Motosiklet sorunu nasıl çözülür? Almanya nasıl çözdü
Başta İstanbul olmak üzere trafikte özellikle de paket servis taşıyan ve kurye olarak çalışan motosikletlerle ilgili ciddi bir sorun var. Hem kargaşaya hem de kazaya neden olan bu düzensizlik için ne yapılabilir? Nasıl bir çözüm ve düzenleme gerekli? Esra Toptaş yazdı…

Ulaşım ve trafik uzmanı Suat Sarı, Almanya’da yaptığı araştırmalar üzerinden hem bir karşılaştırma yapıyor hem de çözüm önerileri sunuyor:
* Türkiye İstatistik kurumu verilerine göre, Türkiye’de 7 milyon İstanbul’da ise 900 bin motosiklet var. Bu motosikletlerin birçoğu restoran, market, kurye, posta amaçlı ve çoğunlukla ticari amaçla kullanılıyor.
* Ancak motosikletlerde ticari ve hususi ayrımı ruhsatlarda belirtilmediğinden ne kadar motosikletin ticari amaçla kullanıldığı da net olarak bilinmiyor..
* Yasal olarak ticari amaçlı kullanılan motosikletlerin sürücülerinin A , A1, A2 cinsi ehliyetlere sahip olmaları gerekli.
* Başta İstanbul’da olmak üzere şehirlerimizde trafikte bir motosiklet sorunu olduğu aşikar. Özellikle fast food sektöründe, limitli bir teslimat zamanı anons edildiğinden ve paket başına prim alındığından, bu sektörde çalışan sürücülerin teslimatları daha çabuk yapma acelesi ile aşırı hız başta kural ihlalleri yaparak kazalara sebep olduklarını hep birlikte gözlemliyoruz..
* Bununla birlikte eve servis ve kurye olan motosiklet sürücülerinin özlük haklarıyla ilgili sorunlar da sık sık gündeme geliyor.
* Sigorta gözetim sisteminden yaptığım incelemede, Türkiye’de kullanılan motosikletlerin %70’inde trafik zorunlu sigortası %90’ında ise kasko bulunmuyor. Bu durumda motosiklet kazalarında karşı tarafa verilen zararlarda, herhangi bir tazminatın tahsili de son derece imkansız hale geliyor.
* Türkiye’de meydana gelen trafik kazalarında ölenlerin ¼’ü motosikletlerin karıştığı kazalardan kaynaklanıyor. 2024 yılında bu kazalarda 1.224 yaya ve motosiklet kullanıcısı hayatını kaybetti.
* Motosiklet ile kaldırımlarda uğranılan kazalarda, ölüm ve yaralanma oranları çok daha yüksek.
* Almanya’da yaptığım araştırmalarda gördüm ki;
Almanya’nın herhangi bir kentinde motosikletiniz ile veya firmanın motosikleti ile fast food veya kurye olarak göreve başlamadan önce;
A1, A2 veya A sınıfı motosiklet ehliyetini sunmanız gerekir. Bu ehliyet sınıfı kullanılan motosikletin gücüne göre değişiyor. Sürücünün 18 yaşını doldurmuş olması zorunlu.
İşveren firma, sürücüye kask, reflektörlü mont, eldiven gibi koruyucu ekipmanları temin ediyor.
İşveren, sürücünün ; herhangi bir kazaya karışıp karışmadığını, trafik suçu işleyip işlemediğini, trafik ceza puanını , motosiklet eğitimi belgelerini, sabıka kaydını, sağlık raporunu sürücüden talep ediyor.
* İşveren motosikletlere trafik zorunlu sigorta ve kasko yapmak zorunda.
Bu belgeler kentin belediyesine veya ilçe emniyet müdürlüğüne iletildikten sonra sürücü göreve başlayabiliyor.
Bu belgeler olmadan motosikletçiyi işe başlatan işveren tespit edildiğinde, işletme ruhsatı askıya alınıyor.
Almanya Kara Yolu Trafik Yasası’nın 21. Maddesi gereği; işveren bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor.
* Üstelik işverenin sorumluluğu sadece cezayla sınırlı değil. Böyle bir durumda kasko sigortası yapılmamışsa olası tüm maddi, manevi tazminatları işveren ödemek zorunda kalıyor.
* Ayrıca, organizasyonel söz konusuysa; yani işveren gerekli sürücü belgelerini kontrol etmediyse, zararlar nedeniyle 1 milyona euro’ya varan para cezalarıyla karşılaşabiliyor.
* Sistemin oto kontrolü böyle sağlandığından Almanya’da motosiklet kazaları yılda 500 ölüm sayısını aşmıyor. Almanya benzeri yaptırımların uygulanması durumunda, bu kazalar % 50 oranında azalacaktır.