Geçen 4 Temmuz’da iktidardaki birinci yılını tamamlayan İngiltere Başbakanı Keir Starmer, bu kısa sürede “yolcu” kıvamına geldi. Büyük çoğunlukla iş başına gelen İşçi Partisi liderinin reytingleri dibe vurdu. Yüksek enflasyon (% 3.5), yüksek enerji fiyatları ve hayat pahalılığı başlıca nedenler. Sol bir vizyonla yapısal reformlara girişecek yerde eski Muhafazakar hükümetin devamı gibi görünmesi, soğuk duruşuyla liderlik vasfına sahip olmaması, karizma yoksunluğu yüzünden TV ve sosyal medyada sıkıcı bulunması da önemli faktörler. Malûl aylığı ile kışlık yakıt yardımlarını kesmeye yeltenince, kendi parti saflarında bile isyan çıktı, mecburen tekliften çark etti. Gazze politikası ise Müslümanlar ile işçi sınıfını uzaklaştıran nedenler.
Hele o pişmanlıkları ve gafları. Göçü azaltmaya yönelik konuşurken kendi ülkesi için “yabancılar adası” sözü büyük tepki gördü, sonraları ifadesinden ötürü derin pişmanlık duyduğunu söyledi. Gazze’de ateşkes ve İsrailli rehinelerin iadesi çağrısını yaparken dil sürçmesi felaketti. Rehineler (hostages) yerine “sosislerin” iade edilmesini istiyordu: “Return of the sausages…”
Fakat yine de Keir Starmer’ın varlığı onu İngiltere’nin en tehlikeli adamı yapmıyor, çünkü koltuk ısrarı pek kolay değil. İktidardaki partinin, istemediği liderin yerine yeni başbakan seçmesi mümkün – bkz Muhafazakar Parti’nin Boris Johnson, Liz Truss, Richi Sunak silsilesi!
Esas tehlike popülist lisandan karizmaya Starmer’ın antitezi olan başka bir siyasetçi: Brexit’in mimarı Nigel Farage. Reform UK partisinin göçmen düşmanı sağ popülist lideri Nigel Farage yakın geçmişe kadar medya ve kamuoyunda palyaço muamelesi görüyordu. Ancak son bir yıl içinde yükselen grafiği nedeniyle “İngiltere’nin müstakbel Başbakanı” raddesine geldi.
Başbakan Starmer sıkıcı mı? Farage alabildiğine eğlenceli. Parti kongresinde “Can’t take my eyes off you” ile dans etmeler, pub’larda vatandaşla bira tokuşturmalar. Sahnesi, Trump’ın YMCA çalkalamasından daha başarılı, sonra sesleniyor eğlenen partili kalabalığa “Sizce Starmer parti kongresinde böyle bir şey yapabilir mi?”
Hayır Starmer yapamıyor. Milletin güldüğü Farage’ın müstakbel başbakanlığı giderek ciddiyet kazanıyor. Starmer’ın sağ cenahta en büyük rakibi artık muhalefetteki Muhafazakarlar değil, direkt Farage. Başbakan’ın halk nezdindeki görev onayı sadece yüzde 23; kendi partili yoldaşları bile icraatına kuşkuyla yaklaşıyor. Muhafazakarlar 14 yıllık iktidar boyunca öyle güven erozyonuna uğradılar ki, uzun süre öyle kalacak gibi görünüyorlar. Peki geriye kim kalıyor? Mesela Rod Stewart “Farage’a bir şans vermeliyiz” diye beyanatta bulunuyor.
Şansı yüksek. Geçen mayıs ayındaki yerel seçimlerde Farage takımı kent konseylerinde üyeliklerin yüzde 40’ını kazandı, İşçi Partisi kayıplara uğradı. Ülke çapındaki anketlerde İşçi Partisi’nin altı puan, Muhafazakarların 12 puan önünde. Bahisçiler Starmer’ın halefi olarak Farage’ı favori gösteriyor, tehlikeli bir cisim yaklaşıyor. TikTok’ta Farage’ın takipçi sayısı 1.3 milyon; parlamentodaki diğer 649 vekilin toplam takipçi sayısından fazla.
BREXIT’TEN PARLAMENTOYA
Evet Nigel Farage geçen 2024 seçiminden beri milletvekili, diğer dört partilisiyle birlikte. Oy çokluğuna dayalı seçim sistemi nedeniyle Farage yıllarca seçilmeyi başaramamıştı. Büyük partilere çalışan sistemde bir seçim çevresini kazanan vekilliği de elde ediyor, aşırılar ise parlamento dışında kalıyordu. Farage yedi kez bu engele takıldı. Ancak Reform UK partisi popülist söylemiyle öyle seviliyor ki, dezavantaj avantaja dönüşüyor.
Nigel Farage seçim zaferi kutlamasındaNigel Farage hayatının yarısını İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılması hedefine adamıştı. Ülkeyi boydan boya turluyor, ateşli konuşmalar yapıyor ve böylelikle kitlelerin Brüksel’e, seçkinlere ve göçe karşı bilenmesini sağlıyordu. Sonunda dönemin Muhafazakar Başbakanı David Cameron, kendi partisi içindeki AB karşıtlarını susturma umuduyla referandum kararı aldı. Brexit taraftarlarının referandum başarısında Farage’ın yürüttüğü provokatif kampanyanın büyük payı vardı. Farage bu zaferinden sonra medya kanalıyla ajitasyon rolüne soyundu; özellikle de Fox News’un İngiliz versiyonu olan GB News üzerinden.
Nigel Farage’ın hedefinde küçük çaplı bir “exit” daha var. Doğup büyüdüğü Downe kasabasını Londra’dan koparıp kırsal hayatı büyük kentin zehirleyici etkisinden kurtarmak. Yıllarca Kent Dükalığı’nın parçası olan 300 nüfuslu kasaba metropole bağlanmıştı. Farage’ın doğduğu Victoria tarzı kır evi, Charles Darwin’in evrim teorisini geliştirdiği evin hemen bitişiğinde.
Farage ekonomik zararında katiyen sorumluluk payı taşımadığı Brexit’ten artık hiç bahsetmiyor, konu açıldığı zaman “Geçiş süreci bana bırakılsa büyük başarı olurdu” diyor. Brexit’in yerini göç karşıtı retorik almış bulunuyor. Boş zamanlarında balık tutan Farage’ın Dover’de sayfiye evi var, dolayısıyla Manş’ı geçenleri en erken o fark ediyor. Sahilde “Genç erkekler ülkemizi istila ediyor” diye hasmane videolar çekip sosyal medyada paylaşıyor. Brexit sonrası AB kökenli iş gücü çekildiği için Boris Johnson Hükümeti puan bazlı vize sistemiyle açığı kapatmaya çalışmış ve rekor yılı olan 2023’de ülkeye gelenlerin sayısı, gidenleri 860 bin aşmıştı. Şimdi Farage yüksek ev kiralarından aylarca dişçi randevusu beklemeye kadar her şeyden bu akını sorumlu tutuyor.
Reform UK partisinin programı büyük ölçüde fantezilere dayanıyor: Düzensiz göçmenleri Manş üzerinden Fransa’ya sürerek akını sıfıra indirmek, vergi muafiyetlerini artırıp yabancı zenginleri ülkeye çekerek, onlardan alınan vergileri dar gelirlilere dağıtmak gibi. Kimilerine göre bunun adı “Robin Hood ekonomisi”, siyaset bilimcilere göre ise realiteyle alakası olmayan, İngiltere’yi iflasa sürükleyecek fantezi politikaları.
Bir biyografiye göre Farage okul yıllarında azılı ırkçı olarak tanınıyor ve Hitler şarkıları söylüyormuş. Farage bu konudaki sorulara karşılık “Solcu bir öğretmen vardı, onu kızdırmaya çalışıyordum” diyor. Aslında yetişkin hayatında aşırı sağdan uzak durduğuna dair emareler var. Neo-faşist Milliyetçi Parti’yle çatıştığı ve İngiltere’nin en aşırı sağcı figürü Tommy Robinson’u partiye alması için Elon Musk’tan baskı geldiğinde buna direndiği biliniyor.
Farage müstakbel başbakan olarak görülüyor ama kadrosuzluğu malum, dört yıl sonraki seçime kadar tek başına icracı bir ekip oluşturması mümkün değil. Parti kadrolarını güçlendirme işini, start-up dünyasından tanınan Zia Yusuf’a delege etti. Anne ve babası Sri Lanka göçmeni olan Yusuf parti başkanlığını üstlendi, ancak partili bir milletvekilinin Başbakan Starmer'a "Çarşafı yasaklaycak mısın?" sorusuna sinirlenip geçen ay istifa etti, iki gün sonra da geri döndü.
BİR UÇAK KAZASI, ÜÇ KADIN
Nigel Farage’ın karakterini ve kadınlarla olan ilişkisini, ölümün kıyısından döndüğü olay tam isabetle anlatıyor.
Farage 2010 seçim günü parti bayrağını küçük bir uçakla uçurup göklerde dalgalandırmak istiyor. İki kişilik uçakta pilota eşlik ediyor. Kalkıştan kısa bir süre sonra bayrak dümene takılıyor ve uçak düşüyor. Farage kanlar içinde sürünerek enkazdan çıkıyor, mucize eseri pilot da kurtuluyor. Hikayeye göre üç kadın birden hastaneye koşturuyor; Farage’ın dört çocuğunun annesi Alman asıllı karısı Kirsten, bugün birlikte olduğu Fransız Laure Ferrari ve 17 yaş küçük İngiliz sevgilisi Annabelle Fuller. Parti görevlileri üç kadının hasta yatağı başında karşılaşmaması için seferber oluyor.
Nigel Farage ve pilot bu kazadan sağ çıktıFarage Avrupa Parlamentosu üyesi olduğu dönemde üç kadını da işe almıştı, oysa vergi mükellefinin parasını bu şekilde kullanması parti kurallarına aykırıydı.
O kadınlardan Annabelle Fuller, AP’de Farage’ın ateşli konuşmalarını kaleme alıyor, seçmenden gelen e-mailleri yanıtlıyordu. Şimdi ise eski patronunu şöyle anlatıyor: “O klasik bir narsisttir. Kendisini bir çeşit kurtarıcı mesih olarak görür. İhtiyacı olduğu sürece önüne gelen herkesi kullanır. Sonra terk eder. Kabahat hep sendedir, onun asla hatası olamaz. Er ya da geç herkesle, özellikle de potansiyel rakipleriyle yollarını ayırır. Ama çok pratiktir, bir haber çıktı mı kimselere danışmadan o dakika gazetelere manşet verir. Oturup da sağlık sistemi üzerine bir fikir geliştirmemiştir. Protest bir hareketin başındayken tamam da, Downing Sokağı’nda kaosa neden olur. İntikamcı bir adamdır. Farage yönetimine asla katlanamam, ülkeyi terk ederim.”
Annabelle Fuller, bugün artık Trixy Sanderson. Farage ile olan geçmişini silmek için adını bile değiştirmiş.