Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Yenidoğan davası yarına ertelendi - Son dakika haberleri | Son dakika haberleri
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        İstanbul'da yenidoğan bebekleri anlaşmalı özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek, haksız kazanç sağlayan ve kusurlu davranışlarda bulunarak ölümlerine neden olan 25’i tutuklu, tutuklu sanık İlker Gönen’in kaldığı cezaevinde yaşamına son vermesinin ardından sanık sayısının 46 olduğu davanın üçüncü duruşması görüldü.

        DHA'nın haberine göre Bakırköy Adliyesi 22. Ağır Ceza Mahkemesi Salonu'nun kapasitesinin yetersiz olması sebebiyle duruşma konferans salonunda görülüyor. Davanın üçüncü duruşmasına suç örgütü elebaşısı olduğu iddia edilen Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu 25 tutuklu sanık, bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve avukatlar katıldı.

        REKLAM

        Tutuklu yargılanan doktor İlker Gönen’in kaldığı cezaevinde yaşamına son vermesinin ardından sanık sayısı 46 oldu. Duruşma saat 11.00 sıralarında sanık yoklamasıyla başladı.

        CEZA İSTEMLERİ

        İddianamede, sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen için 10 bebeğin ölümü nedeniyle 'Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi', 'Nitelikli dolandırıcılık' ve 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak' suçlarından 10 kez, 'Resmi belgede sahtecilik' suçundan da 11 kez olmak üzere toplam 177 yıl 6'şar aydan 582 yıl 9'ar aya kadar hapis cezası talep ediliyor.

        İDDİANAMEDEN

        Sanık Gıyasettin Mert Özdemir'in ise 'Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi', 'Kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi', 'Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık', 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurma' ve 'Resmi belgede sahtecilik' suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor. 8'i kadın 44 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları öngörülüyor.İddianamede, 'Dolandırıcılık' suçu işlenerek maddi menfaat temin edilen sorumlu hastaneler ve şirketler için de tüzel kişilere özgü güvenlik tedbiri uygulanması, bunların kapatılıp mal varlıklarına el konulması talep ediliyor.Soruşturma kapsamında İstanbul'da 9, Tekirdağ Çorlu'da 1 hastanenin ruhsatı iptal edilmiş, bu hastanelerde tedavi gören bebekler ve hastalar ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edilmişti.Diğer yandan soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin'i makamında ölümle tehdit edenler de tutuklanmıştı.

        TANIKLAR NELER SÖYLEDİ?

        Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince adliyenin konferans salonunda yapılan duruşmada, tanıkların beyanı alındı.

        Tanık olarak dinlenen hemşire Şenay Çalıkoğlu, olay tarihinde Birinci Hastanesinde çalıştığını belirterek, "Opera bebek, devlet hastanesinden gelmişti. Ertesi gün ben gittiğimde herkes bebeğin başında kan almaya çalışıyordu. Nabzını hissedemediğini söylediler. Zaten monitörler hep yanlış gösteriyordu. Gece kimseye ulaşamadıklarını söylediler. Tuğçe hemşire sabaha kadar oradaydı. Kimseye ulaşamadığı için kendisi müdahale etmiş." ifadesini kullandı.

        Mahkeme başkanının sorusu üzerine tanık Çalıkoğlu, çocuk doktoru Şeyhmus Çelik'in bebek geldiğinde orada olmadığını, bebeğe genelde Hakan Doğukan Taşçı'nın müdahale ettiğini söyledi.

        Güney Hastanesinde ölen Kaya bebeğe ilişkin tanık olarak dinlenen doktor Oktay Torun, "Son 7 yılda yenidoğan yoğun bakıma bakmadım. Son dönemde yenidoğana Fırat Sarı baktı. Hastalarımın epikrinizi kendim düzenlerdim. Kaya bebeğin ölümünden sonra sağlık müdürlüğünün denetimleri arttı. Başhekim bana bir belge imzalatmaya çalıştı. Mobing uygulanarak hastaneden ayrıldım." diye konuştu.

        "500 GRAM DOĞAN BİR BEBEĞİ YAŞATMAK ÇOK ZOR"

        Bir avukatın, hayatını kaybeden Kaya bebeğin epikriz raporlarında elektronik imzasının bulunduğu ve bunu nasıl açıklayacağını sorduğu Torun, "Ben Kaya bebeği hiç görmedim. Elektronik imzayı hep yanımda taşıyordum. Biri alıp imzaladıysa, hastane yönetimi alıp imzalamıştır. Yani başhekim Ali Dirik. Ben iki denetimde de çağırıldım. Kaya bebek 500 gram doğmuş. 500 gram doğan bir bebeği yaşatmak çok zor." dedi.

        Tanıkların beyanının alınmasının ardından mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanık İlker Gönen'in hayatını kaybetmesi nedeniyle hakkındaki davanın düşmesi ile tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.

        Tanık beyanları ile savcının mütalaasına ilişkin diyecekleri sorulan tutuklu sanık Fırat Sarı, meslektaşları olan İlker Gönen'i kaybettiklerini belirterek, "Türkiye'nin en iyi çocuk hekimini kaybettik. İlker 3 çocuk babası hiç böyle bir şey yapacağını düşünmezdik." dedi.

        Tutuklu sanık Hakan Doğukan Taşçı da sanık Fırat Sarı'nın İlker Gönen hakkında konuşmasını doğru bulmadığını, Sarı'nın aylarca Gönen'i tutuklatmaya çalıştığını ve her şeyi inkar ettiğini söyledi.

        Tutuklu sanık Hasan Basri Gök ise Fırat Sarı'nın sadece tiyatro yaptığını, devletten ilaç çaldığını ve epikrizlerde yolsuzluk yaptığını öne sürdü.

        Mahkeme heyeti, sanıklar ile avukatlarının beyanlarının alınması için duruşmayı yarına erteledi.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ