Dünya üzerindeki en gizemli izler: Nazca çizgileri kimler tarafından neden ve nasıl yapıldı?
Gizem, tarih ve astronomiyle iç içe geçen bir coğrafyada, insanlık tarihinin en büyük bilmecelerinden biri yatıyor: Nazca Çizgileri. Peru'nun kurak topraklarına kazınmış bu dev figürler, binlerce yıldır bozulmadan kalmayı başardı. Ama onları kim, neden ve nasıl çizdi? Bilim insanları hâlâ bu soruların yanıtını arıyor!

Gökyüzüne mesaj mı, tanrılara adak mı, yoksa sadece sanat mı? Peru’nun güneyinde yer alan devasa Nazca Çizgileri, yıllardır bu soruların merkezinde. Sadece havadan görülebilen bu eşsiz şekiller, insanlığın yaratıcılığı ve gizem arayışı konusunda büyüleyici bir örnek!

NAZCA ÇİZGİLERİ NEREDE BULUNUR?
Nazca Çizgileri, Peru’nun güneyinde yer alan kurak Pampa Colorada (Kızıl Düzlük) bölgesine yayılmış devasa jeogliflerdir. Toplamda 450 kilometrekarelik bir alanı kaplayan bu çizgiler, sadece havadan bakıldığında net olarak görülebilecek şekilde tasarlanmıştır. Lima’nın 450 kilometre güneydoğusunda yer alan bu antik kalıntılar, Nazca şehrine oldukça yakındır.

KİMLER TARAFINDAN VE NE ZAMAN YAPILDI?
Çoğu araştırmacı, çizgilerin MÖ 200 ile MS 600 yılları arasında yaşamış olan Nazca kültürüne ait olduğunu kabul eder. Ancak bazı jeogliflerin daha eski olduğu ve Paracas kültürüne kadar uzandığı düşünülmektedir. Paracas çizimlerinde daha çok insan figürleri görülürken, Nazca çizgilerinde hayvanlar, bitkiler ve geometrik şekiller ön plandadır.

HANGİ ŞEKİLLER VAR?
Nazca Çizgileri arasında 800’den fazla düz çizgi, 300 civarında geometrik şekil ve 70’ten fazla canlı figürü yer alır. En bilinen figürler arasında; 135 metre uzunluğunda bir kondor kuşu, 110 metrelik bir maymun, 50 metrelik sinekkuşu, 46 metrelik bir örümcek ve 285 metrelik bir pelikan bulunur. Bunlara ek olarak spiraller, üçgenler, yamuklar ve düz çizgiler de dikkat çeker.

NASIL YAPILDILAR?
Çizgiler, yüzeydeki oksitlenmiş kırmızımsı taşların 12-15 cm kadar kazınıp altındaki açık renkli kumun ortaya çıkarılmasıyla yapılmıştır. Bu teknik sayesinde “negatif” bir görüntü oluşur. Bölgenin neredeyse hiç yağış almaması, bu çizimlerin binlerce yıl bozulmadan kalmasını sağlamıştır.

NASIL KEŞFEDİLDİLER?
Çizgiler ilk olarak 1926 yılında Perulu arkeolog Toribio Mejía Xesspe tarafından belgelenmiştir. Ancak havadan bakılmadıkça anlaşılamayacak kadar büyük oldukları için asıl fark edilmeleri, 1930’larda uçakların bölgede uçmasıyla olmuştur. 1941 yılında Amerikalı tarihçi Paul Kosok, bir çizgiyi kış gündönümünde güneşle hizalanmış şekilde gözlemlemiş ve bu devasa alanı “dünyanın en büyük astronomi kitabı” olarak tanımlamıştır.

MARIA REICHE VE HAYATINI ADADIĞI SIR
Kosok’un ardından çalışmaları devralan Alman bilim insanı Maria Reiche, ömrünü Nazca Çizgileri’ni incelemeye adamıştır. Çizgilerin yıldız kümeleriyle hizalı olduğuna inanan Reiche, onların dev bir takvim sistemi olduğunu savunmuştur. Ayrıca bu alanı korumak için büyük bir mücadele vermiş, bölgeye yerleşip ziyaretçileri bilinçlendirmiştir.

TARTIŞMALI TEORİLER
Reiche ve Kosok’un gökyüzü teorileri 1970’lere kadar kabul görse de, daha sonra bu görüşler sorgulanmaya başlanmıştır. 1997’de başlatılan Nasca-Palpa Projesi kapsamında yapılan kazılarda, çizgilerin ucunda platformlar ve törensel izler bulunmuştur. Bu da onların dini amaçlarla, özellikle suyla ilgili ayinler için yapıldığını düşündürmüştür.

National Geographic araştırmacısı Johan Reinhard, bu çizgilerin suya ve berekete ulaşmak için yapılan ritüellerin parçası olduğunu öne sürmüştür. Örneğin örümcek yağmuru, sinekkuşu bereketi simgeler. Spiral ve hayvan motifleri de bu doğa ile bağlantılı simgeleri yansıtır.

GÜNÜMÜZDE NAZCA ÇİZGİLERİNE NE OLDU?
Bölgenin aşırı kurak yapısı bu jeogliflerin korunmasına yardımcı olmuşsa da, bugün en büyük tehdit kaçak yerleşimciler ve çevresel bozulmadır. 1994 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alınan çizgiler, hâlâ sırlarla doludur ve bilimsel araştırmalar devam etmektedir.
Kaynak: Brittanica, National Geographic, Unesco, Peru for Less