Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan açıklamalar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 29 Ekim Özel Programı'nda konuştu. Konuklara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'yi ve Türk demokrasisini güçlendirme davasının en sağlam dayanağının milletin sarsılmaz iradesi olduğunu belirterek, reform ve kalkınma adımlarının bu iradenin rehberliğinde kararlılıkla süreceğini vurguladı. Altay tankının Türk Silahlı Kuvvetlerine teslimiyle savunma sanayiinde yeni bir eşiğe geçildiğini, Kahramankazan'daki modern tesisin açılışıyla birlikte gelecek altı yılda 256 adet Altay'ın envantere katılacağını belirten Cumhurbaşkanı, bu hamleyi Türkiye Yüzyılı'nın kritik kilometre taşlarından biri olarak vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan terörsüz Türkiye sürecine de değinerek 102 yıllık cumhuriyetin 86 milyonun el ele, gönül gönüle vererek; farklılıklar yerine müştereklere odaklanan bir birliktelikle daha da yüceltileceği kaydetti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Özel Programı’nda Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde açıklamalarda bulundu.
"Millet, binlerce yıldır olduğu gibi, muhabbetle kucaklaştığı müddetçe Türkiye'nin kutlu yolculuğunun önünü kesebilecek hiçbir dahili, harici odak yoktur." ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
Sadece ülkemizin değil, medeniyet coğrafyamızın tamamına huzur ve istikrar getirecek Türkiye Yüzyılı'nın kilometre taşlarını döşemeye devam ediyoruz. 20 yıl öncesine kadar savunma sanayisi yüzde 80 dışa bağımlı bir ülke, gayretlerimiz neticesinde bugün dünyayla rekabet edebilir konuma yükselmiştir. Terör tehdidinin tamamen sıfırlandığı, her metrekaresinde huzurun en üst seviyede egemen olduğu Türkiye'yi sabırla, azimle, sağduyuyla inşa etmekte kararlıyız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
Anadolu'daki ilk akınlarımızdan İstanbul'un fethine, Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan 15 Temmuz destanına bir gül bahçesine düşercesine toprağa düşen şehitleri rahmetle andığını belirterek sözlerine başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, binlerce yıllık tarihinde esarete boyun eğmeyen, zulme rıza göstermeyen, istiklaline âşık bir milletin mensupları olduklarını kaydetti. Sütçü İmam ve Şahin Bey gibi kahramanları anarak millî mücadelenin “muazzez ve muazzam bir direniş” olduğunu hatırlattı.
"TÜRKİYE'NİN ÖNÜNÜ KESEBİLECEK GÜÇ YOK"
Türkiye Cumhuriyeti’nin devamlılık ilkesine dayalı, kadim devlet geleneğinin son halkası olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 102 yıl önce ilan edilen Cumhuriyetin “hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir” ilkesiyle millî iradenin şahlanışı olduğunu altını çizdi. Cumhuriyetin mütemmim cüzünün demokrasi olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, tek parti yılları ve darbe dönemlerinde yolculuğun kesintiye uğrasa da engellerin aşılarak bugünlere gelindiğini kaydetti. “Türkiye’yi ve Türk demokrasisini güçlendirme davamızda en önemli dayanağımız milletimizin sarsılmaz iradesidir” diyerek bu irade sapasağlam ayakta oldukça ve millet muhabbetle kucaklaştıkça Türkiye’nin önünü kesebilecek hiçbir dahili ve harici odağın bulunmadığını ekledi.
"ALTAY TANKIMIZI ORDUMUZUN EMRİNE VERECEĞİZ"
Bizim, maziden aldığımız mirası zenginleştirip atiye taşıyan; vatanı şehit ve gazilerin olduğu kadar Rabbimizin emaneti gören vefakâr bir millet olduğumuzu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün 102 yıl öncesine kıyasla çok farklı bir noktada bulunulduğunu kaydetti. Savunma sanayiinden ekonomiye, ulaştırmadan eğitime, sağlıktan dış politikaya kadar her alanda büyük bir kalkınma seferberliğinin sürdüğünü altını çizdi. “Dün Kahramankazan’da savunma sanayimiz adına kıvanç verici bir tesisin açılışını yaptık; Altay’ın Silahlı Kuvvetlerimize teslimini gerçekleştirdik” diyerek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gelecek altı yıl içinde 256 adet Altay tankını ordumuzun envanterine kazandırmayı hedefliyoruz.” Bu adımın Türkiye Yüzyılı’nın kritik kilometre taşlarından biri olduğunu ekledi.
"HEM SAHADA HEM MASADA GÜÇLÜ VARLIK GÖSTERİYORUZ"
Kurtuluş Savaşı’nda kağnıyla mermi taşıyan kahramanlardan alınan güçle Türkiye’nin kendi tankını, savaş gemilerini, İHA’larını, helikopterini ve savaş uçağını yaptığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20 yıl önce savunma sanayinde yüzde 80 dışa bağımlı olan Türkiye’nin bugün dünya ile rekabet edebilir konuma yükseldiğini kaydetti. Direksiyon emin ve ehil ellerde olduğunda nelerin başarılabildiğini dost-düşman herkese gösterdiklerinin altını çizdi. Barışın, huzurun, iyilik ve adaletin hamiliğini üstlenen bir millet olarak dostları en zor zamanlarında yalnız bırakmadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, savaş ve çatışmaların sona erdirilmesinden insani kriz ve afet bölgelerindeki yardımlara kadar “hem sahada hem masada güçlü bir varlık” gösterdiklerini ekledi.
"HEDEFİMİZE HEP BERABER VASIL OLACAĞIZ"
Elde edilen başarıları daha yüksek seviyelere çıkaracaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı, şehit ve gazilerin emanetini muhafaza etmekle kalmayıp daha yükseklere taşımayı hükümetin temel önceliği olarak gördüklerini kaydetti. Terör tehdidinin tamamen sıfırlandığı, güvenlik ve huzurun en üst seviyede egemen olduğu bir Türkiye’yi inşa etme kararlılığını yineledi. Devletin tüm imkânlarını basiret ve ciddiyetle kullanarak süreci suhuletle yürüteceklerini altını çizdi. “Birbirimize kenetlenerek, kardeşliğimizi perçinleyerek, farklılıklar yerine müşterek noktalara odaklanarak bu hedefimize hep beraber vasıl olacağız; 102 yıldır birlikte yaşattığımız Cumhuriyetimizi 86 milyon el ele, gönül gönüle vererek daha da yücelteceğiz” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, istiklal mücadelemizin tüm şahsiyetlerini bir kez daha saygıyla anıyorum. Vatanımız, ezanımız, devletimiz için canlarını ortaya koyan şehit ve gazilerimize yüce Allahtan rahmet diliyorum.
2025 CUMHURBAŞKANLIĞI KÜLTÜR VE SANAT BÜYÜK ÖDÜLLERİ AÇIKLANDI
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı:
2025 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülüne layık görülen sanatçılarımızı paylaşmak istiyorum. Bilim ve Kültür alanında Süleyman Seyfi Öğün, "Resim" alanında Yalçın Gökçebağ, "Müzik" alanında Yalçın Tura, "Arkeoloji" alanında Fahri Işık, fotoğraf alanında Ali Jadallah'a ödüllerini tevcih edeceğiz. Ödül sahiplerimizi tebrik ediyor, kendilerine teşekkür ediyorum. Atatürk Uluslararası Barış Ödülünü ise BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e takdim edeceğiz. Sayın Guterres'e tüm dünyada barışın hakim olması için yürüttüğü çalışmalar nedeniyle teşekkür ediyorum. Sizleri ve aziz milletimizi bir kez daha muhabbetle selamlıyor, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun diyorum, sağ olun, var olun, kalın sağlıcakla...