Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi İş-Yaşam Nihat Zeybekci: AB ile Gümrük Birliği anlaşmamız nedeniyle ABD ile masaya oturmamız gerekiyor - İş-Yaşam Haberleri

        AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekci, Habertürk TV'de Para Gündem'de Sena Alkan ve Haberturk.com Genel Yayın Yönetmeni Yavuz Barlas'ın sorularını yanıtladı.

        Haberturk.com Genel Yayın Yönetmeni Yavuz Barlas'ın Türkiye'nin Avrupa Birliği ile olan Gümrük Birliği anlaşmasının ilerde olası revizyonu ve güncellenmesine yönelik sorusuna yanıt veren Zeybekci şu ifadeleri kullandı:

        "Bu konuda tespitiniz son derece doğrudur. Bizim AB ile bir Gümrük Birliği anlaşmamız var. 1996 yılında yürürlüğe girdi ve imzalandı. Bu anlaşma Türkiye anlamında asimetrik bir yapıya sahiptir. Gümrük birliğinde Avrupa Birliği'nin üçüncü ülkelerle yaptığı serbest ticaret anlaşması veya verdiği bir imtiyaz veya gümrük birliğine karşı alınan bir karar otomatik Türkiye'nin kararı şeklindedir. Yani Dünya Ticaret Örgütü'nün devreye girmesi ve serbest ticaretin popüler hale geldiği bir dönemde Avrupa Birliği'nin bu serbest ticaret ile ilgili dünyaya açtığı kapılar otomatik olarak Türkiye'nin de kapılarının açıldığı bir anlam ifade ediyor. Avrupa Birliği ile bizim imzalamış olduğumuz Gümrük birliği anlaşması hakikaten kazandığımız ve bizim çok menfaatimize olan şu anda ihracatımızın yüzde 50'sini 55'ini kapsıyor. Zaman zaman farklı rakamlara da ulaşabiliyoruz. Avrupa Birliği'ni, Avrupa Birliği'ne yaptıklarımızı da dile getirirsek, Avrupa bizim en büyük ticaret ortağımızdır, birinci ticaret ortağımızdır. Bizim için vazgeçilmez bir bloktur. Ama sizin de tespit ettiğiniz ve çok doğru bir şekilde dile getirdiğiniz konuyu dikkat çekmek istiyorum, Türkiye'nin de atması gereken ilk adım olması gerekiyor bunun. Cumhurbaşkanımızın ABD'ye yapacağı ilk ziyarette belki gündemin ilk maddesi veya maddelerinden biri olması gerekiyor. Bize nasıl bir fırsat çıkarıyor şu anda ABD'nin Türkiye'ye uyguladığı yüzde 10'luk tarife? Bu, Türkiye için büyük bir avantaj. Türkiye'nin sektörleri, gerek beyaz eşya gerek tekstil, konfeksiyon, otomotiv, mobilya diiğer sahalarda Türkiye bir anda başka ülkelere, rakip ülkelerle örneğin Pakistan ile, Vietnam ile, Çin ile ortalama maliyetlerde yüzde 30-35-40'lık bir farkımız vardı. Bu farkta, bu tarifelerle Türkiye bir anda öne geçmiş oldu. Ve burada biz dezavantajımızı da artık üzerimizden yük olmasından, kurtulma noktasına doğru geldik. Peki buradaki risk ne? AB ile olan gümrük birliği anlaşmamızın getirdiği kural şu: ABD, AB'ye bir tarife koydu yüzde 20 dedi. Denmedi ama AB de dedi ki karşılıklı sıfırlayalım ve ABD'de 'Olmaz biz bu tarifeye devam edeceğiz' dedi. Ama bu tarifelerin asıl mantığına baktığımızda ABD, Çin ve komşularını bloke etmek, durdurmak ve geriye atmak niyetinde ama yanına AB'yi almadan, Meksika'yı almadan, Japonya ve Kore'yi almadan bunu başarması çok zor. Onun için de AB'yi yanına almak zorunda. Ama bu süreç uzayacak. Bu süreç 3 ay, 5 ay, 6 ay olarak belki uzayarak devam edecek. Ama bizim Türkiye olarak atmamız gereken birinci adım şu: AB bu süreç uzarken bir tarife de ortaya koyması gerekiyor. Yani görüşmeler devam ederken bile uygulanacak yüzde 20 dediği anda AB'nin ABD'ye karşı koyduğu bu tarife otomatik olarak Türkiye'nin de ABD'ye karşı koyduğu tarife haline gelir. ABD o zaman şu soruyu sorar, örneğin ABD'nin dış ticaret temsilcisi 'Ben sana yüzde 10 koydum, sen bana yüzde 20 uyguluyorsun. O zaman senin yüzde 10'luk tarifeyi gözden geçirelim' şeklinde bir cevap koyma hakkı çıkıyor. Türkiye olarak bizim ABD ile derhal temasa geçerek Avrupa Birliği'nin bu tarifesini gündeme getirmeden ikili ticaret anlaşması yani ABD ile karşılıklı oturup ABD ile Türkiye arasında geçerli olacak olan ikili ticaret anlaşmasını hemen derhal en kısa haliyle en basit haliyle gündeme getirip sonuçlandırmamız gerekiyor."

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ