Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Almanya'da seçim sonuçları nasıl yankılandı? Sandık sonuçlarının demografik verileri neler? | Dış Haberler

        Almanya, yeniden birleşmeden bu yana en yüksek katılım oranını gördüğü Federal Seçimler'i geride bıraktı. Yaklaşık 60 milyon seçmenin yüzde 83'ünün oy kullandığı seçimde beklendiği gibi CDU/CSU ittifakı liderliğe yerleşti. İkinci parti ise Nazi yanlısı aşırı sağcı AfD. Trafik ışıkları koalisyonu; SPD, Yeşiller ve FDP ise kayıplar yaşadı.

        Yapılan demografik çalışmalara göre seçimdeki en önemli oy kaymalarından biri SPD ve CDU/CSU arasında yaşandı. Sosyal demokratlardan yaklaşık 2 milyon oy muhafazakar CDU/CSU'ya geçti.

        Yüzde 8.8 oy alarak seçimin sürpriz çıkışını yapan Sol Parti, hem SPD'den hem de Yeşiller'den oy aldı. SPD'den 560 bin ve Yeşiller'den 700 bin seçmen bu seçimde Sol Parti'ye oy verdi.

        Seçmen yaşı Almanya'daki seçim sonuçlarını nasıl etkiledi?

        18-24 yaş aralığındaki gençler siyasi yelpazenin uç noktalarına savrularak oylarını daha çok aşırı sağcı AfD ve Sol Parti'ye verdi. Daha geleneksel partiler olan SPD ve CDU ise en düşük oy oranlarını genç seçmenlerden aldı.

        Uzun süredir gençlerin oylarının gözdesi olan Yeşiller Partisi de bu yaş grubunda en düşük oy oranlarından birine sahip oldu. 60 yaş üstü seçmenlerin SPD ve CDU'ya oy verme eğilimi bu seçimde de yüksek seviyede oldu.

        REKLAM

        Erkekler ve kadınlar nasıl oy kullandı?

        Erkekler kadınlara kıyasla daha muhafazakar oy kullanma eğiliminde olup oylarını daha çok CDU ve AfD'ye verirken, kadınlar daha çok SPD, Yeşiller ve Sol Parti'ye oy verdi.

        Cinsiyete göre oy farkı, AfD'ye oy verme durumu hariç, sadece birkaç yüzde puanı kadar.

        AfD'ye oy veren kadın ve erkekler arasındaki cinsiyet farkı yüzde 7. Diğer partiler için cinsiyetler arasındaki fark sadece yüzde 2-3 civarı.

        Eğitim seviyesine göre oy verme nasıl farklılık gösterdi?

        Üniversite eğitimi olmayan seçmenler daha çok muhafazakar partilere oy verirken, CDU ve AfD'yi SPD takip etti.

        Temel eğitim düzeyine sahip kişilerin AfD'ye oy verme olasılığı yüksek eğitimlilere göre iki kat daha fazla. Yüksek eğitimli Alman seçmenlerin Yeşiller ve Sol Parti'ye oy verme olasılığı temel eğitim seviyesindekilere kıyasla iki kat daha fazla.

        Oy verme modellerinde bölgesel farklılıklar nelerdir?

        Ulusal düzeyde AfD oyların yaklaşık yüzde 20'sini aldı. Ancak sonuçlar bölgeden bölgeye önemli farklılıklar gösteriyor. Nazi yanlısı AfD, şu anda Almanya'nın doğusundaki en güçlü parti.

        REKLAM

        Brandenburg, Mecklenburg-Vorpommern, Saksonya, Saksonya-Anhalt ve Thüringen eyaletlerinde aşırı sağcı parti açık ara önde gidiyor ve birçok seçim bölgesinde ikinci oyların yüzde 30'undan fazlası AfD'ye gidiyor. CDU ve SPD, AfD'ye göre çok gerilerde.

        Yasaklı Nazi sloganlarını kullandığı için mahkum edilen Björn Höcke'nin memleketi olan Thüringen eyaletinde AfD, oyların yüzde 38'inden fazlasını alarak CDU'nun aldığı oyların neredeyse iki katına ulaştı.

        Başkent Berlin, Almanya'nın doğu bölgesinde bir istisna teşkil ediyor. Berlin, Sol Parti'nin kalesi konumunda.

        AfD ilk kez bir seçimde ülkenin batısındaki iki seçim bölgesinde, Gelsenkirchen ve Kaiserslautern'de ikinci oyların çoğunluğunu kazandı. Ancak her iki şehirde de SPD adayları birinci oyların çoğunluğunu kazandı.

        Doğu-Batı ayrımı CDU ve SPD'nin oy dağılımına da yansıdı. CDU/CSU güney, batı ve kuzeyde daha yüksek oranda oy aldı. Bavyera'da CSU 47 seçim bölgesinin tamamını kazandı.

        SPD, partinin geleneksel emek yanlısı politikalarının hala destek gördüğü kuzey ve batı bölgelerinde en güçlü sonuçlarını elde etti. Buna rağmen genelde tarihin en düşük seviyesinde.

        REKLAM

        "Yeşiller, SPD ve FDP'den olumlu ayrışıyor"

        Peki seçim sonuçları Almanya için ne ifade ediyor? Almanya'yı gelecekte neler bekliyor?

        Almanya Federal Seçimi'nin sonuçlarını, Essen’den Yeşiller Partisi KRV Eyalet Milletvekili Gönül Eğlence Habertürk'e değerlendirdi.

        1- Almanya Federal Seçimleri'nde trafik ışıkları koalisyonunu oluşturan üç parti de oy kaybına uğradı. SPD tarihinin en düşük oy oranına düşerken, FDP barajı aşamadı. Yeşiller ise 3 puanlık bir kayıp yaşadı. Bunun sebebi sizce nedir?

        Koalisyonun dağılmasının sebebi bütçe konusunda çıkan anlaşmazlıktı. Bunun önünde, seçmen ve medya tarafından koalisyonla büyük bir memnuniyetsizlik de söz konusuydu. Doğal olarak bu da seçim sonuçlarında kendini gösterdi.

        Ama şöyle de bir gerçek var: Üçlü koalisyonda Yeşiller en az oy kaybına uğradı hatta bugüne kadar aldığımız en iyi ikinci oy oranına ulaştık. Yani üçlü koalisyon sonunda en büyük darbeyi, koalisyonun bitmesini planlayan Liberaller aldı, Sosyal Demokratlar tarihlerinde en düşük oy oranına ulaşırken Yeşiller tarihlerindeki en iyi ikinci sonuncunu çıkardı.

        REKLAM

        Seçmen burada Yeşiller’i koalisyon dağılımı konusunda diğerleriyle bir tutmamış gibi görünüyor. Sorumluluk alma konusundaki samimiyetimizi görmüş diye düşünüyorum.

        "Sonuçlar demokratik insanlar için korkunç"

        2- Sandıktan Nazi yanlısı AfD'nin yüzde 20 ile ikinci sırada çıkması, 10 milyonu aşkın oy alması Almanya'da nasıl yankı buldu?

        Doğal olarak bütün demokratik insanlar bu sonucu korkunç buluyor. Her beş insandan biri oyunu aşırı sağ bir partiye vermiş olması II. Dünya Savaşı'ndan sonra Almanya’da bir ilk. Özellikle seçim haritasına baktığımızda Almanya’nın doğu bölgesinde Görlitz gibi şehirlerde yüzde 46’lık oranlara çıktığını görüyoruz. Bu hepimizi yakından ilgilendirir ve ciddi bir risk teşkil eder. Demokratik partiler olarak özellikle doğu bölgelerindeki seçmene, bunun dışında erkek ağırlıklı ve kırsal bölgelerdeki insanlara bundan sonra nasıl ulaşabileceğimiz konusunda çözümler üretmeliyiz.

        Bir de şunu ekleyeyim: göçmen kökenliler arasında da, özellikle Türkiye kökenliler arasında da gittikçe seçmen kazanabiliyor olması ayrıca büyük bir sorun haline gelmekte. Bu bir yandan muhtemelen bu partinin işçi insanlara ulaşmasıyla, sosyal medya üzerinden genç insanlara ulaşmasıyla alakalı; ama en önemlisi özellikle Arap ülkelerinden gelen göçmenlere karşı gelen bir ırkçılıkla alakalı.

        REKLAM

        Muhtemelen, bu ırkçılık kendi ülkelerinden gelen bir ırkçılıkla da alakalı. Yani, Türkiye örneğin bir çok sığınmacıyı barındırıyor ve bu durum Türkiye siyasetinde de ırkçı söylemlere yol açıyor. Televizyon yayınlarından Almanya’da yaşayan Türkiye kökenliler bu haberleri görüp aynı söylemleri buraya yönelik de aynı şekilde yorumluyor. Oysa "Almanya’ya Alternatif" denilen parti önünde sonunda Arap ya da Türk diye ayırım yapmayacak. Hatta Türkiye kökenlilerin çoğunun Müslüman olması sonucunda ırkçılığın başta gelen hedefi. Bunu insanlarımıza daha anlaşılır bir şekilde anlatmalıyız. Türkçe basınına da burada büyük bir görev düşüyor.

        3- Koalisyon görüşmelerinde hiçbir parti AfD ile ortaklık kurmak istemese de, partinin ulaştığı oy oranı Almanya siyasetini nasıl etkiler? AfD bir sonraki seçimde birinci parti olabilir mi?

        Önünde sonunda en büyük muhalefet olacak ve sırf bu sebeple yani formal sebeplerden ötürü mecliste bir takım önceliklere sahip olacak. En basit örneği mecliste konuşma hakkı en çok onlarda olacak.

        Bunun dışında zaten şimdi de özellikle göç politikasındaki söylemleri lehine kullanabildi. En son Hristiyan demokratların mecliste öne sürdüğü önerge de zaten AfD tarafından onay görmüştü.

        4- CDU/CSU, SPD ve Yeşiller'in oluşturacağı üçlü bir koalisyon ihtimali ne kadar güçlü?

        BSW ve ve FDP’nin meclise girememiş olması bu ihtimali neredeyse sıfırladı. Öyle olmasaydı da müzakereler zor geçecekti ama Yeşiller müzakereye hazırdı.

        REKLAM

        "Yaşlı nüfus faşizmin ne olduğunu hala hatırlıyor"

        5- Almanya neden sağa savruldu? Ülkeyi ve Avrupa'yı gelecekte neler bekliyor?

        Maalesef bu gelişmeler sadece Almanya’ya özel değil. Hatta diğer Avrupa ülkelerine bakılacak olursa, Hollanda, Avusturya ya da Fransa gibi ve bunun dışında Amerika’ya bakılırsa Almanya bu sağa kayma gelişiminde en sonlarda kalan ülkelerden biri. Bunun Almanya tarihiyle alakalı olduğunu düşünüyorum.

        Faşizmin ne anlama geldiğini özellikle 70 yaş üstü seçmenler çok iyi biliyor. Seçim analizlerine baktığınızda bu kesimin AfD’ye oy oranı oldukça düşük olduğunu göreceksiniz.

        Genel anlamda zor yıllar bekliyor bizi. Amerika’da Trump ve Rusya’da Putin’e karşı güçlü bir Avrupa’ya ihtiyacımız var.

        Umarım yeni kurulacak hükümet bunu ve milyonlarca göçmen kökenli insanı da düşünerek siyasi programlarını oluşturur.

        Yeşiller olarak elbette yapıcı ama aynı zamanda da eleştirel bir muhalefet politikası izleyeceğiz.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ