Müttefike bomba, Netanyahu’ya fırça: Trump’ın Orta Doğu diplomasisi
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail'e alışılmadık şekilde aleni bir çıkış yaparak, Katar'ın başkenti Doha'da Hamas'ın üst düzey liderlerini hedef alan hava saldırısını sert sözlerle eleştirdi.

Hamas, saldırıda en az beş kişinin öldüğünü açıklarken, Katar İçişleri Bakanlığı da iç güvenlik güçlerinden bir mensubun hayatını kaybettiğini duyurdu. Bu gelişme, Washington’un Körfez’deki en yakın müttefiklerinden birini sarstı ve Gazze’de ateşkes için yürütülen kırılgan müzakereleri tehlikeye soktu. Zira ABD’nin Ortadoğu’daki en büyük askeri üssü Katar’da bulunuyor ve bu askeri üssün tüm masrafları Katar yönetimi tarafından karşılanıyor.
Trump, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı paylaşımda şunları yazdı:
“Katar’ı tek taraflı bombalamak — ki o, egemen bir devlet, ABD’nin yakın müttefiki ve barış için bizimle cesurca çabalayan bir dost — ne İsrail’in ne de Amerika’nın çıkarlarına hizmet eder.”
Trump: Bunu onaylamıyorum
Trunp, Katar’ı “güçlü bir müttefik ve dost” olarak nitelendirdiğini, saldırı haberini büyük üzüntüyle karşıladığını belirtti. Kararın İsrail Başbakanı Netanyahu tarafından alındığını, kendisinin böyle bir adımı onaylamadığını da vurguladı.
Trump ikinci bir paylaşımında, Hamas’ın ortadan kaldırılmasının önemli bir hedef olduğunu ancak bunun Amerika’nın müttefikleri ve barışı sonlandırma çabalarının pahasına olmaması gerektiğini söyledi. “Rehinelerin ve hayatını kaybedenlerin geri verilmesini istiyorum, bu savaş hemen bitmeli” dedi. Netanyahu’nun da kendisine sözde barış istediğini ilettiğini ekledi.
Trump ayrıca Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani ve Başbakanıyla görüştüğünü, destekleri ve dostlukları için teşekkür ettiğini, Katar topraklarında böyle bir olayın bir daha yaşanmayacağına dair güvence verdiğini aktardı.
Katar Emiri ise ülkesinin güvenliğini ve egemenliğini korumak için tüm gerekli adımları atacaklarını vurguladı. İsrail’in saldırısının sadece Hamas’ı değil, aynı zamanda Doha’nın arabulucu rolünü de hedef aldığını ifade etti.
İsrail ordusu ise, “Hamas’ın üst düzey liderliğini hedef alan nokta atışı” yaptığını iddia etti. Yetkililer, “Kıyamet Günü” olarak bilinen ve Hamas’ın uzun süredir kullandığı bir toplantı binasının hedef alındığını, Hamas’ın üst düzey müzakerecisi Halil el-Hayye’nin de orada olduğunu ileri sürdü.
Ancak saldırı hem bölge genelinde hem de Washington’da büyük yankı uyandırdı. ABD’li yetkililer, bu adımın hassas diplomatik süreci riske attığını kabul etti.
Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamada, Trump yönetiminin saldırıdan kısa süre önce ABD ordusu aracılığıyla bilgilendirildiğini söyledi. Önce, özel temsilci Steve Witkoff’un Katar’ı “yaklaşan saldırı” konusunda uyardığı belirtilse de, daha sonra bunun bombardıman başladıktan sonra gerçekleştiği ortaya çıktı.
Katar: Saldırı öncesi bilgilendirme almadık
Katar, saldırıdan önce herhangi bir bilgilendirme almadığını açıkladı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari, “ABD’li bir yetkilinin telefonuyla bilgilendirildik, o sırada Doha zaten patlamalarla sarsılıyordu” dedi. Ensari, saldırının uluslararası hukuk ve teamüllerin açık ihlali olduğunu, Katar’da yaşayanların güvenliğine doğrudan tehdit oluşturduğunu kaydetti.
Katar, 2012’den bu yana ABD’nin talebiyle Hamas’ın siyasi bürosuna ev sahipliği yapıyor. Ayrıca yaklaşık 10 bin Amerikan askeri de Katar’daki El-Udeid Hava Üssü’nde konuşlu bulunuyor. Son aylarda ise Katar, Hamas, İsrail ve ABD arasında ateşkes müzakereleri için mekik diplomasisi yürütüyordu