ABD'de gündem enerji: Rüzgar ve güneşten, fosil ve nükleere dönüş
ABD Başkanı Donald Trump dün gerçekleşen kabine toplantısında, yönetiminin enerji politikasını özetleyen bir manifesto niteliğinde açıklamalarda bulundu. ABD'de kömür ve nükleer enerjinin yükselişte olduğunu belirten Trump "Nükleer enerji şu anda çok moda, güvenli ve ucuz. Rüzgar türbinlerine izin vermiyoruz. Bunun yanında güneş panellerini de istemiyoruz. Güneş panelleri binlerce dönüm tarım arazisini işgal ediyor" dedi. Rüzgar enerjisine yatırım yapan ülkelerin kendilerine zarar verdiklerini vurgulayan Trump, bu ülkelere fosil yakıtlara dönme çağrısında bulundu ve şu ifadeleri kullandı: "Sev ya da sevme fosil yakıtlar işe yarıyor."

ABD Başkanı Donald Trump dün kameralar karşısında gerçekleşen kabine toplantısında enerji alanında önemli açıklamalarda bulundu.
Başta otomotiv olmak üzere çeşitli sektörlerde üretimin ABD'ye döndüğünü belirten Trump bunların yanında yapay zekayı desteklemesi için dev veri merkezleri kurulduğunu açıkladı.
"ŞİMDİKİNİN 3 KATI ELEKTRİĞE İHTİYAÇ VAR"
Meta'nın (Facebook) Manhattan adasının yüzde 81'i büyüklüğünde bir veri merkezi kurmayı planladığını belirten Trump "Başkaları da benzer yerler inşa ediyor. Yapay zekâda Çin'i geride bıraktık. Bunu yapabiliyor olmalarının nedeni kendi enerji santrallarını inşa etmelerine izin vermemiz. Bunlar için şu anda ürettiğimizin 2 katı elektriğe ihtiyacımız var. Hatta 3 katı da olabilir. Çin şu anda 58 kömür santralı inşa ediyor. Bunu yapmalarının nedeni işe yaraması. Burada kömürden değil, temiz kömürden hatta çok temiz kömürden bahsediyoruz" dedi.
"KÖMÜR VE NÜKLEER YÜKSELİŞTE"
ABD'de de kömür ve nükleerin yükselişte olduğunu ifade eden Trump sözlerine şöyle devam etti:
"Nükleer enerji şu anda çok moda, güvenli ve ucuz. Rüzgar türbinlerine izin vermiyoruz. Bunun yanında güneş panellerini de istemiyoruz. Güneş panelleri binlerce dönüm tarım arazisini işgal ediyor. Güneş enerjisinin bazı yönlerini seviyorum ama büyük tesisleri işletmek için yetersiz kalıyor. Ayrıca stabil değil. Bu yüzden çok taraftarı değiliz. Rüzgar türbinlerine de izin vermiyoruz. Ülkemizi berbat ediyorlar. İngiltere'ye bakarsanız eneji fiyatlarının yükseldiğini görürsünüz. Bu rüzgar enerjisi yüzünden. Ülkenin yüksek miktarda petrol olan kuzey kısımlarını kapattılar ve her yere rüzgar türbinleri kuruyorlar. Onlara diyorum ki 'yakında kötü bir şekilde uyanacaksınız.'"
"UMARIM FOSİL YAKITLARA GERİ DÖNERLER"
Trump rüzgar türbinlerinin çirkin olduğunu vurgulayarak "Ayrıca çalışmıyor ve kuşları öldürüyorlar Çevre için kötü, bunun yanında evinizden rüzgar türbini görüyorsanız evinizin değeri yüzde 50 düşüyor. İnsanlara rüzgarı öğretmeye çalışıyorum. Bazı ülkeler kendilerine zarar veriyor. Bu ülkeler umarım fosil yakıtlara geri döner. Sev ya da sevme fosil yakıtlar işe yarıyor. Buna nükleer enerjiyi de ekleyebilirsiniz. Fosil yakıtlar mega fabrikaların çalışması için bir ihtiyaç" ifadelerini kullandı.
Trump'ın son açıklamaları ikinci döneminde enerji alanında attığı adımların adeta bir özeti oldu. Trump, geçtiğimiz 8 ayda selefi Joe Biden’ın iklim ve enerji politikalarının temel taşı olan rüzgâr ve güneş enerjisi yatırımlarını neredeyse durduracak kararlar aldı. Biden yönetimi, 2035’e kadar elektrik üretimini 'karbonsuzlaştırma' hedefiyle 'yenilenebilir' enerjiye güçlü destek verirken, Trump yönetimi bu politikaları tersine çeviren bir dizi uygulamayı hayata geçirdi.
İşte Trump'ın ikinci döneminde enerji alanında alınan kararların kronolojik özeti:
20 Ocak:
Trump, göreve gelir gelmez federal topraklar ve sularda rüzgâr enerjisi projelerine yeni kiralama ve izin süreçlerini federal inceleme tamamlanana kadar durdurdu. Bu karar, Biden döneminde yürütülen enerji stratejisinden keskin bir kopuş anlamına geliyordu.
17 Nisan:
Trump yönetimi, New York açıklarındaki Equinor’un deniz üstü rüzgâr santaralı projesinin çevresel etkilerinin yeterince analiz edilmediğini öne sürerek inşaatı durdurdu. Bir ay sonra İçişleri Bakanı Doug Burgum projeye yeniden başlanmasına izin verdi, ancak bu karar New York eyaletiyle yapılan bir tür uzlaşı olarak görüldü. Uzlaşma kapsamında daha önce iptal edilen Constitution doğal gaz boru hattının yeniden gündeme gelmesi dikkat çekti.
14 Mayıs:
İçişleri Bakanlığı, Biden döneminde kabul edilen ve güneş ile rüzgâr projelerinin federal arazilerde daha düşük ücretlerle hayata geçirilmesini sağlayan düzenlemeyi iptal etme sürecini başlattığını açıkladı. Bu karar, yatırımcıların maliyetlerini artırdı.
SÜBVANSİYONLARA SON VERDİ
4 Temmuz:
Trump, “One Big Beautiful Bill Act” adlı kapsamlı vergi ve harcama paketini yasalaştırdı. Bu paket, rüzgâr ve güneş enerjisi sübvansiyonlarını planlanandan yıllar önce sonlandırdı. Uzmanlar, yasanın önümüzdeki on yılda yenilenebilir enerji kurulumlarını ciddi biçimde azaltacağını, temiz enerji üretiminde kullanılan ekipman sektöründe yatırımları ve istihdamı yok edeceğini, ayrıca ABD’de yaklaşan elektrik arz krizini daha da kötüleştireceğini belirtti.
17 Temmuz:
İçişleri Bakanlığı, federal arazilerde yürütülecek güneş ve rüzgâr projeleri için üst düzey yetkililerden ek onay alma şartı getirdi.
BIDEN DÖNEMİNDE VERİLEN ONAY İPTAL EDİLDİ
6 Ağustos:
Bakanlık, Idaho’daki 1.000 megavatlık Lava Ridge rüzgâr projesine Biden döneminde verilmiş onayı iptal etti. Kararda hem yasal eksiklikler hem de yerel toplulukların itirazları gerekçe gösterildi.
7 Ağustos:
Çevre Koruma Ajansı (EPA), düşük gelirli topluluklara güneş enerjisi erişimi sağlamak amacıyla kurulan 7 milyar dolarlık hibe programını sonlandıracağını açıkladı. EPA Başkanı Lee Zeldin, yeni yasa sonrasında ajansın artık bu programı yürütme yetkisine sahip olmadığını belirtti.
15 Ağustos:
Maliye Bakanlığı, rüzgâr ve güneş enerjisi projelerinin vergi kredilerinden yararlanmasını zorlaştıracak yeni kurallar açıkladı. Bu değişiklikler, Trump’ın temmuz ayında yayımladığı ve vergi kredisi uygunluğunu sınırlandıran başkanlık kararına dayanıyordu.
18 Ağustos:
Tarım Bakanı Brooke Rollins, üretken tarım arazilerinde güneş ve rüzgâr projelerine bakanlığın artık destek vermeyeceğini duyurdu. Ancak ertesi gün ABD Tarım Bakanlığı, bazı projeler için denetimleri artıracağını fakat tüm yenilenebilir enerji projelerine desteği tamamen kesmeyeceğini açıkladı.
İTHAL TÜRBİN PARÇALARINA SORUŞTURMA
21 Ağustos:
Ticaret Bakanlığı, ithal edilen rüzgâr türbini parçaları hakkında ulusal güvenlik gerekçesiyle soruşturma başlattı. Enerji araştırma şirketi Wood Mackenzie’ye göre, ABD’de kurulan tipik bir rüzgâr türbininin değerinin yaklaşık üçte ikisi ithal ürünlerden oluşuyor.
DANİMARKALI ŞİRKETİN PROJESİ DURDURULDU
22 Ağustos:
ABD Okyanus Enerjisi Yönetim Bürosu (BOEM), Danimarkalı şirket Ørsted’in Rhode Island açıklarında yüzde 80’i tamamlanmış olan rüzgâr çiftliği projesini durdurma emri verdi. Gerekçe, kamuoyuna açıklanmayan ulusal güvenlik endişeleri oldu.
25 Ağustos:
Adalet Bakanlığı’nın bir dava kapsamında mahkemeye sunduğu belgelerde, hükümetin Maryland açıklarındaki US Wind deniz üstü rüzgâr projesine verilen onayları iptal etmeye hazırlandığı belirtildi.