak telefonlardaki verilerin soruşturma komisyonuna gönderilmeden silindiği belirlendi.
Muhalefet partileri, delillerin kasıtlı olarak yok edildiğini savunarak von der Leyen aleyhine suç duyurusunda bulundu.
İç politikada sıkıntılı günler geçiren von der Leyen, 2 Temmuz 2019'da AB Komisyonu Başkanlığı için önerildi.
Hakkındaki iddialar nedeniyle Alman parlamenterlerden istediği desteği bulamayan von der Leyen Avrupa Parlamentosu'nda 327'ye karşı 383 oyla AB Komisyonu Başkanı seçildi.
Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonrası gücünü perçinledi
Göreve gelmesinin ardından patlak veren koronavirüs salgını ve aşı tartışmaları von der Leyen’in başını ağrıtan en önemli gelişmelerden biri oldu.
Von der Leyen'in, Pfizer ile Nisan 2021'de yapılan 1,8 milyar doz aşı alımı anlaşması öncesi şirketin CEO'su Albert Bourla ile kişisel olarak kısa mesaj yoluyla görüştüğü ortaya çıktı.
Von der Leyen, bu konuda açıklama yapmayı reddetti.
ABD’de yayımlanan New York Times gazetesi, üye ülkelerin ve aşılarla ilgili müzakereler için oluşturulan daimi ekibin katılımı olmadan yürütülen bu görüşmenin içeriğinin açıklanması için dava açtı.
AB Savcılığı, Nisan ayı başında bu iddialara ilişkin soruşturma başlattı.
Aşı ve tıbbi malzeme krizinin atlatılmasının ardından Covid salgınında Kurtarma Fonu ve 750 milyar euroluk ortak bütçe nedeniyle durumu lehine çevirmeyi başaran von der Leyen, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonrası gücünü perçinledi.
Rusya'nın uluslararası boyutta izole edilmesi için 11 ayrı yaptırım paketinin hazırlanmasına öncülük etti.
Joe Biden liderliğindeki ABD yönetimi ile iyi ilişkiler geliştiren von der Leyen, "Rusya tehdidi" ekseninde, güvenlik ve savunma konularında Avrupa Birliği ülkelerinin desteğini sağlamayı başardı.
Von der Leyen, AB ülkelerinin büyük bir çoğunluğunu Ukrayna'ya destek konusunda ikna etmeyi başardı.
Von der Leyen, görev süresi boyunca en çok tartışılan konulardan bir olan Yeşil Anlaşma'yı, kendi partisinden bile gelen eleştirilere rağmen hayata geçirdi. Yenilenebilir enerji ve daha az azot salımını içeren anlaşma, özellikle tarım sektöründe tepki yarattı.
Von der Leyen döneminde Avrupa Göç Anlaşması ve Avrupa Dijital Hizmetler Yasası gibi kapsamlı düzenlemeler hayata geçirildi.
Getty Images
Yeniden başkan seçilebilir mi?
Brüksel'deki gayri resmi zirvede, Ursula von der Leyen'in önümüzdeki 5 yıl boyunca, birliğin yürütme organı olan AB Komisyonu'na başkanlık edip etmeyeceğine karar verilecek.
Alman politikacı Ursula von der Leyen, komisyon başkanlığı için yeniden aday olduğunu açıklamıştı. Halen bu görevi yürüten von der Leyen, şu andaki tek ve en güçlü aday.
Brüksel’deki kaynaklara göre, von der Leyen'in yeniden seçilmesinin önünde güçlü bir engel bulunmuyor.
Von der Leyen'i yeniden aday gösteren Avrupa Halk Partisi (EPP), 9 Haziran'daki seçimlerde oylarını artırarak Avrupa Parlamentosu'ndaki en büyük grup olmayı sürdürdü.
Von der Leyen'in seçilebilmesi için 720 üyeli Avrupa Parlementosu'nda en az 361 milletvekilinin desteğini alması gerekiyor.
Geçen dönem von der Leyen'in kıl payı farkla seçilmesini sağlayan EPP ile sosyal demokrat ve liberaller, şu anda daha da güçlü. Bu üç grubun toplam sandalye sayısı 406. Bu da, von der Leyen'in rahat bir şekilde yeniden seçilmesine yetecek oy demek.
Von der Leyen, seçimler öncesi İtalya Başbakanı Giorgia Meloni liderliğindeki aşırı sağcı Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformcular grubuna (ECR) da kapıyı aralık bırakmıştı.
Ancak sosyal demokrat ve liberaller, Meloni ile işbirliği yapması halinde von der Leyen'i desteklemeyecekleri uyarısında bulunuyor.
Von der Leyen, AB liderleri arasında da önemli desteğe sahip. 27 AB liderinin 11'i von der Leyen'in grubu EPP'ye mensup.
AFP
AB'nin önde gelen diğer isimleri kimler olacak?
Zirvede, yeni dönemde AB Konseyi Başkanlığı, AB Dış Politika Yüksek Temsilciliği ve Avrupa Parlamentosu Başkanlığı’na kimlerin getirileceği de önemli ölçüde belli olacak.
Kasım ayında görev süresi sona erecek olan AB Konseyi Başkanı Charles Michel'in yerine eski Portekiz Başbakanı Antonio Costa'nın adı geçiyor.
AB liderleri ve von der Leyen ile iyi ilişkiler içinde olan Portekizli sosyal demokrat liderin adaylığına, ülkesindeki yolsuzluk suçlamaları nedeniyle itirazda bulunulabileceği belirtiliyor.
Costa, Portekiz'de lityum madenciliği ruhsatı verilmesi konusunda kayırmacılık yaptığı suçlamaları üzerine istifa etmişti.
AB Konseyi Başkanlığı için Antonio Costa olmaması durumunda Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen'in aday gösterilmesi bekleniyor.
AB liderleri, uzun süredir AB Dış Politika Yüksek Temsilciliği görevini yürüten 77 yaşındaki İspanyol politikacı Josep Borrell'in yerine de farklı bir isim önerecek.
Bu konuda öne çıkan politikacı ise Estonya Başbakanı Kaja Kallas. Avrupa Parlamentosu’ndaki liberaller, Ukrayna'ya daha hızlı silah sevkiyatını savunan Kallas'ın yeni AB Dış Politika şefi olmasını önerdi. Rusya karşıtı açıklamalarıyla öne çıkan Kallas'ın adaylığı, diğer merkez partilerinden de destek görüyor.
Batı Avrupalı von der Leyen, Güney Avrupalı Costa ve Doğu Avrupalı Kallas'ın seçilmesinin, AB'de dengeli bir coğrafi dağılımı sağlayacağı belirtiliyor.
Avrupa Parlamentosu Başkanlığı için de, halen bu görevi sürdüren EPP’nin adayı Roberta Metsola'nın yeniden seçilmesine kesin gözüyle bakılıyor.
AB liderleri, üzerinde uzlaştıkları isimleri, 27-28 Haziran’daki zirvede resmen açıklayacak.
Avrupa Parlamentosu Başkanı, seçimler sonrası 16 Temmuz’da yapılacak ilk genel kurul toplantısında seçilecek.
AB'nin önde gelen isimlerinin belirlenmesi için de 18 Temmuz’da oylama yapılacak.