Kimi çocuğunu ihbar etti kimi çocuklarını reddetti

Bu haftanın olay paylaşımı ise;

ANKARALI TURGUT

YARDIM PARASI KAVGASI

'Ankaralı Turgut' olarak tanınan şarkıcı Turgut Karataş, ağustos ayında hastaneye kaldırılmıştı. Karataş'ın, akciğer kanseri olduğu ve kanser hücrelerinin karaciğere kadar sıçradığı öğrenilmişti.

Zor günler geçiren Ankaralı Turgut, hastalığının yanı sıra aile içi kavgayla da uğraşıyor.

Öncesi olan aile içi kavga, tedavi masraflarını karşılamak için Ankara'da düzenlenen yardım gecesinden sonra iyiden iyiye alevlendi. Ankaralı Turgut, çocuklarının yardım paralarını tehdit ederek kendisinden istediğini söyledi. Ünlü türkücü; "27 senedir benim paramla geçiniyorlar, hiç kendileri para kazanmış mı? Baba parasıyla damat besliyoruz! Haydar, Özlem, Hasret hepsi aynı... Ersoy zaten nankörün başı! Bunlar çete olmuş. Hiç helâl para kazanmışlar mı, helâl para yemişler mi? Bana toplanan yardım paralarını, beni tehdit edip almak istiyorlar. Bunlar, yalancı, iftiracı herkes bilsin!" dedi.

Ankaralı Turgut, çocuklarının yardım gecesinde toplanan 250 bin liraya göz diktiğini belirtti. Çocuklarından Özlem Sülü ile Eylem Boran birbirlerini yardım gecesinde toplanan paraya göz dikmekle suçladı.

Ankaralı Turgut'un açıklamasına göre; yanında duran, yardım arasına göz dikmeyen çocuğu Eylem Boran.

Ankaralı Turgut, Eylem Boran dışındaki çocukları için; "Hakkım, onlara haram olsun" diyerek çocuklarını evlatlıktan reddettiğini söyledi.

Bunun üzerine çocuklarından Özlem Sülü, hem babasına hem de kardeşi Eylem Boran'a videolu yanıt verdi: Bunca zaman senin kahrını ben çektim. Yeri geldi ayakçın oldum, yeri geldi hizmetçin oldum, yeri geldi kölen oldum... Yeri geldi bahçıvanın oldum... Bana yaptığın hakaretleri insanlara duyurursam... Seni var ya yerden yere gömerim. Benimle kötü olunca, gidip benim gelinimle dostluk kuran Eylem, yazıklar olsun sana. Benim babamla aramı açan sensin Eylem. Beni magazincilere malzeme olarak veriyorsun. Evi elimden aldığınızı konuşalım mı? Bıçak kemiğe dayandı. Televizyonlara çıkacağım, sizin pisliğinizi dökeceğim.

UMUT AKYÜREK

KIZINDAN KORKTUĞUNU AÇIKLADI

Haftaya damgasını vuran bir diğer olay ise Umut Akyürek'in yasaklı madde kullandığını açıkladığı 19 yaşındaki kızı Melek Bal Ertuğrul'dan korktuğu için kendini odaya kilitlemesi.

Ünlü şarkıcı, kızının psikolojik sorunları olduğu, kriz geçirdiği için bilinçsiz davranışları nedeniyle ne yaptığını bilmez halde olduğunu belirtti.

Umut Akyürek, kızının öleceğini veya birini öldüreceğinden endişe ettiğini dile getirerek eşi Oktay Ertuğrul'a bıçakla saldırdığını, kendisini iki kez darp ettiğini söyledi. Akyürek, ihbarda bulunduğu polisin eve gelip kızına dil döktüğünü kanunen başka bir şey yapamadıklarını ifade etti.

Umut Akyürek, kızının reşit olmasından dolayı tedavi görmesi için kendi rızasının olması gerektiğini belirterek bu konuda mahkeme kararını beklediklerini söyledi.

Umut Akyürek'in videolu ihbarı sonrasında kızı Melek Bal Ertuğrul, göz altına alınarak sağlık kontrolünden geçirildi. Ertuğrul, sedyeye kelepçeli haldeki bileğinin fotoğrafını paylaşarak; "Başladı bizim mesai" yazdı. Ertuğrul'un kolunda bir hayli jilet kesiği olduğu görüldü.

VURAL ÇELİK

YALNIZLIK VİDEOSU YÜREK BURKTU

Birçok sinema filmi ve TV yapımında rol alan 51 yaşındaki Vural Çelik, evinde ölü olarak bulundu.

Menajeri Rasim Özcan, defalarca aramasına rağmen ulaşamayınca eve girip bakmaları için site güvenliğine haber verdi. Site güvenliği; "Bizim eve girme yetkimiz yok, giremeyiz" deyince Özcan, polisi aradı. Polis memurları, eve girdiğince Vural Çelik'in cansız bedeniyle karşılaştı.

Rasim Özcan yaptığı açıklamada; "Neden öldüğüyle ilgili net bir şey söyleyemiyorum. Şeker, kalp, tansiyon hepsi vardı" ifadelerini kullandı.

Vural Çelik, vefatından 2 gün önce kalp yetmezliği nedeniyle hastaneye kaldırılmıştı. Vural'ın cenazesi, bugün Levent Barbaros Hayrettin Paşa Camii'nde öğle namazını müteakiben kılınacak cenaze namazından sonra Kilyos Mezarlığı'nda defnedilecek.

Vefatından önce sosyal medya hesabını aktif olarak kullanan Vural Çelik'ten takipçileriyle paylaştığı videolar kaldı. Çelik'in fıkra anlattığı videolar, izleyenlere kahkaha attırırken yalnızlığından söz ettiği video yürek burktu.

GÖKÇE BAHADIR

AZ KALSIN SAÇINDAN OLUYORDU

Gökçe Bahadır, eşi Emir Ersoy'un 47'nci yaşı için bir doğum günü partisi organize etti. Fakat Bahadır, eşi pastayı üflerken bir talihsizlik yaşadı.

Emir Ersoy ile pastayı birlikte üflediği sırada ünlü oyuncunun saçları bir anda alev aldı. Durumu hemen fark eden Ersoy, alevi elleriyle söndürmeye çalıştı.

Yaşanan kaza, kısa süreli paniğe yol açarken görüntüler, sosyal medyada viral oldu.

Ünlü oyuncu, daha sonra katıldığı bir etkinlikte konuyla ilgili konuştu ve "Çok küçük bir talihsizlik. Çabuk söndü, neyse ki ucuz atlattık" dedi.

OĞUZHAN KOÇ İLE HAZAL SUBAŞI

AŞKI ARKADAŞLARI ELE VERDİ

Oğuzhan Koç, uzun süre aşk orucunu bozarak gönlünü Hazal Subaşı'na kaptırdığı ortaya çıkmıştı.

Geçtiğimiz günlerde Berkay Şahin, Özlem Şahin, Eser Yenenler ve Berfu Yenenler ile buluşan ikilinin birlikteliğini arkadaşları, sosyal medyadan yayımladıkları fotoğraflarla ele vermişti.

Daha sonra Oğuzhan Koç ile Hazal Subaşı, ilk kez birlikte Habertürk'ün objektiflerine yakalandı.

Armutlu'daki bir mekândan çıkarken görüntülenen Oğuzhan Koç ile Hazal Subaşı, sorularımıza kaçamak cevaplar verdi. Koç, ilişkinin nasıl başladığı yönündeki sorumuza; "Onları daha geniş bir zamanda konuşuruz" dedi.

"İlişkiyi, Berkay Şahin'den öğrendik" şeklindeki cümlemize Oğuzhan Koç, esprili bir şekilde; "Vallahi biz de Berkay'dan öğrendik" karşılık vermişti.

AYDİLGE

TACİZİ YILLAR SONRA AÇIKLADI

Şarkıcı Aydilge, 15 yaşındayken yaşadığı tacizi ilk kez kamuoyuyla paylaştı. 15 yaşında maruz kaldığı tacizi ilk kez kamuoyuyla paylaşan Aydilge, benzer durumları yaşayanlara seslenerek seslerini yükseltmeleri gerektiğini ifade etti.

Aydilge, yaşadığı acı deneyimini takipçileriyle paylaştığı videoyu; "Ben 15 yaşındayken, 17 yaşında bir çocuk tarafından tacize uğradım. Yazlık bir yerde, kumsalın biraz daha sakin bir köşesinde kendi kendime otururken, pat diye yanıma oturup, yakınlaşmak istedi. İzin vermedim. İttirdi - kaktırdı. Sonra Bileğimden tutup, 'korkma ya, sadece kelebeğimi göstereceğim' dedi. Ben, önce normal uçan bildiğimiz kelebek sandım ama cebinden kesici alet olan kelebek denilen şeyi çıkarıp, iğrenç bir sırıtışla sallamaya başladı. Şanslıydım, bir şekilde fırlayıp kaçtım oradan insanların arasına karıştım ama kaskatı donup kalabilirdim de. Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki, inanın şu yaşımda bile size bunu anlatırken kalbim hızlanıyor ve o çocuğun yüzündeki pis sırıtış aklıma geliyor. Ertesi gün ise korkunç bir şeyle karşılaştım. Evimizin önündeki çöp konteynırının önünde, öldürülmüş kedi yavruları vardı. O görüntü gözümün önünden asla gitmiyor.

Bakın o kişi mi yaptı bilmiyorum ama biri yaptı. Yapabildi, yapıyorlar. Kadınların, çocukların, hayvanların uğradığı vahşet o kadar aynı kaynaktan besleniyor ki... Bu bir paket aslında, onu yapan diğerlerini de yapabiliyor. Caydırıcı yasalar şart evet, ama el birliğiyle toplumsal farkındalık ve dönüşüm de şart. 'Göster amcalara oğlum pipini' diye övünülmediği, 'ya benimsin ya kara toprağın' sözünün romantik değil, cinayet olarak görüldüğü bir dönüşüm... El ele... Benim yaşadığım da çok daha kötülerini yaşayanlar var ise aranızda, 'anlatsam ne değişecek ki' diye lütfen çaresiz hissetmeyin, susmayın, yardım isteyin" ifadelerini kullandı.