JMO İzmir Şubesi Başkanı Önalan: İzmir'de gerçeklerle yüzleşmemiz lazım

Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) İzmir Şubesi Başkanı Koray Çetin Önalan, birinci derece deprem kuşağında olan İzmir'in il sınırları içerisinde 17 diri fay olduğunu hatırlattı. Önalan, 4.5 milyon nüfuslu kentin depremin yanı sıra tsunami, sel, kuraklık gibi birçok farklı afet riskiyle karşı karşıya bulunduğuna dikkati çekti.

Önalan, "Sadece İzmir'e münhasır değil, kentlerimizin altyapısı felaket durumda. İzmir, bu nüfusu taşıyacak durumda değil. Çok acil önlemler alınması lazım. Bu kentin çok ciddi afet riskleri var. Deprem sadece bunlardan bir tanesi" dedi.

2020 yılında "İzmir Depremi Ortak Akıl Buluşması" düzenlendiğini ifade eden Önalan, "2020'nin üzerinden 5 yıla yakın bir süre geçti. 5 yıl içerisinde yapılan mikro bölgeleme sonuçlarının ne olduğunu henüz bilmiyoruz. Mikro bölgeleme çalışmaları da sadece Bornova ve Bayraklı özelinde yapıldı. İzmir'in mikro bölgeleme çalışmasını bekleyen 30 tane ilçesi var. Bunların çok büyük bir kısmı da metropol ilçeler" diye konuştu.

Önalan, "2021 yılında başlayan mikro bölgeleme çalışmaları neden bitmiyor ve sonuçları nedir? İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, iki ilçede yapı stokunun yüzde 35'i riskli yapı statüsünde olduğunu açıkladı. Herhangi bir deprem anında bu yapıların çok ciddi biçimde hasar göreceği, can ve mal kayıplarına neden olacağıyla ilgili çok ciddi bir açıklama. Bu duruma yönelik belediye ne tür önlemler alıyor? Bu kentin içerisinde 17 tane fay var. Bu faylar üzerinde bir sürü çalışma yapıldı. Çalışmaların sonuçlarını henüz bilmiyoruz" şeklinde konuştu.

Kentte su sorun yaşandığını da dile getiren Önalan, "Tahtalı Barajı'nda su seviyesi yüzde 12'ye kadar düştü. Önümüzdeki dönemde bu sorunu nasıl halledeceğiz; bilmiyoruz. Çalıştaylar yapılıyor, Büyükşehir Belediyesi tarafından Master Planı'yla ilgili bir çalıştay yapıldı, çalıştayın sonuç bildirgesi ortada yok. Herhangi bir şey kamuoyuna açıklanmıyor. Afet çalıştayı yapıldı. Umuyorum ki afet çalıştayının sonuçları da kısa zamanda kamuoyuyla paylaşılır. Bu kentin artık afetlere karşı pozisyon alması gerekiyor. Sadece çalıştaylarla, toplantılarla vakit geçiremeyiz. Çok ciddi sorunlar bizi bekliyor" ifadelerini kullandı.

Alsancak'taki binaların birçoğunun depremde yıkılma riskiyle karşı karşıya kalacağını söyleyen Önalan, "Bunu açıkça söylediğimiz zaman 'Felaket tellallığı yapıyorsunuz' diyorlar. Gerçeklerle yüzleşmemiz lazım. Yol haritasını merak ediyoruz. Bu kentte artık toplantının ötesinde somut ve net adımların atılması gerekiyor. Atılamıyorsa bunun nedenlerinin açıklaması gerekiyor. Deprem veya afetlerde sadece yerel yönetimin değil, merkezi idarenin de çok büyük sorumlulukları var. Deprem parti ayrımı gözetmeksizin tüm vatandaşları öldürüyor. Bu kentler bizim. Herkesin bir bütün olarak çalışması lazım" diye konuştu.