Genç kadını önce boğdu sonra parçalara ayırdı!
Sokağa bırakılan bir koliyi açan polis ekipleri, karşılaştıkları manzara karşısında dehşete düştü. Kolinin içinden parçalanmış bir kadın cesedi çıktı. Kısa süre sonra, aynı kadına ait kesilmiş kol ve bacaklar da farklı noktalarda bulundu. İlk etapta, daha önce İstanbul'da yaşanan ve kamuoyunda "Kesik Bacaklar Cinayetleri" olarak bilinen seri cinayetlerle bağlantılı olabileceği düşünülen olay, bambaşka bir vahşet çıktı. Zanlı, genç kadını saç kurutma makinesinin kablosuyla boğduktan sonra cesedi parçalara ayırarak farklı noktalara attığını itiraf etti. Kan donduran bu olayı o dönem takip eden gazeteci Elvan Ezber, Habertürk'e anlattı. Mustafa Şekeroğlu'nun özel haberi..

Tarihler 24 Temmuz 2003'ü gösteriyordu. İstanbul’un nemli sıcağı kentin üstüne çökmüştü. Gelen bir ihbar İstanbul emniyetinin telsiz kanalında yoğun muhabereye neden oldu. Haber merkezi, önce Zeytinburnu İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerini, ardından olay yeri ve cinayet masası dedektiflerini anons ederek acil olarak Zeytinburnu tren istasyonun olduğu yere gidilmesini istedi. Eğer bir olay yerine cinayet masası ekibi gönderiliyorsa, orada bir cinayet vakası var demekti. Bu da polis muhabirlerinin ilgisini çeken bir konuydu.
PARÇALANMIŞ KADIN CESEDİ BULUNDU
O dönem tüm bu anonsları dinleyen görevli polis muhabirleri vardı. O gazeteciler bu anonsu duyar duymaz, en hızlı şekilde olay yerine gitmeye ve konuyu takip etmeye çalışırlardı. Bunlardan biri de Milliyet’in acar muhabiri Elvan Ezber’di. Olay yerine giden polis ekipleri, ihbara neden olan paketlenmiş bir karton koli buldu. Koliyi açtıklarında tüyler ürperten bir manzarayla karşılaştı. Kolinin içinde parçalanmış kadın cesedine ait vücut parçası çıkmıştı. Bir süre sonra da kesilmiş kollar ve bacaklar başka bir yerde bulundu.
SERİ KATİL GERİ Mİ DÖNDÜ?
Aynı gün yaşanan bu olay gündemde bomba etkisi yarattı. Bu olay 8 Ocak 2000’de başlayan ve 20 Temmuz 2001’de son bulan ‘Kesik Bacaklar’ cinayetlerini akıllara getirdi. 6’sı kadın 8 kişi öldürülmüştü. Katledilen bu kişilerin bacakları da seri katil tarafından kesilmişti. Kurbanlarından sadece 18 yaşındaki hukuk öğrencisi Yasemin Durgun’un kimliğinin belirlendiği cinayetlerin faili tespit edilememişti. Zeytinburnu’nda bulunan bu olay da ‘kesik bacaklar’ cinayetlerinin devamı olabilir miydi? Yani seri katil geri mi dönmüştü? Gazeteler bu olayı böyle görmüştü.
KISA SÜREDE KİMLİĞİ TESPİT EDİLDİ
O dönem bu olayı takip eden Milliyet muhabiri Elvan Ezber, olay yerinde dehşet bir görüntüyle karşılaştıklarını belirterek “Tabii o dönem polis telsizlerini dinliyorduk. Olay yerlerine bu yüzden hızlı gidebiliyorduk. Kolide parçalanmış kadın cesedi gördük. Kol ve bacakları yoktu. Kısa bir süre sonra başka yerde kol ve bacakları bulununca tabii ki aklımıza o kesik bacaklar cinayetlerini işleyen seri katil geldi. Acaba o olayla bağlantısı var mıydı? Biz de bunu dikkatlice takip etmeye başladık. Ancak cinayet masası öldürülen kadının kimliğini kısa sürede tespit etti. Öldürülen kadın Azeri uyruklu bir kadındı." dedi.
KADINLA İLGİLİ DETAYLAR ÇIKTI
Cinayet masası ekipleri kısa sürede cesedi bulunan kadının Azerbaycan uyruklu Hicran adlı genç kadın olduğunu tespit etti. Yapılan çalışmalara göre kadının 3 yıl önce Türkiye'ye gelip Afyonkarahisarlı bir gençle sahte nikah yaptığı ve bu sayede Türk vatandaşlığına geçtiği belirlendi. Türk vatandaşı olduktan sonra İstanbul'da evli ve zengin bir iş insanı ile sevgili olan genç kadın, bir süre sonra sevgilisi tarafından terk edildi. Bu ilişkiden sonra ise para karşılığında erkeklerle birlikte olan Hicran adlı kadının kiralık ev aradığı öğrenildi.
BU DİĞER OLAYLARA BENZEMİYORDU
Kadının kimliğinin tespit edilmesinden sonra soruşturmanın derinleştiğini anlatan gazeteci Elvan Ezber, şöyle konuştu; “Polis, genç kadının en son kimlerle görüştüğünü tespit etmek için telefon kayıtlarını incelemeye aldı. Tabii olayı takip ettikçe kadının cesedinin parçalanış ve bulunuş şeklinden kesik bacaklardaki olaylarla benzer olmadığını düşündük. Çünkü kesik bacaklardaki tüm kurbanların sadece bacakları bulunmuştu. Ama bu olayda kadının gövdesi ve her parçası bulunmuştu. Bu, katilin cesetten kurtulmaya çalıştığını akıllara getirdi."
GÖRÜŞTÜĞÜ KİŞİLER TEK TEK İNCELENDİ
Ezber, telefon kayıtlarında, genç kadının tüm görüştüğü kişilerin listesinin ortaya çıkarıldığını belirterek, “Polis maktulün telefonla görüştüğü kişileri tek tek inceledi. Bu incelemelerde görüştüğü kişilerden birinin babaannesinin, kadının cesedinin bulunduğu bölgeye yakın olduğunu tespit etti. Bu, 19 yaşlarında bir gençti. Bu kişi şüpheli olarak takibe alındı. Tabii tüm bunlar olurken biz basın olarak henüz detaylardan haberdar değildik. Heyecanla olayın çözülmesini bekliyorduk. Olay çözülürse kesik bacaklarla bir bağlantısının olup olmadığını da açıkçası merak ediyorduk." ifadelerini kullandı.
ARKADAŞININ KIZ ARKADAŞI
Gazeteci Ezber, cinayet masasının şüpheli gördükleri kişinin çevresinde bir araştırma yaptığını belirterek “Cinayet masası polisleri, şüpheli olarak düşündükleri çocukla ilgili gizli bir şekilde istihbarat çalışması yapıyorlar. Ve gerçekten katil bu çıkıyor. Ama enteresan bir şekilde ilk bilgiye ulaşılıyor. Bu şüpheli, olayı yakın bir arkadaşına anlatmış, arkadaşı da sevgilisine anlatmış, sevgili de olayı polise anlatmış. Tabii cinayet masası bu bilgilere ulaşınca hemen şüpheliyi gözaltına aldı. Artık geriye şüphelinin itirafı kalmıştı." dedi.
SAÇ KURUTMA MAKİNESİYLE BOĞDU
19 yaşındaki genç gözaltına alındı. Asayiş Şube Müdürlüğü cinayet masasına götürülen şüpheli sorguya alındı. Sorguda cinayeti itiraf etti. Ortaya çıkan bilgilere göre kiralık ev arayan genç kadın, katil zanlısı tarafından ev bahanesiyle babaannesinin evine götürüldü. Cani genç, Hicran adlı genç kadının evde bulunan kediyi sevmeye başlamasını fırsat bilerek arkadan saldırdı. Saç kurutma makinesinin kablosuyla genç kadını boğarak öldürdü.
CESEDİ PARÇALADI
Ardından üzerindeki kolye, küpe, altın zincir, yüzük, cep telefonu ve 40 bin TL lira parayı alan katil zanlısı, cesedi bıçakla parçalara ayırdı. Ve ceset parçalarını evde bulduğu koliye koyarak değişik yerlere attı. Polis, soruşturma sırasında katil zanlısı tarafından gösterilen yerde, suç aleti olan bıçağı buldu. Katilin, genç kadından gasp ettiği ziynet eşyalarını sattığı kuyumcuya ulaşılarak, satın aldığı mücevherlere el konuldu.
İFADESİ KAN DONDURDU
Cinayetin kısa sürede çözüldüğünü belirten gazeteci Elvan Ezber, katilin ifadesinin kan dondurduğunu belirtti. O dönem ifadeyi ilk aktaran muhabir olan Ezber, katilin soğukkanlı bir şekilde polise olayı anlattığını söyledi.
Katil zanlısı o gün bu kan donduran ifadeyi verdi: "Boynundaki kolye, parmağındaki yüzük ve çantasındaki döviz dikkatimi çekmişti. Hemen orada kapkaç yapmak istedim. Ancak, bir türlü cesaret edemedim. Daha sonra birçok kez plan yaptım. Her buluşmamızda gözüm onun çantasındaydı. Kiralık ev aradığını söylediğinde ona ev bulabileceğimi söyledim. Babaannemin evde olmadığı bir saatte onu eve götürdüm. Evde bir türlü çantasını çalamadım. Tam çıkacağımız sırada evdeki köpeği sevmeye başladı. Arkasından yaklaşarak, çantasındaki saç kurutma makinasının kablosuyla onu boğdum. Üzerindeki kolye, küpe, altın, zincir ve cep telefonunu aldım. Babaannem gelmeden mutfaktan aldığım bıçakla cesedi parçalara böldüm. Poşetleyip üç ayrı yere attım."
KESİK BACAKLARLA İLGİSİ YOK
Katilin kısa sürede yakalandığını söyleyen Ezber, “Bizim merakla beklediğimiz, yakalanan katil zanlısı kesik bacaklarla ilgisi olan biri miydi? Tabii araştırıldı o çıkmadı. Yaş itibariyle de o olamazdı. Aslında tam da düşündüğümüz gibi çıktı. Ne düşünmüştük? Kadını parçalamasının nedeni cesetten kurtulmaktı diye düşünmüştük. Ve bunun için parçalayıp 3 ayrı yere atmıştı. Amacı dediğim gibi cesetten kurtulmaktı. Bu meslek hayatımda baktığım önemli olaylardan biri olarak hafızamda kaldı.” şeklinde konuştu.