ABD'yi karıştıran gözaltı: Rümeysa Öztürk'ün sınır dışı edilmesine durdurma kararı
ABD'de doktora eğitimi gören Rümeysa Öztürk, 25 Mart akşamı iftara gitmek için Massachusetts'teki evinden çıktığı anda sivil ICE görevlileri tarafından gözaltına alınmasının ardından mahkeme, Öztürk'ün yetkililer tarafından vizesinin iptal edilmesi ve sınırdışı kararını durdurdu. Kongre üyeleri tarafından da tepki gösterilen kararın ardından Harvard Üniversitesi Ortadoğu Çalışmaları Merkezi (Center for Middle Eastern Studies-CMES) Müdürü Prof. Dr. Cemal Kafadar ve yardımcısı Rosie Bsheer'in görevlerinden anti-semitizm suçlamasıyla alındı.

ABD’de federal yargıç, Boston kentinde Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) görevlilerince gözaltına alınan Türk öğrenci Rümeysa Öztürk'ün sınır dışı edilmesine karşı durdurma kararı aldı.
Massachusetts Bölge Mahkemesi Yargıcı Denise Casper, Öztürk'ün avukatının mahkemeye başvurusu üzerine yazılı kararını açıkladı.
Casper, iki sayfalık kararında, Öztürk'ün sınır dışı edilmesinin "Kişinin hukuka aykırı olarak özgürlüğünden yoksun bırakıldığı iddiasıyla mahkemeye yapılan başvuru" sonuçlanana kadar durdurulmasına hükmetti.
Kararda, hükümet tarafının 1 Nisan gün sonuna kadar mahkemeye gerekli savunmayı yapması istendi.
Bakan Göktaş ailesiyle görüştü
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ABD Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) görevlileri tarafından gözaltına alınan Tufts Üniversitesi doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk'ün babası Levent Öztürk ile telefonda görüştü.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ABD'de doktora eğitimi gören ve 25 Mart akşamı iftara gitmek için Massachusetts'teki evinden çıktığı anda sivil ICE görevlileri tarafından gözaltına alınan Rümeysa Öztürk'ün babasını aradı.
Bakan Göktaş'ın, Öztürk'ün, Filistin'deki soykırıma karşı sesini yükselttiği için gözaltına alınması, eğitim hakkı ve özgürlüğünün keyfi olarak kısıtlanmasının kabul edilemez olduğunu söylediği öğrenildi.
Bakan Göktaş'ın, Türkiye olarak konunun yakından takipçisi olduklarını aktardığı görüşmede, baba Öztürk'ün de görüşmeden duyduğu memnuniyeti dile getirdiği kaydedildi.
BM: Kabul edilemez
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Ofisi Sözcüsü Liz Throssell, ABD'deki Tufts Üniversitesinde doktora eğitimi alan Türk öğrenci Rümeysa Öztürk'ün ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) görevlilerince gözaltına alınmasının uluslararası hukukla bağdaşmadığını bildirdi.
Throssell, AA muhabirinin "ABD'deki Tufts Üniversitesinde doktora eğitimi alan Türk öğrenci Rümeysa Öztürk, maskeli ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) görevlilerince gözaltına alındı. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 'Hamas'ı desteklediğini' iddia ettiği en az 300 yabancı öğrencinin vizelerinin iptal edildiğini duyurdu. Bunlar arasında ABD'den sınır dışı edilecek olan Türk öğrenci Öztürk de var. Öztürk ve diğer öğrencilerin 'Hamas yanlısı/İsrail karşıtı' olarak damgalanması, bu şekilde muamele görmesi ve sınır dışı edilmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusunu yazılı yanıtladı.
Uluslararası insan hakları hukuku uyarınca, milliyeti ne olursa olsun herkesin, misilleme korkusu olmadan ifade özgürlüğü ve barışçıl toplanma hakkı gibi belirli özgürlüklere sahip olduğunu hatırlatan Throssell, "(Rümeysa Öztürk hakkındaki) Uluslararası insancıl hukuk kapsamında korunan insan hakları ve özgürlüklerine ilişkin herhangi bir davranıştan dolayı tutuklama keyfidir." ifadesini kullandı.
Throssell, ABD'nin taraf olduğu Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'nin (ICCPR), bir ülkenin bu konudaki yükümlülüklerini belirlediğini kaydederek, "Örneğin, ICCPR ifade özgürlüğü ve barışçıl toplantı haklarının yanı sıra bir ülkede yasal olarak bulunan vatandaş olmayanların haklarını keyfi sınır dışı edilmekten korur ve tüm vatandaş olmayanlar dahil herkesi ayrımcılığa karşı korur." değerlendirmesinde bulundu.
Kongre üyelerinden tepki
Rümeysa Öztürk'ün ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) görevlilerince gözaltına alınmasına 30 civarında Kongre üyesi tepki göstererek, şeffaflık çağrısı yaptı.
ABD'li Senatör ve Temsilciler Meclisi üyelerinden oluşan 30 civarında Kongre üyesi, Öztürk'ün gözaltına alınması konusunda, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem ile ICE Direktör Vekili Todd Lyons'a hitaben mektup yazdı.
Elizabeth Warren ve Bernard Sanders gibi tanınmış senatörlerin de imza attığı mektupta, "Yönetim, bu ülkenin yasal sakinlerini yalnızca siyasi görüşlerini ifade ettikleri için derhal gözaltına almamalı ve sınır dışı etmemelidir. Gözaltına alınmasını ve statüsünün iptalini haklı çıkaracak ikna edici deliller olmadığı sürece, Öztürk'ün serbest bırakılmasını ve vizesinin geri verilmesini talep ediyoruz." ifadeleri kullanıldı.
Kongre üyeleri mektupta, Öztürk'ün davası hakkında "tam bir yargılama" talep ederken, ICE biriminin yasal statüye sahip üniversite öğrencilerinin gözaltına alınmasına yol açan politikası hakkında cevap beklediklerini belirtti.
Harvard Üniversitesi'nden Prof. Dr. Cemal Kafadar görevden alındı
Harvard Üniversitesi Ortadoğu Çalışmaları Merkezi (Center for Middle Eastern Studies-CMES) Müdürü Prof. Dr. Cemal Kafadar ve yardımcısı Rosie Bsheer'in görevlerinden anti-semitizm suçlamasıyla alındı.
Dekan Cutler, bazı merkez çalışanlarına gönderdiği e-postada, Kafadar’ın yıl sonunda CMES müdürlüğünden ayrılacağını duyurdu. Mesajında, Kafadar’a verdiği hizmetler için teşekkür eden Cutler, 16 Nisan’a kadar merkeze yeni lider adayları önerilmesini istedi. Ancak e-postada görevden almanın gerekçesine dair herhangi bir bilgi yer almadı. Rosie Bsheer’in adı ise mesajda geçmedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Harvard Üniversitesi yönetiminin, CMES'de yapılan çalışmaları, anti-semitizm olarak adlandırmasının, bilimsel düşünceye açık bir saldırı olduğunu belirtti.
Üniversitelerin ve akademik düşüncenin küresel düzeyde siyonist saldırganlığın hedefinde olduğuna işaret eden Ömer Çelik, şunları kaydetti:
"Netanyahu ve şebekesinin saldırganlığı ile soykırım suçlarının eleştirilmesi, anti-semitizm olarak yaftalanıyor. Bu, siyonizmin tüm dünyada ifade hürriyetini 'köleleştirme' çabasından başka bir şey değildir. Bu Siyonist saldırganlığın yeni hedefi olan Harvard Üniversitesi Ortadoğu Çalışmaları Merkezi yöneticisi, düşünce dünyasının seçkin entelektüellerinden Prof. Cemal Kafadar ve yardımcısı Rosie Bsheer, görevlerinden anti-semitizm suçlamasıyla alındı. Bu karar, tüm dünyada 'akademik düşünceyi siyonistleştirmek' isteyenlerin yeni bir saldırganlığıdır. Siyonizm, insanlık düşmanı bir nefret siyaseti ve gerçek anti-semitizmdir. Üniversitelerin siyonizme teslim olması, medeniyetin tüm kazanımlarını yok edecektir."
Ne olmuştu?
Massachusetts eyaletindeki Tufts Üniversitesinde doktora eğitimi alan Türk öğrenci Rümeysa Öztürk, 25 Mart akşamı arkadaşlarıyla iftar yapmaya giderken yüzleri maskeli 6 ICE görevlisi tarafından gözaltına alınmıştı.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Öztürk'ün öğrenci vizesinin iptal edildiğini ve sınır dışı edileceğini açıklamıştı.
Rubio, "Hamas destekçisi" ve (İsrail karşıtı) "deliler" olarak tanımladığı 300'den fazla yabancı öğrencinin vizesinin iptal edildiğini belirtmişti.