Yeni 'Roman'ını Doğu'da yazacak!
Roman'ın sahibi Turgut Toplusoy Doğu'da konfeksiyon fabrikası açacak
Menekşe Ataselim-Habertürk
Roman’ın sahibi Turgut Toplusoy TGSD Başkanı Cem Negrin ve Rimaks Tekstil’in patronu Marsel Eskinazi ile Doğu’da konfeksiyon fabrikası açacak. Toplusoy, “Çin pahalandı. Teşvik de gelince bu iş cazip oldu. Büyük montanlı üreteceğiz. Belki bir de marka satın alırız” dedi
2.000’de “İç piyasa iki kat pahalı” deyip üretimi Çin’e kaydırdığını açıklayarak sektörde ilkler arasına giren hazırgiyim markası Roman’ın patronu Turgut Toplusoy, 13 yıl sonra Türkiye’de konfeksiyon sektörüne yatırım kararı aldı. Hükümetin Doğu illerindeki yatırımlara teşvik planından faydalanmak istediklerini belirten Toplusoy, “Roman için 3-4 yıldır Çin’de ürettirmiyorum. İstanbul’da bir tesisimiz ve bize bağlı çalışan 30 butik atölye var. Çin pahalandı. Makas kapandı. Türkiye’de tekstilin önü açık. Çok iyi fabrikalar, entegre tesisler artık Türkiye’de yapılabilir. Kendi fabrikaları olan arkadaşlarımla ortak yatırım yapıp bu işe gireceğim. Çünkü çok cazip” dedi.
‘DÜNYAYA ÜRETECEĞİZ’
Jean üreticisi Rimaks Tekstil’in Başkanı Marsel Eskinazi ve Negreti Tekstil’in patronu, aynı zamanda Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı (TGSD) Cem Negrin ile ortak yatırım planladıklarını kaydeden Toplusoy, şu bilgileri verdi: “Yeni bir konfeksiyon markası oluşturarak Doğu’da üretim tesisi kuracağız. Hangi ilde olması gerektiğini tartışıyoruz. Yalnız üretim değil, yeni bir marka alıp birlikte perakendede de olalım diyoruz. Çünkü teşvikler bizi cezbediyor. Burada, Roman’a değil, fast fashion (hızlı moda) markalara dünya çapında, büyük montanlı üretim yapacağız. Uygun fiyata üretip yeni markayı dünyaya açacağız. Fitch’in Türkiye’nin notunu yatırım yapılabilir seviyeye yükseltmesi de elimizi güçlendirdi. Yabancı ortaklarla da bir araya gelebiliriz.”
‘İLK HEDEFİMİZ LONDRA’
Roman’ın yurtiçinde 43 mağaza ve 6 bayisi, yurtdışında 6 ülkede 12 satış noktası olduğunu kaydeden Toplusoy, “Azerbaycan, Bahreyn, Kazakistan, Kıbrıs, Makedonya ve Rusya’da varız. Lüks semtlerde satan bir markayız. Türkiye’de büyümeyi tamamladık. Turquality’ye başvurdum. Birkaç aya kadar destek almaya başlarız. Avrupa’ya gideceğiz. İlk hedef Londra. 200-300 TL’lik ürünümüzü Avrupalı markalar bin-2 bin dolara satıyor. Fiyatımı aynı tutacağım. Bu fiyatla Avrupa’yı kasıp kavururum” dedi.
‘HORMONLANAN SATIYOR BEN OYUNCAĞIMI VERMEM’
“Perakendede ‘İşler şu kadar arttı, bu kadar arttı’ deniyor. Yalan” diyen Toplusoy, her şeyin olması gerektiği gibi rayında gittiğini söyledi. Sektörün birden bire şişmanladığına, bir anda 100-200 mağaza açan markalar olduğuna dikkat çeken Toplusoy, “5-6 yılda böyle bir büyüme var mı? Kimse işinden gücünden şikâyet etmesin. Artık satmaya başladılar. Hepsi hormonlandı. Neden satmasınlar? Tabii satacaklar. Şirket değerleri çok yükseldi” yorumunu yaptı. “Ciromuz 50 milyon TL ama verimliliğimiz yüksek” diyen Toplusoy, şöyle devam etti: “Yerli ve yabancıdan ortaklık teklifi geliyor. Kabul etmiyorum. Paraya ihtiyacım yok. Bu işi eğlence halinde yapıyorum. Neden eğlencemi, kârlılığımı başkasıyla paylaşayım? Hükümdarlığımı kaybedip iktidarımı paylaşıp koalisyon kurayım? Oyuncağımı niye bir başkasına vereyim? Ben vitrin yapıp seyrediyorum. Bundan zevk alıyorum.”
