Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Kanser İstanbul Eczacı Odası'ndan kanser ilacı açıklaması | Sağlık Haberleri

        İstanbul Eczacı Odası Başkanı Semih Güngör, Sağlık Bakanlığı'nın 1 Temmuz'dan itibaren kanser tedavisinde kullanılacak ilaçların günü birlik tedavi kapsamında hastaneler tarafından karşılanacağı yasal düzenlemesiyle ilgili olarak basın açıklaması yaptı.

        Sağlık Bakanlığı'nı bu uygulamadan vazgeçmeye davet eden Güngör, "İlaç hizmeti eczacının sorumluluğunda ve eczaneler aracılığıyla yürütülmek zorundadır. Mesleğimizle ilgili yasalar bunu emretmesine rağmen bu hizmetin yetkilendirilmiş kurumlara devredilerek sürdürülmesi hem hastaları mağdur edecek hem de sağlık hizmetini tartışılır duruma getirecek" dedi.

        Semih Güngör ve bir grup eczacı, Çapa'daki İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi karşısında düzenledikleri basın açıklamasıyla Sağlık Bakanlığı'nın kanser ilaçlarının hastaneler tarafından karşılanacağı uygulamaya tepki gösterdi. Burada bir basın açıklaması yapan Güngör, Sağlık Bakanlığı'nın 1 Haziran'dan itibaren yürürlüğe girecek olan kanser tedavilerinde reçetelerin düzenlenmesi kanununda yaptığı değişikliği hatırlattı. Güngör, "Kemoterapi tedavilerinde kullanılan ve fiyat sorunu yaşamayan ilaçların tamamı eczanelerimizde bulunmakta, yürürlükte olan yasalar kapsamında eczacılar tarafından hastaya ulaştırılmaktadır. Kanser hastaları bu ilaçlara ulaşmada hiçbir sorun yaşamamaktadırlar. Bu nedenle böyle bir uygulamaya neden geçildiğini anlamak mümkün değildir" dedi.

        "HASTA MAĞDURİYETİ KAÇINILMAZ OLACAK"

        Semih Göngör, eczanelerin hizmet dışı bırakılarak hastaneler aracılığı ile yürütülecek bu düzenlemeyle hasta mağduriyetinin kaçınılmaz olacağını savundu. Güngör , "Ekonomik yetersizlikleri nedeniyle pek çok hastane ilaç temininde sorun yaşayacak, hasta eczanelerden ihtiyacı olan ve piyasada bulunan tüm ilaçları eksiksiz alabilirken, hastane ancak bütçesi ölçeğinde temin edebildiği ilaçlarla tedaviyi sürdürmek durumunda kalabilecek veya hasta ilaçları parasını cebinden ödeyerek eczaneden almak zorunda kalacaktır. Sosyal Güvenlik şemsiyesi altında ilaçları herhangi bir bedel ödemeden alması gereken hasta cebinde parası yoksa ilaçlarının almayacak ve tedavisi aksayacaktır. 1 Temmuz 2015 itibariyle bu uygulama başladıktan bir süre sonra devlet ve üniversite hastanelerinin yetersiz bütçeleri nedeniyle günübirlik tedavide yaşanacak aksaklıklar sonucu, hastalar ekonomik kaynakları güçlü olan özel hastanelere yönelmek zorunda kalacaklardır " şeklinde konuştu.

        "BU DÜZENLEME SABRIMIZI TAŞIRDI"

        1 Temmuz'dan itibaren yürürlüğe girecek uygulamanın olumsuzluklarını anlatan Güngör, "Fiyat alamadıkları için piyasada bulunmayan ve bu nedenle yetkilendirilmiş kurum ve kişiler tarafından getirilen ilaçlar nedeniyle zor durumda kalan eczaneler, bu uygulamanın hayata geçmesi ile birlikte hizmet veremez hale geleceklerdir. İlaç alanında yapılan her türlü tasarruftan olumsuz etkilenerek ekonomileri iyice daralan ve özellikle hastane civarlarında hizmet sunmaya çalışan eczanelerin neredeyse tamamı kepenk indirmek zorunda kalacaktır. Sağlık Uygulama Tebliği'nde yapılan ve tarafımızca nedeni anlaşılamayan bu son düzenleme sabrımızı taşırmıştır" diye konuştu.

        "MESLEĞİMİZLE İLGİLİ YASALAR BUNU EMREDİYOR"

        Semih Göngör, ilaç hizmetinin eczacının sorumluluğunda ve eczaneler aracılığıyla yürütülmesi gerektiğinin bir zorunluluk olduğunu belirtti. Güngör, "Mesleğimizle ilgili yasalar bunu emretmesine rağmen bu hizmetin yetkilendirilmiş kurumlara devredilerek sürdürülmesi hem hastaları mağdur edecek hem de sağlık hizmetini tartışılır duruma getirecek. Sağlık Bakanlığı, eczacıyı dışlayan bu uygulamadan vaz geçerek, gerçekçi bir fiyat politikası ile ilacın bulunabilirliğini ve ülkemizin dört bir yanında hizmet veren eczaneler aracılığı ile hastalara zamanında ulaşmasını sağlamalıdır" dedi.

        "EZCANELER AYAKTA DURAMAZ HALE GELECEK"

        Basın açıklamasının ardından Güngör gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Güngör, kanser ilaçlarının eczanelerden alınmasının nedeni ile ilgili bir soruya, somut bir gerekçe göremediklerini söyledi. "Eczacılar açısından kanser ilaçlarında ne kadarlık bir pazar payı eksilecek?" şeklindeki bir soruya Güngör, "17,4 milyar liralık bir ilaç bütçesi üzerinden hizmet veriyoruz. Yüzde 90'ın üzerinde eczaneler resmi kurumlarla anlaşmalıdır. Bütçenin bu yıl itibariyle 1,8 milyar lirası ithal ilaçlar yani yurtdışından gelen kanser dahil tüm ilaçlar, eczane dışına çıkartılarak Türk Eczacılar Birliği ve diğer şirketler kanalıyla ülkemize gelmeye başladı ve bu pazar eczacıların elinden alınmaya başladı. Bunun yanında bir de kemoterapi ilaçlarının aynı nedenlerle veya demin saydığım nedenlerle eczane üzerinden hizmetinin durdurulması da eczane alanında 1,2 milyar liralık bir kayba neden olacaktır. Zaten daralan bütçeler ortadayken eczacının gelir artışı yok, gelir kaybı var. Ayrıca giderek artan giderler, eczaneleri ayakta duramaz hale getirecektir" şeklinde yanıt verdi.

        "TEMİN EDEMEZSEK SIKINTI YAŞARIZ"

        Öte yandan kanser tedavisi gören hastalar ve yakınları yürürlüğe girecek yasal düzenleme ile birlikte ilaçlarını hastanelerden temin edemediklerinde sıkıntı yaşayacaklarını dile getirdiler. Kız kardeşi kanser tedavisi gören Veyis Kızılbulut adlı bir vatandaş düzenlemeyi yeni öğrendiğini belirterek, uygulama ile ilgili olarak, "Şimdiye kadar kanser ilaçlarımızı eczaneden alıyorduk, hastaneye teslim ediyorduk. Sonra kemoterapi tedavisi görüyoruz. 1 Temmuz'dan itibaren ilaçlarımızı hastaneden alacakmışız. İlaçlarımızı hastaneden temin edebilirsek iyi olur ancak temin edemezsek sıkıntı yaşarız" ifadelerini kullan

        İHA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ