CHP Lideri Özel Gaziosmanpaşa'da konuştu: Dağılmamak üzere toplanırız
Partisinin Gaziosmanpaşa mitinginde konuşan CHP Lideri Özgür Özel, "Akın sert kayaya çarptın oğlum, sert kayaya çarptın. Aklınızı başına alın, Akın sert kayaya çarptın. Bir daha görmeyeceğim. O haysiyetsizliği bir daha görmeyeceğim. Bütün İstanbul'a soruyorum. Cevabını buradan duysunlar. Bir daha bizden birilerinin ailesine, evladına, büyüklerine ağır gelecek bir görüntü çeken olursa, çekeni de çektireni de bin pişman etmeye var mısınız? Sabrımızın sonundayız. Saraçhane'deki kararlılıkla söylüyorum. Gelirim, darmadağın ederim. Aklını başına topla. Efendi gibi geliyoruz, eylemimizi yapıyoruz, dağılıyoruz. Ama tepemin tasını attırma, dağılmamak üzere toplanırız" ifadelerini kullandı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Gaziosmanpaşa'da düzenlediği mitingde konuştu. Özel, "Buradan açık açık söylüyorum. Tayyip Erdoğan, Ekrem Başkan'ı yenemeyeceğini gördüğü için Hakan Başkan'dan bir daha Gaziosmanpaşa'yı alamayacağını bildiği için Ekrem başkana da Gaziosmanpaşa'ya da darbe planlamıştır. Görevlendirdiği kişiler darbeyi asker üniformasıyla değil, savcı cübbesi ile yapmaktadırlar. Bu darbeye direneceğiz. Bu darbeye direnmeye var mısınız? Mücadeleye var mıyız? Kazanacak mıyız? Korkuyor muyuz? Korksunlar mı? Biz kazanacağız, biz kazanacağız, biz kazanacağız. Diyorlar ki kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz. Harikasınız. Siz böyle oldukça Hakan'ın da Ekrem başkanın da sırtını yere getiremeyecekler" dedi.
Özel'in konuşmalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
Seçim gecesi olmayacak şeyi başarmış. Bir bakmışlar seçimde o Ak Parti'nin kalesi denilen yerde Hakan kardeşim bin farkla önde. Sandıkta çamur, ilçe seçim kurulunda çamur. Koca Hatay'da iki bin fark var. Bütün sandıklarda itiraz var. Birini saydırmayanlar, Gaziosmanpaşa'da 100 kere sandık saydırdılar. Günlerce saydırdılar bütün oylara bir daha baktılar ama Hakan'a mazbatayı vermek zorunda kaldılar. O günden bugüne hazmedemiyorlar ve nasıl yaparız, Gaziosmanpaşa'yı Hakan'ın elinden alırız? O oyunlara bakıyorlar.
"BAŞVURUSU 1 NİSAN'DAN ÖNCE KABUL EDİLMİŞ"
İşte şimdi özellikle Gaziosmanpaşa'daki durumu bir açık anlatmak lazım. Bütün Türkiye'nin bilmesi lazım. Biz yeniden oyları sayarken, 1 Nisan sabahı önceki belediye başkanı, Aziz İhsan Aktaş denilen kişinin bir başvurusunu... 1 Nisan sabahı bir evrak yollamış. Belediye Meclisi'nde Ak Parti-MHP çoğunluğu var. Evrak sisteme girmiş, Hakan mazbatayı alınca önünde görmüş. 'Bu ne?' demiş. Belediye Meclisi'nde Haziran ayında bu başvuru eski belediye başkanının belediye meclisine yolladığı Ak Parti ve MHP'li bütün belediye meclis üyelerinin de o y verdiği kararlar bu Aziz İhsan Aktaş'ın hepinizin bildiği benzin istasyonundaki yer ile ilgili karar çıkmış. Hakan'ın belediye başkanlığı döneminde başvuru yok, yapılan işlem yok. Meclis'e gitmiş, AK Parti-MHP'nin oylarıyla Meclis'ten geçmiş.
"DİYORLAR Kİ 'İFTİRA AT, SENİ SERBEST BIRAKALIM'"
Tutukladıkları bu dosyada, bu Aziz İhsan'a Aktaş'a diyorlar ki 'iftira at, seni serbest bırakalım'. Ben dedim ki ya olacak iş mi? Aziz İhsan Aktaş, o dosyada suç örgütü lideri. Suç örgütü lideri itiraf ederse, örgütü o kurmuş, nasıl dışarı çıkar? Sen anlat, çünkü maksat Gaziosmanpaşa Belediyesi için kumpas kurmak ya. Aziz İhsan Aktaş demiş ki, 'Ben belediye başkanına şu kişi ortağım kanalıyla söyledim. Ortağım, bir aracı kullanarak belediye başkanına rüşvet verdi'. Ne zaman verdi? Olay olduktan altı ay sonra verdi. Başvuruyu başka belediyeye yapıyor. Sevki yapıyorlar. Ak Parti-MHP geçiriyor. Hakan altı ay sonra olmuş bitmiş işin güya rüşvetini alıyor.
"'BENİ, TAKSİM'DE ASIN' DİYOR HAKAN"
Bu savcılıktaki kumpasçılar Hakan'ın baz kaydıyla, iftiracının ortağının baz kaydını koymuşlar. Güya aynı istasyondan çekince sen berabersin demek diye kabul ediyorlar. Bir yılda üç gün aynı bazdan bir araya gelmişler. Adam diyor ki, 'Bu ikinci kişi aracılığıyla rüşvet verdi. Bu iki gün görüldüler, üçüncü gün de rüşveti aldılar'. İddia bu. Gerçek ne? Diyor ki, 'Bir kez belediyeye hayırlı olsuna iş adamlarına geldiğindeki grup hariç, belediye dışında bir kez göz göze geldiysem, yan yana geldiysem, el sıkıştıysam, on metre mesafeden göz göze geldiysem beni, Taksim'de asın' diyor Hakan.
"BÜTÜN TÜRKİYE DUYSUN KUMPASI"
Nasıl ispatlamış? Bütün Türkiye duysun kumpası. Görüşmenin biri 24 Kasım'da. Hakan çıkardı videosuyla, sosyal medya paylaşımı ile, dedikleri dakikada Hakan 3 ayrı okulda yan yana, 24 Kasım kutlaması için öğretmenlerin yanında. O baz istasyonuna bir kilometre mesafede, bu kişinin benzin istasyonu da 500 kilometre mesafede. O okul, o benzin istasyonu aynı baz istasyonunda çekiyor. Bir diğeri kapalı pazar yerinin açıldığı programın saatinde beraberdiler diyor, aynı bazda. Çünkü benzin istasyonu bir tarafta, pazar yeri bir tarafta. Bir öncekinde okullar da arkasındaydı. Yine bir yerde üniversite öğrenci değişimi programını ziyarete gitmiş. Aradaki mesafe 850 metre.
"BAKAN GÖREVDEN UZAKLAŞTIRACAK, SONRA HAKAN'IN YERİNE BELEDİYE BAŞKANVEKİLİ SEÇECEKLER"
Bakın kumpas şu; Baz raporunu alıyorlar. İftira attıkları adamın bazı ile, Hakan'ın bazını çakıştıklarını fosforluyorlar. 'Ben bugün buraya geldim, çanta ile rüşvet verdim' diyor. Ne görüntü, ne kayıt, ne para ile ilgili bir iz, bir emare... Ama bunun üstüne, böyle net açıklamaya rağmen Hakan'ı aldılar, içeriye koydular. Şimdi yarın İçişleri Bakanı görevden uzaklaştırma yapacak tutuklu diye, sonra bunlar gidecekler belediye meclisine, 18 Ak Partili, 3 MHP'li 21 kişi Hakan'ın yerine belediye başkanvekili seçecekler. Kumpası gördünüz mü?
"BU BELEDİYEYE ÇÖKÜLÜRSE ARTIK AK PARTİ'NİN SEÇİM YAPMAMAYA HAZIRLANDIĞINI GÖSTERİR"
Eğer bu baz kaydıyla, bu belediyeye çökülürse, artık Adalet ve Kalkınma Partisi'nin zaten emareleri var, her işareti var, ama sandık fikrini kafasında bitirdiğini, darbeye hepten niyetlendiğini, bir daha da seçim yapmamaya hazırlandığını gösterir. Şimdi bu darbecilere bu meydandan şunu söylemek istiyorum. Gaziosmanpaşa bir karar verdi. Ona bazdan kumpas kurup da siz bu belediyeyi Gaziosmanpaşalının elinden alır, Saray'ın emrine verirseniz iki eli yakanınızdadır, canınıza okuyacaktır.
Buradan, Gaziosmanpaşa'daki bütün Ak Partililere, MHP'lilere sesleniyorum. Bakın, yıllarca yarıştık, siz kazandınız. 47 yıl bu parti ikinci parti oldu. Suçu kendimizde aradık. Bir kere partiniz ikinci parti oldu, Gaziosmanpaşa'yı kaybettiniz. Düşmana kaybetmediniz ki, buranın bir evladına kaybettiniz. Şimdi bu Gaziosmanpaşa'yı sizin gibi herkesin helal oylarıyla seçim sonucuna göre verilmiş bir karar uygulanmak varken darbe yapmaya kalkıyorlar. Ak Parti, MHP'nin oy verenleri, üyeleri, buna yol verirse, buna alet olursa, sessiz kalırsa kusura bakmayın Hakan tarihe bir kahraman olarak siz de tarihe bir kalleşliğe susarak, sessiz kalarak ortak olmuş olursunuz. Buna izin vermeyin.
"GÖRÜNTÜDE KOCAMAN BİR KASA, İÇİNDEN HA BİRE DOLAR ÇIKARIYORLAR"
Hakan'a sabah gelmişler, operasyonu yapmışlar. Sonra görüntüleri servis ediyorlar. TRT ve birçok yandaş kanal. Ekranda 'Gaziosmanpaşa Belediyesi'ndeki gizli kasaya ulaşıldı'... Görüntü de kocaman bir kasa, içinden ha bire dolar çıkarıyorlar. Allah muhafaza, bunları tanımasam ben de inanacağım. İnsanın anası inanır, çünkü yukarıda Hakan'ın resmi, altta Gaziosmanpaşa'nın gizli kasası bulundu. Ha bire çıkarıyor dolarları. İçime kurt düştü. Hemen aradım il başkanlarımızı, dedim ne olmuş Gaziosmanpaşa'da. Dediler ki doğru, var bir kasa. Kim kurmuş kasayı? Bir önceki belediye başkanı. Peki ne çıkmış içinden? Bir belediyenin resmi mührü var, bir de belediye teslim alındığında yapılan sunum var. Şifresiz, içinde de hiçbir şey yok. TRT'ye soruyoruz. Stok görüntü diyor. Eldeki görüntüler kullandık, kasa deyince diyor.
"BİR ŞEY ÇIKSA TRT'YE STOK GÖRÜNTÜ YAYINLATIRLAR MI BE KARDEŞİM?"
Şimdi televizyonu başındaki iman sahibi bütün vatandaşlarımıza soruyorum. Buradan sesleniyorum. Bu dosya suçla dolu olsa, bu dosyadaki insanların yolsuzlukla işi olsa, Mustafa Akın'ın dandik kasasından, Gaziosmanpaşa Belediyesi'nden bir şey çıksa, TRT'ye stok görüntü yayınlatırlar mı be kardeşim? Bunlar sahtekâr, yalancı, iftiracı. Her kelimesi iftira. Ve buradan soruyorum. Bu kul hakkı ile öbür dünyaya nasıl gideceksiniz? Nasıl vereceksiniz bunun hesabını.
Dün sabah arkadaşlarımız sağlık muayenesine, sonrasında da adliyeye götürülürken, darbe döneminde askerilerin yaptığı gibi, çok eski zamanlarda suyç örgütlerine, terör örgütlerine yapılan bir muameleyle ip gibi dizdiler. İki kollarına birer polis verdiler. Kamerayı çalıştırdıkları, teker teker önünden geçirdiler. Arkadaşlarımızı kolunda polisle itibarsızlaştırmaya çalıştılar.
"AKIN, SERT KAYAYA ÇARPTIN OĞLUM"
Dün o görüntü Türkiye'yi belki 60,70,80 yıl geriye götürmüştür. O görüntü darbecilerin yaptığı, millete kafa tuttuğu, millete senin seçtiğini değil, benim kolumdan görüyor musun diye millete kafa tutmaktadır. O görüntüdeki polis emir kulu ama o görüntünün talimatını kim verdiyse, kim verdirdiyse, o görüntüyü kim istediyse onun bu milletin yakasından tutup, kafasını yere vurasını görene kadar bana durmak yok. O videoyu çektirenlerin bu millete burnunu yere sürttüreceğim.
Akın, sert kayaya çarptın oğlum. Sert kayaya çarptın. Aklınızı başınıza alın Akın, sert kayaya çarptın. O haysiyetsizliği bir daha görmeyeceğim, görmeyeceğim, görmeyeceğim. Sabrımızın sonundayız. Saraçhane'deki kararlılıkla söylüyorum. Gelirim, darma dağan ederim, aklını başına topla."
Bir daha o görüntüleri görürsem dağılmamak üzere toplanırız! Tepemin tasını attırma.”
"DAĞILMAMAK ÜZERE TOPLANIRIZ"
"Dün sabah bu operasyondan sonra arkadaşlarımız sağlık muayenesine, sonrasında da adliyeye götürülürken darbe döneminde askerlerin yaptığı gibi, çok eski zamanlarda suç örgütlerine, terör örgütlerine yapılan bir muameleyle ip gibi dizdiler. Yaş sırasına, kıdem sırasına göre dizdiler. İki kollarına birer polis verdiler, kamerayı çalıştırdılar, teker teker önünden geçirdiler. Arkadaşlarımızı kolunda polisle itibarsızlaştırmaya çalıştılar. Buradan şunu söyleyeyim: Dün o görüntü Türkiye'yi belki 60-70-80 yıl geriye götürmüştür. O görüntü; darbecilerin yaptığı, millete kafa tuttuğu, millete 'Senin seçtiğini değil benim kolumdan tuttuğumu görüyor musun?' diye millete kafa tutmaktadır. O görüntüdeki polis emir kulu. Ama o görüntünün talimatını kim verdiyse, kim verdirdiyse, o görüntüyü kim istediyse onun bu milletin yakasından tutup kafasını yere vurduğunu görene kadar bana durmak yok. Huzur yok. O videoyu çektirenlerin bu millete burnunu yere sürttüreceğim. Akın sert kayaya çarptın oğlum, sert kayaya çarptın. Aklınızı başına alın, Akın sert kayaya çarptın. Bir daha görmeyeceğim. O haysiyetsizliği bir daha görmeyeceğim. Bütün İstanbul'a soruyorum. Cevabını buradan duysunlar. Bir daha bizden birilerinin ailesine, evladına, büyüklerine ağır gelecek bir görüntü çeken olursa, çekeni de çektireni de bin pişman etmeye var mısınız? Sabrımızın sonundayız. Saraçhane'deki kararlılıkla söylüyorum. Gelirim, darmadağın ederim. Aklını başına topla. Efendi gibi geliyoruz, eylemimizi yapıyoruz, dağılıyoruz. Ama tepemin tasını attırma, dağılmamak üzere toplanırız. Buradan Sayın Erdoğan'a da söylüyorum, AK Parti'de kafası çalışan kim varsa, aklını başına alacak kim varsa söylüyorum. Buradan sonra bu işin sonu kötü. Alın bunu buradan, alın."