Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Son dakika haberi: Çağlayan Adliyesi'nde şüphelilerin ifadesi için 34 savcı görevlendirildi! Süreç nasıl işleyecek?

        İstanbul Adliye Sarayı'na getirilen İBB Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 91 şüphelinin ifade verme işlemleri için 34 savcı görevlendirildi. İmamoğlu ile birlikte tüm şüphelilerin ifadeleri tamamlandı. Savcılık ifade işlemlerinin ardından şüphelileri adli kontrol veya tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edecek.

        NELER YAŞANDI?

        İstanbul Adalet Sarayı'na Ekrem İmamoğlu ve beraberindeki 90 şüpheli getirildi. Savcı huzurunda şüphelilerin ifadeleri tek tek alındı. Adalet Sarayı'nın önünde olası bir gerginlik için 60'ı aşkın TOMA'nın bekletildiği kaydedildi.

        İçlerinde Ekrem İmamoğlu'nun da olduğu 91 şüpheli adliyeye giriş yaptı. Şüpheliler dün akşam saat 21.00'de savcı huzuruna çıkarıldı.

        REKLAM

        4 TERÖR SAVCISI İLE TOPLAM 34 SAVCI

        91 şüphelinin ifade verme işlemleri için 34 savcı görevlendirildi. Terör soruşturmasında İmamoğlu dahil dört şüphelinin ifadesini 4 savcı aldı. Yolsuzluk soruşturması şüphelileri için de 30 savcı görevlendirildi. Böylece 34 savcı işlem yaptı. Her bir şüpheli için 3 avukat ifade işlemlerinde bulundu.

        İMAMOĞLU'NUN TERÖR SORUŞTURMASIYLA İLGİLİ İFADESİ TAMAMLANDI

        İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik terör soruşturması kapsamında, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun savcılıktaki ifade işlemi tamamlandı.

        "KENT UZLAŞISI" SORUŞTURMASIYLA İLGİLİ 10 SAYFA İFADE VERDİ

        İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İBB Başkanı İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçları ile yine Ekrem İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın da aralarında bulunduğu 7 şüpheli hakkında "PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek" suçundan başlatılan soruşturmalar sürüyor.

        Emniyetteki işlemleri sonrası Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne getirilen İmamoğlu, İBB'ye yönelik terör soruşturması kapsamında savcılığa 1 saat boyunca ifade verdi.

        SAVCILIK İFADESİNDE AHMET ÖZER DETAYI

        Ekrem İmamoğlu’nun terör soruşturması kapsamında savcılığa verdiği ifadeye ulaşıldı. 10 sayfalık ifadenin emniyetteki ifadeyle benzer olduğu görüldü. İmamoğlu’na “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan tutuklu yargılanan eski Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in adaylık süreci soruldu. İmamoğlu, o dönem Esenyurt adayın çekilmesiyle bölgenin demografi yapısına uygun olduğunu düşünüldüğünü belirterek, “Geçmişte benim de danışmanlığımı yapmış Ahmet Özer Cumhuriyet Halk Partisi tarafından aday gösterilmiştir. Bu süreçlerin tamamı Büyükşehir Belediye Başkan adayı tavsiyesi, il başkanlığının çalışma ekibine sunulması akabinde genel merkeze taşınır” şeklinde konuştu.

        İmamoğlu ifadesinin son kısmında şunları söyledi: “4 gündür nezarette bulunan bir kişi olarak yürütülen soruşturmaların içinin boş, ahlak sınırlarını aşan uydurma sorularla dolu en güçlü dayanağını gizli tanık ifadelerine bağlamış olması gözaltına 3-5 gün kala hatalı tespitler içeren MASAK raporlarıyla doldurulmuş, tarihe kara bir leke olarak geçecek süreç yaşatılmıştır”

        “DEMOGRAFİK YAPIYA UYGUN OLDUĞU DÜŞÜNÜLDÜ”

        İmamoğlu’na, “Esenyurt eski Belediye Başkanı Ahmet Özer’in adaylık sürecine ilişkin söyleyecekleri soruldu. İmamoğlu, “Esenyurt'ta aday olarak belirlenen arkadaşımızın çekilmesine müteakip Esenyurt ilçesinin demografik yapısına uygun olduğu düşünülen ve geçmişte benim de danışmanlığımı yapmış CHP üyesi Prof. Dr. Ahmet Özer Cumhuriyet Halk Partisi genel merkezi tarafından aday gösterilmiştir. Bu süreçlerin tamamı Büyükşehir Belediye Başkan adayının tavsiyesi, il başkanlığının çalışma ekibine sunulması akabinde il başkanlığı bu öneriyi olumlu bulması halinde genel merkeze taşır ve genel merkezde bu karar Merkez Yürütme Kurulu öneresi ile Parti Meclisinde oylanarak karar verilir. Süreçler bu sekilde işletilmişti” diye cevap verdi.

        “BU KAVRAMI HİÇ KULLANMADIM”

        “Kent Uzlaşısı tanımına ve bu fikrin gerçekleştirilmesine ilişkin bilgi, gördü ve katkınız nedir?” sorusuna İmamoğlu, “Bahse konu kavramı hiç kullanmadım. Dolayısıyla bu konuda herhangi bir katkım da bulunmamaktadır. Ayrıca başka bir siyasi partiye benim fikri ve söylemsel bir katkım olması düşünülemez.” dedi.

        YOLSUZLUK İFADESİ DE TAMAMLANDI

        İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun savcılıktaki ifade işlemi tamamlandı.

        İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İBB Başkanı İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçları ile yine İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın da aralarında bulunduğu 7 şüpheli hakkında "PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek" suçundan başlatılan soruşturmalar sürüyor.

        Emniyetteki işlemleri sonrası Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne götürülen İmamoğlu, İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında savcılığa yaklaşık 2 saat boyunca ifade verdi.

        İmamoğlu'nun 'yolsuzluk' ifadelerinin ayrıntıları da netleşmeye başladı.

        “TÜRKİYE’DE EN FAZLA GÜNDEMDE OLAN KİŞİLERDENİM”

        İmamoğlu’nun yolsuzluk soruşturması kapsamında 2 saat ifade verdi. İmamoğlu ifadesinde, fotoğraflar ile ilgili cevap vermek istemediğini söyleyerek, "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyım ve Türkiye'de en fazla gündemde olan kişilerdenim. Hayatım halkın arasında geçiyor ve insanlarla ilgili en fazla güvendiğim şey bir kere gördüğüm insanları tanımak ve hatırlamak üzerinedir. Ancak listeli bir şekilde fotoğraf tablosunun önüme konularak büyük bir bölümünün benimle çalışan özel yaşamımda benimle ilişkili ve siyasi olarak yol arkadaşı olduğum belli insanların bana sorulmasının şahsıma uygun bir soru yöntemi olarak görmüyorum. Zaten fotoğraflarda olan kişilerle ilişkilerim bellidir ve tespitlidir. Diğerleriyle ilgili tanımadığım insanları gözümle hatırladığım kadarıyla ifade ederek tanımaya çalışacak çaba içerisinde olacak bir kişi değilim." dedi.

        “BİNLERCE KAMULAŞTIRMA İŞLEMİ YAPILMIŞTIR”

        İmamoğlu ifadesinin devamında, “Bana sormuş olduğunuz Sarıyer İlçesi Reşitpaşa Mahallesinde bulunan 624 ada, 175 parselde yer alan kamulaştırma ile ilgili tamamen belediyenin bölgeyi yeşil alan olarak halkın huzuruna sunması için yapılmış bir çalışmadır. Belediye olarak binlerce kamulaştırma işlemi yapılmıştır. Buda onlardan sadece bir tanesidir. Yasemin Eroğuz tarafından satın alınan söz konusu yer her ne kadar MASAK raporunda 3.000.000 matrahlı ve 250.000 TL kapora ödemesi şeklinde gözükmüş ise de, söz konusu arazinin alımı için Türkiye İş Bankasından iki ayrı kredi kullanılarak gerçekleşmiş olup, ödemeler kredi vasıtasıyla gerçekleşmiştir. Bu hususun tekrardan araştırılmasını istiyoruz” dedi.

        “TÜRKİYE’YE BÜYÜK BEDELLER ÖDETİLMESİ KUL HAKKI YENMESİ AĞIRIMA GİTTİ”

        En önemli hususun şeffaflık ve hesap verebilirlik olduğunun altını çizen diyen İmamoğlu, “Hayatım ile ilgili hiçbir hususun gizliliği olmamıştır. Hele hele kamu yöneticisi olduktan sonra gizlilik olamayacağını da bilen birisiyim. Ticaretim ile ilgili ailem ilgili tüm hususlar kamuoyunun önünde şeffaf bir biçimde sürmektedir. Üç nesildir ticaretin içinde olan bir insan ve dünyanın en büyük şehirlerinden birinin belediye başkanı olarak kamuda hesap sormanın ve hesap vermenin çoklu yöntemleri var iken dört gün önce sabah 6'da yüzlerce polisin evden bir insanın alınması ve oluşan gündem ile Türkiye'ye büyük bedeller ödetilmesi, ilave olarak da insanları mutsuz ve huzursuz hale getirilmesi ve son olarak mübarek Ramazan ayında kul hakkı yenmesi benim ve milletimin çok ağırına gitmiştir” ifadelerini kullandı.

        “ÖMÜR BOYU HUKUKİ MÜCADELEME DEVAM EDECEĞİM”

        İmamoğlu ifadesinin devamında, “Üzülerek bir şehrin yollarının kapandığı, giriş çıkışın denetlenir hale geldiği, koca ilçelerin tümüyle barikatlarla çevirili bir ortamın benimle ilgili soruşturma süreçlerinin ve gözaltına alma eyleminin ne kadar yanlış olduğunun göstergesidir. Doğru yöntemi tercih etmeyip namusuma, haysiyetime leke getirecek uygulamaları yapanların, raporları düzenleyenlerin Allah'ın verdiği ömür kadar mücadeleme hukuki zeminde sonuna kadar arayacağıma yemin ettim. Benim söyleyeceklerim bunlardan ibarettir” dedi.

        12 SULH CEZA HAKİMİ ADLİYEDE GÖREVE ÇAĞRILDI

        Geçtiğimiz Çarşamba günü Vatan Emniyet'te alınan ifadeler tamamlanmasının ardından ifadelerin ikinci aşamada Çağlayan Adliyesi'ndeki savcılık bürolarında işlem yapıldı. İmamoğlu ile birlikte 91 şüphelinin ifade işlemi tamamlandı.

        Savcı ifadelerin ardından belli isimler için adli kontrol belli isimler için tutuklama talep edebilir. Son noktayı sulh ceza hakimlik koyacak. Bu çerçevede 12. Sulh Ceza Hakimi adliyede göreve çağrıldı.

        FOTO: İHA
        FOTO: İHA

        RESUL EMRAH ŞAHAN'IN İFADESİNE ULAŞILDI

        Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik "terör" soruşturması kapsamındaki savcılık ifadesine ulaşıldı.

        Başsavcılık tarafından İBB Başkanı İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve Şişli Belediye Başkanı Şahan'ın da aralarında yer aldığı 7 şüpheli hakkında başlatılan soruşturma sürüyor.

        İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunda ifadesi alınan Şahan'a terör örgütü PKK/KCK'nın elebaşı Duran Kalkan ve Bese Hozat'ın yanı sıra Yıldırım Kaya'nın örgüte müzahir yayın yapan haber ajansı üzerinden yaptıkları açıklamaları okunup, bazı sorular soruldu.

        Adı okunan kişileri tanımadığını dile getiren Şahan, "Biz, CHP olarak 2019'da 'İstanbul İttifakı' adını verdiğimiz bir uzlaşı sağladık. Bu sayede 2024 yılındaki yerel seçimde İBB ve 26 ilçe belediyesi kazandık. Bu uzlaşı içerisinde tüm siyasi partiler vardı. Bizim için bu ittifak Türkiye ittifakıdır. Örgüt mensuplarının beyanları kendilerini bağlar." dedi.

        Şahan'a İBB ile ilçe belediyeleri meclis üyesi ve belediye başkan yardımcılarından oluşan 18 kişinin terör suçundan kayıtlarının olduğunu, bu kişilerin 2024 yerel seçimlerinden yaklaşık 1 ay öncesinde genellikle HDP'den CHP'ye üye olarak geçtiklerinin belirlendiği bildiren savcılık, "Bu şahısların meclis üyesi olarak gösterilmesi kim veya kimler tarafından sağlandı? Siz bu şahısların terör örgütüyle iltisaklı olduğu yönünde herhangi bir bilgiye sahip miydiniz?" sorusunu yöneltti.

        Şahan, "Bu insanlar kendi inisiyatifleriyle parti değişikliği yapmış olabilirler. Daha sonra CHP Genel Merkezi'ne başvuru yapıp adaylık sürecine girmiş olabilirler. Bu konulardan haberdar değilim. Nitekim başvuru süreçlerinde YSK tarafından adli sicil kayıtları kontrol ediliyor ve engel durum olmaması halinde seçime katılım sağlıyorlar. Dolayısıyla başka yöntemle bu şahısların terör örgütleriyle irtibatlı ya da iltisaklı olduklarını anlamak mümkün değildir." yanıtı verdi.

        Terör suçlarından haklarında işlem yapılan 90 farklı kişiyle irtibatı olduğu tespitine ilişkin diyecekleri sorulan Şahan, İPA Başkanlığı, İBB İmar Komisyon üyeliği, Şişli Belediyesi Başkan Yardımcılığı ve belediye başkanlığı görevlerini yaptığını, birçok vatandaşta numarasının bulunduğunu, her dönemde binlerce kişi tarafından arandığını, bu kişilerin terörle irtibatlı olup olmadığını bilemeyeceğini savundu.

        Şahan, Eski HDP Genel Başkan Yardımcısı Azad Barış ile tanışıklıklarına dair soru üzerine, bu kişiyle ilk kez 2019 seçimlerinden sonra karşılaştıklarını, sosyolog, siyaset bilimci ve araştırmacı olarak tanıdığını, ara sıra görüşür hale geldiklerini belirterek, "Bana göstermiş olduğunuz açık kaynak araştırma tutanağında adı geçen Azad Barış'la ilgili ibarelerden şu an bilgi sahibi oldum. Barış isimli şahsın bu yönüyle ilgili bilgim yoktur." ifadelerini kullandı.

        Tanık beyanlarına göre terör örgütüyle iltisaklı kişilerin işe alımlarını sağladığı iddialarını da yanıtlayan Şahan, "Liyakati önceleyen bir insanım. Bu konuda mevcut çalışma arkadaşlarım incelenebilir. Siyasi parti ve diğer aidiyetler önemsizdir. Keza her parti ve görüşten yönetmiş olduğum belediyede görevli yöneticiler bulunmaktadır. Özellikle son 11 ayda yaptığım atamalara bakılırsa bu görülecektir." diye konuştu.

        Şahan'a, "Reform" adlı vakfın ne amaçla kurulduğu, faaliyet alanları ile vakfın maddi kaynağının neler olduğu, Mesut Yeğen adlı kişinin kim olduğu soruldu.

        Vakfın kurucularından ve mütevelli heyetinden olduğunu aktaran Şahan, "Bu kuruluş, bağımsız araştırma yapan think-tank kuruluşudur. SETA benzeri bir kuruluştur. Yeni bir organizasyondur, faaliyetleri tamamen legaldir. Başkanı Mehmet Ali Çalışkan, iyi bir araştırmacıdır. Bu kuruluşun MASAK raporuna yansıyan para hareketliliği hakkında bilgi sahibi olmam mümkün değildir. İcra ve denetim görevim bulunmamaktadır." dedi.

        Şahan, savunmasını "Benden ne suçlu ne terörist ne de teröriste destek olan bir yurttaş çıkmaz. Cumhuriyetin fırsat eşitliğiyle yetiştirdiği bir belediye başkanıyım. Soruşturmaya konu tüm iddiaları kabul etmiyorum ve doğru bulmuyorum." sözleriyle tamamladı.

        MURAT ONGUN'UN İFADESİNE ULAŞILDI

        İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik başlatılan yolsuzluk soruşturması kapsamında İBB Başkan Danışmanı ve İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun'un savcılıkta verdiği ifadeye ulaşıldı.

        Başsavcılıkça, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçlarından başlatılan soruşturma sürüyor.

        Bu kapsamda, Örgütlü Suçları Soruşturma Bürosunca ifadesi alınan Ongun, etkin pişmanlık hükümleri hakkında bilgilendirilmesi üzerine, örgüt üyesi olmadığı için etkin pişmanlıktan faydalanmak istemediğini söyledi.

        Ongun, medya operasyonlarını yöneten kişi olduğuna ilişkin iddiayla ilgili, "Bundan işimi iyi yaptığım kastediliyorsa buna diyecek bir şeyim yoktur. Ancak sosyal medya aracılığıyla trol ordusuyla kimseye itibar suikastı, karalama yapmam. Hüseyin Köksal'ın sahibi olduğu firmanın Ekrem Bey ile alakası yoktur. Orantısız zenginleştiğim, gelirimle orantısız hayat yaşadığım iddiasıyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığınca hakkımda araştırma yapıldı. Herhangi olumsuz bir şey çıkmadı. Belediyeden huzur hakkı aldığım konusunda beraat aldım." dedi.

        Gazetecilere maddi destekte bulunduğu iddialarının doğru olmadığını savunan Ongun, gazeteci kökenli olduğunu, böyle bir şeyi kendisine yakıştırmayacağını ifade etti.

        Ongun, paraların dağıtımına yardımcı olduğuna ilişkin iddiaların iftira olduğunu öne sürerek, İBB olarak medya kuruluşlarına ancak resmi yoldan reklam vererek destek olabildiklerini, kayıt dışı para aktarmalarının mümkün olmadığını iddia etti.

        Belediyenin reklam alanlarını değerleme komisyonu olduğunu ve burada memurların görev aldığını, kendisinin bir görevi olmadığını kaydeden Ongun, ifadesinin devamında şunları dile getirdi:

        "İBB'nin reklam işini yapan firmaların işlerini yerine getirirken yapmış oldukları usulsüzlükler varsa bunları denetlemek ya da yaptırım uygulamak benim görev alanım değildir. Medya AŞ küçük bir firmadır. Burada gerek Mustafa Nihat Sütlaş gerekse diğer şahısların, firmaların ne kadar ihale aldığını bilmem mümkün değildir. Bunlar kayıtlardan öğrenilebilir. Sütlaş ile benim ilgim yoktur."

        Ongun, HTS kayıtları ile ilgili kollukta verdiği beyanı tekrar ederek, belirtilen kişilerden bir kısmının iş arkadaşları olduğunu, ortak sosyal çevreleri bulunduğunu, bu kapsamda telefon görüşmeleri yapmasının yahut ortak baz çıkmasının hayatın olağan akışına uygun olduğunu kaydetti.

        Savcının, Necati Özkan'a ait Kapital Medya isimli ofiste kendisi ile birlikte Fatih Keleş, Murat İlbak, Mustafa İlbak isimli şahısların birkaç dakika arayla ofise giriş yaptıklarına dair kayıtları sorması üzerine Ongun, görüşmeyi hatırlayamadığını, İlbak'larla Özkan'ın tanışıklığı bulunduğunu, bu kapsamda görüşme yapmalarının normal olduğunu belirterek, "Benim de Murat İlbak ile bir görüşmem vardı. Ofiste konuşamamıştık daha sonra bir yemekte konuştuk. Fatih Keleş'in konusunu hatırlamıyorum. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Serbest bırakılmayı talep ediyorum." ifadesini kullandı.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ