İlk kez ortaya çıktı! Atatürk 2 kalp krizi geçirmiş
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk'ün kalp hastalığı ile ilgili kayıtlar uluslararası yayın yapan saygın dergi The Anatolıan Journal Of Cardiology'de yayımlandı. Çalışmada kritik dönemlerde Atatürk'ün tansiyon değerlerine de ulaşıldı. Kardiyoloji teknolojisi henüz başlamadığı için teşhis sadece Atatürk'ün anlattıklarıyla koyulabildi. Ağrısını dindirmek için morfin yapıldı, kan sulandırıcı olmadığı için henüz keşfedilen aspirinden faydalanıldı. Atatürk kriz geçirdiği anda Refik Saydam'a dönüp "Alın bu ağrıyı göğsümden" dedi.

Atatürk’ün sağlık durumu bu zamana kadar birçok araştırmaya konu oldu. Arşiv belgeleri, kayıtlar, mektuplar Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün geçirdiği hastalıklarla ilgili birer ipucu verdi. Ancak son araştırma Atatürk’ün kalbine ışık tutan türden oldu. Çünkü Ulu Önder Atatürk’ün zorlu zamanlarda, en kritik dönemlerinde kalbinin nasıl 2 kez alarm verdiğini ortaya koyuyor. Üstelik yeni kurulmuş cumhuriyetin ilk günlerinde kardiyoloji tedavisiyle ilgili birçok hayat kurtaran yöntem, anjiyo, stent, ekokardiyografi henüz icat edilmiş ama Türkiye’ye daha gelmemiş, gelememişti.
ATA’NIN DİNMEYEN GÖĞÜS AĞRISINA MORFİN
Habertürk Haber Merkezi'nden Öznur Karslı Çetiner'in özel haberine göre; işte tam da tıp teknolojisinden mahrum olunan böyle günlerde Atatürk, Cumhuriyet’i kurduktan 12 gün sonra kasım ayında dönemin Sağlık Bakanı Refik Saydam ile yemek yerken kalbine bir ağrı saplandı. Hatta Atatürk’ün ağrısı morfinle dindirilmeye çalışıldı.
Çalışma, Osmanlı Arşivi, Cumhuriyet Arşivi ve Dışişleri Bakanlığı Arşivleri’nde yer alan tıbbi raporlar; KKırşehir Ahi Evran Universitesi Tıp Fakultesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalından Dr. Öğr Üyesi Arif Hüdai Köken, Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Cumhuriyet Tarihi Anabilim Dalından Doç. Dr. Mahmut Bolat ve Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden İbrahim Etem Çelik tarafından "Atatürk’ün Kalp Hastalığı: Nitel Bir Araştırma” başlığıyla yayımlandı.
ATATÜRK: BU ACIYI BURAMDAN ALIN
Kayıtlara göre, 1923 yılında Atatürk’ün kalp hastalığına dair bulgular, hekimler Dr. Refik Saydam, Prof. Dr. Neşet Ömer İrdelp ve Dr. İbrahim Tali Bey tarafından tespit edildi. Atatürk, bir gün köşkün arkasında koşup zıplarken aniden rengi soldu, terlemeye başladı ve “Arkadaşlar, kendimi iyi hissetmiyorum” dedi. Bir kayanın üzerine oturdu. Yanındakilerin endişesi üzerine ayağa kalktı, yürüdü ve “Merak etmeyin, geçti, iyiyim” diye ekledi. Yüzünde ise rahatsızlığın belirgin belirtileri vardı: solgunluk, nefes darlığı ve halsizlik. Dr. Refik Saydam, yanında bulunan kalp uyarıcı ilaçlar ve morfin uygulayarak belirtileri hafifletti. İki gün sonra, yine öğle yemeğinden sonra bahçede yürürken daha hafif bir atak yaşadı. Bunun üzerine İstanbul’dan Prof. Dr. Neşet Ömer Bey (İrdelp) Ankara’ya çağrıldı.
NUTKU YAZMAK İÇİN SAATLERCE ÇALIŞIYORDU
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 23 Mayıs 1927’de bir kez daha kalp krizi geçirdi. Nutuk yazmak için her gün saatlerce çalışıyordu. Çalışmada imzası olan Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Arif Hüdai araştırmadan elde ettikleri bilgileri şöyle paylaştı:
"İlk kalp krizini 1923’te 42 yaşındayken geçiriyor, erken bir yaş. Atatürk’ün müşahede raporlarında annesi Zübeyde Hanım’ın da kalp yetmezliğinden vefat ettiğini öğrendik. İlk kalp krizini Cumhuriyetin ilanından 12 gün sonra, bir kalp krizini de Nutuk yazarken geçirdiğini öğrendik. Hatta o kadar acı çekiyor ki ‘bu acıyı buramdan alın’ diyor. Sol kola vuran bir ağrı tarif ediyor. Bu da bize yaşadığı stresi ifade ediyor."
ATATÜRK'ÜN MÜŞAHEDE RAPORU: 9 YILDIR AĞIR BEDEN VE ZİHİN YORGUNLUĞU ŞİKAYETİ VAR
Çalışma kardiyoloji tedavisinin cumhuriyetin ilk yıllarındaki imkansızlıklarına da ışık tutuyor. Anjiyo olmadığı için Atatürk’ün kalbi röntgenle inceleniyor. Atatürk'ün 1923’teki kalp krizi yaklaşık 20 dakika sürdü. İki gün sonra daha hafif bir atak daha yaşayan Atatürk'e 2 ay boyunca sigara ve alkol yasağı konuldu. 1927 tarihli gözlem raporunda Atatürk için "Son 9 yıldır ağır fiziksel ve zihinsel yorgunluk şikayeti bulunmaktadır’ denildi.