Donald Trump'tan Gazze açıklaması
Filistinli ve İsrailli heyetler, Gazze için müzakerelere devam ederken, ABD Başkanı Donald Trump açıklamalarda bulundu. Gazze'de anlaşmanın yakında olmasını beklediğini söyleyen Trump, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın anlaşma için çok çaba sarf ettiğine dikkat çekti. ABD Başkanı "Cumhurbaşkanı Erdoğan çok güçlü biri. Hamas ona çok saygı duyuyor." dedi.

Filistinli ve İsrailli heyetler, Gazze müzakerelerine Mısır'da devam ederken, ABD Başkanı Donald Trump açıklamalarda bulundu.
Trump, Hamas'ın çok önemli konularda anlaşmaya vardığını ifade ederken, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüğünü söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın barış için çok çaba sarf ettiğini söyleyen Trump, "Cumhurbaşkanı Erdoğan çok güçlü biri, Hamas ona çok saygı duyuyor." dedi.
Trump, Gazze'de anlaşmanın yakında olmasını beklediğini söyledi.
ABD Başkanı, Gazze'de ateşkes planının hayata geçirilebilmesi noktasında Türkiye, Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gibi ülkelerin çok önemli katkılar yaptığına işaret ederek, "Herkes bizim tarafımızda." diye konuştu.
BEYAZ SARAY'IN AÇIKLAMASI
Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, Gazze konusunda odaklandıkları iki önceliğin "güvenlik garantileri" ve "iyi yönetişim" olduğunu vurgulayarak, "Başkan (Donald Trump), Gazze'de barışın mümkün olduğuna inanıyor." dedi.
Beyaz Saray Sözcüsü Leavitt, düzenlediği basın brifinginde, Gazze'de ateşkes sürecine ilişkin son duruma dair değerlendirmelerde bulundu.
Leavitt, Trump'ın sunduğu 20 maddelik planın hem bölge ülkeleri hem İsrail hem de uluslararası kamuoyunca kabul edildiğine işaret ederek, Hamas'ın cuma günü verdiği yanıtın da Trump tarafından olumlu şekilde karşılandığına dikkat çekti.
ABD'li sözcü, cuma günü ortaya çıkan tabloyu "gerçekten kayda değer" şeklinde tanımlarken, Hamas'ın olumlu cevabıyla birlikte Arap ülkelerinin de sürece pozitif katkı yapmalarının önemli olduğunu belirtti.
Leavitt, "Başkan, Gazze'de barışın mümkün olduğuna inanıyor. Bu nedenle bu ayrıntılı ve kapsamlı planı sundu. Bunun ilk adımı, ateşkesin sağlanması ve rehinelerin serbest bırakılmasıdır. Ardından, kalıcı ve uzun süreli barışın sağlanmasına yönelik görüşmeler devam edecek. Ancak, çok uzun süredir savaşın yıktığı Gazze'de barışın sağlanması için güvenlik garantileri ve iyi yönetişim gerekir. Bu nedenle yönetimin odaklandığı iki öncelik bu konular olacaktır." değerlendirmesini yaptı.
Mısır'daki müzakerelere vurgu
Halen Mısır'daki müzakerelerin devam ettiğini, ABD ve ilgili tarafların katılımıyla sürecin somut şekilde nasıl ilerleyeceğine ilişkin görüşmelerin sürdüğünü kaydeden Leavitt, "Umarız bu, dünyanın bugüne kadar gördüğü en büyük barış anlaşmalarından biri olur." şeklinde konuştu.
Leavitt, teknik görüşmelerin detaylarına girmeyeceğini ifade ederek, "Bu çatışmanın tüm taraflarının bu savaşın sona ermesi gerektiği konusunda hemfikir olduğunu gördünüz. Başkan ateşkesin sağlanmasını ve esirlerin serbest bırakılmasını istiyor." dedi.
Taraflar arasında esir takası konusundaki görüşmelerin Beyaz Saray tarafından da yakından takip edildiğini dile getiren Leavitt, "Burada zamana ilişkin herhangi bir kırmızı çizgi çekmek istemiyorum, ancak bunu hızlı bir şekilde halletmemiz çok önemli. Böylece bir ivme kazanabilir, esirleri kurtarabilir ve bir sonraki aşamaya geçebiliriz." yorumunu yaptı.
Leavitt, ayrıca Gazze'de sürdürülebilir bir barışın yaratılması halinde bunun İsrail ve ABD'nin güvenliği için de "iyi olacağını" ifade etti.
HAMAS HEYETİ MISIR'A ULAŞMIŞTI
Hamas, hareketin Gazze'deki lideri Halil el-Hayye başkanlığındaki bir heyetin ateşkes müzakerelerine başlamak üzere Mısır’a ulaştığını duyurmuştu.
Hamas’tan yapılan yazılı açıklamada, "Hareketin Halil el-Hayye başkanlığındaki heyeti, ateşkes, işgal güçlerinin çekilmesi ve esir değişimi konularında müzakerelere başlamak üzere Mısır’a ulaştı." ifadesi yer almıştı.
Açıklamada, ziyaretin süresine veya görüşme takvimine ilişkin ayrıntı verilmedi.
Mısır Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Mısır’ın, pazartesi İsrail ve Hamas heyetlerini ağırlayarak ABD Başkanı Donald Trump’ın planı çerçevesinde esir değişimi ve Gazze’deki savaşın sonlandırılması konularını ele alacağı bildirilmişti.
Açıklamada, dolaylı yürütülecek görüşmelerde sahadaki koşulların iyileştirilmesi ve tüm İsrailli esirler ile Filistinli tutukluların değişimine ilişkin ayrıntıların tartışılacağı belirtilerek, "Bu sürecin savaşın sona ermesi ve Filistin halkının çektiği acıların hafiflemesine katkı sağlamasını umuyoruz." ifadeleri kullanılmıştı.
İSRAİL BASININA GÖRE GÖRÜŞ AYRILIKLARI VAR
İsrail medyasına göre, ABD Başkanı Donald Trump'ın sunduğu Gazze planının uygulanması için Mısır'da başlaması beklenen dolaylı müzakerelerinin hemen öncesinde İsrail ile Hamas arasında hala büyük görüş ayrılıkları bulunuyor.
İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberine göre, Mısır'ın Şarm eş-Şeyh kentinde İsrail ve Hamas'tan heyetler arasındaki dolaylı görüşmelerin bu akşam saatlerinde gerçekleşmesi planlanıyor.
Görüşmenin, ABD Başkanı Trump'ın 29 Eylül'de açıkladığı esirlerin serbest bırakılması ve Gazze'ye saldırıların sona erdirilmesi çerçevesinde yapılan müzakereler kapsamında gerçekleşeceği belirtildi.
Habere göre İsrail heyeti dolaylı görüşmeler için Şarm eş-Şeyh kentine ulaştı. Heyete ilişkin detaylı bilgi verilmezken KAN'ın önceki haberinde Başbakan Binyamin Netanyahu'nun talimatı doğrultusunda heyete İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer'in başkanlık edeceği bilgisi paylaşılmıştı.
Hamas ise heyetin pazar günü Mısır'a ulaştığını açıkladı.
Hamas ile İsrail arasında görüş ayrılıkları
KAN, ismini vermek istemeyen kaynaklara dayandırdığı haberinde "Yoğun diplomatik hareketliliğe rağmen taraflar arasındaki görüş ayrılıklarının hala büyük olduğunu" aktardı.
Bu anlaşmazlıklar kapsamında, özellikle esirlerin serbest bırakılmasının ardından yapılacak düzenlemeler ve talep edilen güvenlik teminatlarının yer aldığı ifade edildi.
Haberde ismi açıklanmayan bir Arap diplomat ise Katar'ın, Trump ekibinden gelen bir mesajı Hamas yönetimine ilettiğini kaydetti.
Habere göre, mesajda "tüm esirlerin serbest bırakılmasının savaşın sonu olarak kabul edileceği ve İsrail’in bu aşamadan sonra askeri operasyonlara yeniden başlamasına izin verilmeyeceği” vurgulandı.
Trump ve Netanyahu’nun rehine planı
Haaretz gazetesinin askeri analisti Amos Harel, makalesinde Trump’ın savaşın sona ermesi için çabalarını artırdığını ve Netanyahu’nun bunu durduramayacağını belirtti.
Harel, saldırıların ikinci yılı dolayısıyla uzun süredir ilk kez bunun sona erdirilmesi için bir fırsat bulunduğunu vurguladı.
Netanyahu’nun yaklaşımını beklenmedik bulduğunu ifade eden Harel, (eski ABD Başkanı Joe) Biden yönetimi döneminde yapılan görüşmelerde başbakanın her fırsatta engel çıkardığını, ancak artık Trump’ın girişimlerini engelleyemeyeceğini anladığını kaydetti.
Analist, rehine anlaşmasının çerçevesini değerlendirerek, Trump’ın 20 sağ esiri serbest bırakmayı ve 28 esirin naaşını hafta sonunda 72 saat içinde geri almayı hedeflediğini aktardı. Ancak Harel, kısa sürede bu sürecin tamamen uygulanmasının olası olmadığını da savundu.
Harel, esirlerin tesliminin önündeki engellerden birinin, Gazze’nin iki yıl süren yıkımı nedeniyle tüm naaşların yerlerinin tespit edilmesinin zaman alacağını ifade etti. Hatta Hamas sorunu çözmek istese bile esirlerin naaşlarının toplanmasının uzun süreceğini değerlendirdi.
Hamas ve geri çekilme konuları
Analist Harel, makalesinde başka sorunlara da dikkati çektiğini belirterek, 4 Ekim akşamı Trump’ın İsrail’in Temmuz 2025’te belirlediği hatlara geri çekilme haritasını yayımladığını ve bu haritanın Hamas’ı tatmin etmeyeceğini ifade etti.
Özellikle İsrail’in güneydeki Philadelphia Koridoru’nu kontrol etmeye devam etmesinin durumu daha da karmaşık hale getirdiğini dile getiren Harel, Hamas’ın ABD’nin 20 maddelik planda öngördüğü silahsızlanma talebine karşı çıktığını ve Filistinli bir gücün kontrolünü sürdürmek istediğini aktardı ayrıca Hamas’ın, İsrail ordusunun geri çekilme hızını ve yerine girecek gücün nasıl konumlanacağını belirleme yetkisini kabul etmediğini vurguladı.
Nobel ve Trump
Uzun vadeli bir anlaşmanın önünde büyük engeller bulunduğunu dile getiren Harel, Trump'ın bu hafta esirlerin serbest bırakmayı başardığında, 10 Ekim’de Nobel Barış Ödülü duyurulmadan önce, arzuladığı ödülü alma ihtimalinin yüksek olduğunu kaydetti.
Analist, makalesinde tam ateşkes ilan edileceğini ve rehinelerin serbest bırakılacağını, karşılığında İsrail'in ölen 250 Filistinlinin bulunduğu 2 bin kişinin serbest bırakılacağını aktardı.