Havalimanını ve İBB'yi işgal davalarında karar!

İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi, Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısındaki salonda yapılan duruşmada, kararını açıkladı. Mahkeme heyeti, 10 sanığı ''Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.

Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilen sanıklar şöyle:

"Hava Harp Okulu'ndaki askerlere, 'Bugün o gündür, Atatürk Havalimanı'nda teröristler var, gelen Cumhurbaşkanı da olsa Başbakan da olsa alacaksınız.' diyen eski Hava Harp Okulu Destek Grup Komutanı Albay Yusuf Özdemir.

Smart Kule'yi ilk işgal eden subay olan ve kule çalışanlarına TSK'nın yönetime el koyduğunu bildirerek uçakların inişleri ve kalkışları hususunda talimatlar veren eski Kurmay Albay Mustafa Kol.

O dönemde Hava Harp Okulu'nda Kurmay Başkan olan, burada darbe toplantısına katılan ve dış hatlar apron kısmında otobüsleri durdurarak, vatandaşların aranması emrini veren ve darbeci grup tarafından İstanbul Valiliği'nin işgal girişiminde takviye olarak gittiği sırada yolda polis memurlarını tehdit eden eski Kurmay Albay Barbaros Akça.

66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında darbe toplantılarına katılan, darbeci askerlere mühimmat dağıtma emrini veren, Atatürk Havalimanı'nı işgalden sorumlu olan eski Tank Tabur Komutanı Kurmay Yarbay Serbülent Eken.

'Yurtta Sulh' isimli WhatsApp grubunda olan, 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında yapılan darbe girişiminin planlandığı toplantılara katılan ve Atatürk Havalimanı'nın işgalinden sorumlu olarak görevlendirilerek buradaki özel harekat polislerine ve diğer yetkililere TSK'nın yönetime el koyduğunu söyleyen eski Kurmay Albay Ömer Korkut.

Smart Kule'de uçuş trafiğine müdahale ederek yönlendiren ve kuleyi kurtarmaya giden emniyet güçlerine silahla ateş ederek direnen eski Binbaşı Yusuf Yenihayat.

Darbe girişiminde kullanılmak üzere silah ve mühimmat alarak apron bölgesinde vatandaşların ve emniyet güçlerinin tepkisi üzerine havaya ateş açarak karşılık veren eski Binbaşı İsa Öztürk.

Havalimanında 'Son merminize kadar halka sıkın.' emri vererek, 17 yaşındaki Mahir Ayabak'ın şehit edilmesini ve birçok kişinin yaralanmasına azmettiren eski Başçavuş Aslan Özkan.

Vatandaşların üzerine ateş açarak Mahir Ayabak'ı şehit eden ve birçok vatandaşı yaralayan eski sözleşmeli er Muhammed Ömer Saldanlı.

Eski Piyade Üsteğmen Mehmet Duman."

52 SANIĞA "ANAYASA'YI İHLALE TEŞEBBÜSE YARDIM" SUÇUNDAN CEZA

Tutuklu 43 sanığa da "Anayasa'yı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası veren mahkeme, bu sanıkların suçun işlenmesinden sonraki tutum ve davranışlarını lehlerine takdiri indirim nedeni kabul ederek, cezalarını müebbet hapse çevirdi.

Mahkeme, 85 sanığı "Anayasa'yı ihlale teşebbüs etmeye yardım" suçundan 12 yıl altışar ay hapis cezasına çarptırdı.

17 yaşındaki Mahir Ayabak'ın şehit edilmesine ilişkin eski sözleşmeli erler Yasin Keçeli ve Metin Uçar'a da müebbet hapis cezası verildi.

Bazı sanıklara "kasten öldürmeye teşebbüs", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "konut dokunulmazlığını ihlal etme", "hava ulaşım araçlarını kaçırma" suçlarından da ceza verildi.

ALAGÖZ: CEZA ALMALARINDAN MEMNUNUZ

15 Temmuz Darbe Davaları Platformu Başkanı Mehmet Alagöz, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Atatürk Havalimanı'nı işgal girişimi davasında açıklanan karara ilişkin, ''Biz bugün en azından sanıkların hem anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs suçundan hem de şehitlerimize, gazilerimize karşı yaptıkları eylemlerden dolayı ceza almasından memnunuz.'' dedi.

Alagöz, İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasının ardından, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, bugünün tarihi bir gün olduğunu söyledi.

İstanbul'daki darbe davalarında, şehit ve gazilerin bulunduğu son dava olan Atatürk Havalimanı davasında kararın çıktığını anımsatan Alagöz, şöyle devam etti:

''Çok şükür bu günleri gördük. Darbe girişiminden bu yana 3 yıl geçmesine rağmen 3 yıl içerisinde İstanbul'daki ilk derece mahkemelerindeki süreç tamamlanmış oldu. Biz bugün en azından sanıkların hem anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs suçundan hem de şehitlerimize, gazilerimize karşı yaptıkları eylemlerden dolayı ceza almasından memnunuz. Tabii beraat kararları var, ceza verilmesine yer olmadığına dair kararlar var. O kararlara karşı da yasal süreçleri sonuna kadar takip edeceğiz. İstinaf ve Yargıtay süreci olacak.''

"YAPTIKLARINA KARŞI HİÇBİR PİŞMANLIK GÖSTERMEDİLER"

Avukat Sezai Çiçek ise davayı en başından beri takip ettiklerini belirtti.

Sanıkların, yargılama süreci içerisinde yaptıkları savunmalar, beyanlar ve konuşmalarda örgüt üyeliklerini baskın bir şekilde tevil ettiklerini dile getiren Çiçek, şunları kaydetti:

''Yaptıklarına karşı hiçbir pişmanlık göstermediler. Darbeyi engelleyen halka karşı 'Bunlar teröristti, bizi provoke ettiler.' şeklinde halkın ve toplumun aklıyla alay edecek şekilde savunmalar yaptılar. Hala kendilerine öz güvenleri çok yüksek. Sanki darbeci olarak suç işleyen kendileri değil darbeye direnen içerisinde 16 yaşındayken şehit olan Mahir Ayabak dair halk olarak onlar suçlular. Hatta bunlardan bir tanesi kurmay başkanı olan yarbay rütbesindeki bir şahıs, kullanmış olduğu tankın farı kırıldı diye suç duyurusunda bulunabilecek kadar cüretkar. Hiçbir sanık, özellikle ağırlaştırılmış müebbet cezası alan sanık pişman değil, yaptıklarıyla adeta gurur duyuyor. Malumunuz bu işgal görünümlü bir darbe girişimiydi. Arkasında da ülkenin parçalanması, iç savaşa yöneltilmesi hadisesi vardı. Bu sebeple verilen cezalar özellikle ilk 10 kişi için söylüyorum, yapmış oldukları fiiller ve sonraki davranışlar da dikkate alındığında daha az gibi.''

İSTİNAF, İBB İŞGALİ DAVASINA İLİŞKİN KARARINI VERDİ

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) işgali ve burada çıkan olaylarda Prof. Dr. İlhan Varank'ın da aralarında bulunduğu 14 kişinin şehit edilmesine ilişkin 40 sanığa verilen hapis cezaları ile 11 er hakkında kurulan beraat hükümlerini usul ve yasaya uygun buldu.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesince 25 Mayıs 2018'de karara bağlanan 52 sanıklı İBB'nin işgali davasına ilişkin yapılan istinaf başvurularını karara bağladı.

Ceza Dairesinin dosya üzerinden yaptığı incelemenin ardından verdiği kararda, İlhan Varank'ın da aralarında bulunduğu 14 kişi "şehit" olarak, 190 kişi ve kurum "katılan", 80 kişi de "müşteki" sıfatıyla yer aldı.

Daire, eski Albay Zeki Demir, eski Yüzbaşılar Ramazan Ertürk, Yakup Karaçelik ve Mustafa Alper Şengören ile İBB Sivil Savunma Sekreteri Mehmet Tunç'un da aralarında bulunduğu 40 sanık hakkında verilen hapis cezalarını usul ve yasaya uygun buldu.

"Anayasa'yı ihlal" suçundan suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına karar verilen eski AFAD İstanbul İl Müdürü Gökay Atilla Bostan hakkında ise delillerin yeniden değerlendirilmesi için dosyanın ayrılarak yeni esasa kaydedilmesine ve yeniden yargılama yapılmasına karar verildi.

Daire, yerel mahkemece 11 er hakkında verilen beraat hükümlerini usul ve yasaya uygun buldu.

Ceza Dairesi, 40 sanığın tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.

ESKİ İBB SİVİL SAVUNMA SEKRETERİ TUNÇ'UN CEZASI DÜZELTİLDİ

Ceza Dairesi, eski İBB Sivil Savunma Sekreteri Mehmet Tunç'a "6136 sayılı yasaya muhalefet" suçundan verilen 3 yıl hapis ve 3 bin 750 lira adli para cezasına yönelik hükmün düzeltilmesine karar verdi.

Sanık hakkında verilen cezada alt sınırdan ayrılmayı gerektirir neden bulunmadığı gerekçesiyle sanığın 1 yıl hapis ve 500 lira adli para cezasına çarptırılmasına karar veren daire, 1 yıl hapis cezasını da 7 bin 300 lira adli para cezasına çevirdi.

Ceza dairesi, sanık Tunç hakkında diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verdi.

YEREL MAHKEMENİN KARARI

İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi, 52 sanıktan eski Albay Zeki Demir, eski Yüzbaşılar Ramazan Ertürk, Yakup Karaçelik ve Mustafa Alper Şengören, eski Teğmen Ömer Sevim, eski Asteğmen Fatih Sultan Mehmet Samancı, eski Uzman Onbaşı Sercan Met, eski Uzman Çavuş Ömer Er ile İBB Sivil Savunma Sekreteri Mehmet Tunç ve eski AFAD İstanbul İl Müdürü Gökay Atilla Bostan'ın "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına karar vermişti.

Sanık 42 erden 31'inin aynı suçtan müebbet hapisle cezalandırılmasına karar veren mahkeme heyeti, 11 erin kasten hareket ettikleri ve atılı suçu işlediklerine ilişkin cezalandırmaya yeterli her türlü şüpheden uzak kesin delil mevcut olmadığı gerekçesiyle tüm suçlardan beraatlerine hükmetmişti.

14 KİŞİNİN ŞEHİT EDİLMESİNE 14'ER KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET

Mahkeme heyeti, 8 rütbeli sanığı çıkan olaylarda 14 kişinin şehit edilmesine neden oldukları gerekçesiyle "kasten öldürme" suçundan 14'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum etmişti. Bu sanıkları ayrıca 182 kişiye yönelik "kasten öldürmeye teşebbüs" suçunu işledikleri gerekçesiyle de 2 bin 912'şer yıl hapisle cezalandırmıştı.

Heyet, 31 eri ise 14 kişinin şehit olmasına neden oldukları gerekçesiyle "kasten öldürme" suçundan 14'er kez müebbet hapse, 182 kişiye yönelik "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan da 2 bin 426'şar yıl hapis cezasına çarptırmıştı.

Mahkeme heyeti, ayrıca İBB Sivil Savunma Sekreteri Mehmet Tunç'a "6136 sayılı yasaya muhalefet" suçundan 3 yıl hapis ve 3 bin 750 lira adli para cezası, eski Yüzbaşı Mustafa Alper Şengören'e de "kasten yaralama" suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası vermişti.